Tıraş olma şekli tamamen hayat şartlarınız ile ilgilidir. Bir ara çok niyetlendim. Rahmetli babam geleneksel tıraş şeklini kullanıyordu. Genelde forumlarda veya tavsiyelerde önce sıcak su ile masaj, yüz yumuşasın güzelce, hatta bir banyodan sonra çok güzel tıraş olur, şöyle yavaşça köpürt sonra sür sonra bilmem ne yap, jileti makinaya tak. Kimisi ikinci perdeden bahseder falan filan.
Ben de bir heves malzemelerimi aldım ve biraz denedim. İlk olarak bir Rimei aldım sonuç berbattı. Sonra Wilkinson Sword aldım. Fiyatına göre çok beğendim. En son Edwin Jagger DE89 aldım. Arko sabun ve Cella sabun kullandım. Jilet olarak Perma Sharp tercih ettim. Bir ay falan denedim.
Sonuç:
Çalışan anne baba, okula giden çocuklar. Sabahın köründe bütün aile kalk, herkes evin içinde koşturuyor vs. Herkes sırada. Bu işler yalan çıktı. Sabah tek amaç; 2 dakika da tıraş ol ve yollara düş. Keyiflik bir dakika yok yok fazladan. O yüzden geleneksel tıraş makinemi jiletlerimi falan kaldırdım bir kenara tekrar mach olaylarına geri döndüm. Akşam tıraşını da sevmem. Tıraş sabah, güne başlarken olmalı diyenlerdenim.
Bu iş herkese uygun değil. Bu keyif işi, zaman işi. Emekliysen, patronsan, kendi işinse, sabahları acelen koşturman yoksa veya çok rahatsındır işinde o zaman tamam. Bana asla uygun değil. Ben o yüzden her tıraştan bahseden arkadaşa hemen geleneksel tıraş ol, jilet al şöyle yap denmesini çok mantıklı bulmuyorum. ( İllaki bizim forum için değil genel olarak )
Nostalji yapayım, eski günlerden bir kaç resim;


