TSF Kahve ve Çay Meraklıları / Coffee & Tea Fans

[rtalhaustun]

Ahmad Tea.. Rusya'da bulabildiğimiz tek çay olduğu için tadı hala damağımda.. Ah ahmad ah

[asymptote]

Bir de şebeke suyu kullanmak gerekiyor, onu söylemeyi unutmuşum..

[eraslani]

Beyler
Her konuda olduğu gibi çay kahve işinde de buradan çok şeyler öğreneceğimiz anlaşılıyor [emoji106]
afl abi death wish coffee ısmarladım usa den gelsin beraber içelim inşallah [emoji106]
foottwo özellikle süt köpürtme teknikleriyle ilgili biraz yardım çok iyi olur..bazen köpükler büyük büyük olup sönüyor sonra..birde günlük sütten olmuyor galiba..ben beceremiyorum..
kiwi Otomatik makine almaya karar verirsen biraz daha yüksek fiyatta
http://www.hepsiburada.com/delonghi-esa ... ELESAM4500
bu makinayı öneririm..esasında Türkiye de bu tip makinalar çok kullanılmadığından 2.el siteleri takip ederek çok çok ucuza neredeyse hiç kullanılmamış makinalar alınabiliyor..
asym çay çok severim ama bilgim hiç yok..önerilerine uyarak farkı yakalamaya çalışacağım [emoji106]
Arşiv,

[eraslani]

ilk başta herkes gibi 3ü 1 aradayla başladım, sonrasında 2'si birarada sonrasında sade nescafe içiyordum o da acı gelince jacops gold a geçtim birsüre jacopsla devam ettikten sonra starbucks filtre kahveyle tanısınca ve işyerime yakın starbucks olmadıgı için bunu işyerinde nasıl içerim derdine düştüm ( o dönem çok derdim yokmus

uzun süren uğraşlar sonrasında artık nescafe-jacops gibi işlenmiş hazır kahveler artık çamur gibi gelmeye başladı
hersabah 200 ml 90C deki suya, 12 gr french press çekilmiş starbucks kolombiya kahve eklerim 4 dk demlenme süresi sonrasında contigo termosa koyarım kahvemi ve işyerime götürürüm yaklaşık 1 saatte keyfimce içerim herkese öneririm

sisteme birde öğütücü dahil olursa keyif artacaktır contigo önemli

[Ground]

TSF cafe açalım..

Çok güzel bilgiler. Ellerinize sağlık. Cengiz hocamın yazısından sonra Ahmettea satış patlaması yaşayacak.

[darksider]

Sevgili asymptote çok güzel ve detaylı bilgiler vermiş

Özellikle katıldığım nokta ÇAYKUR, Altınbaş haricinde, eğer buruk bir lezzet isteniyorsa Filiz, daha yumuşak (bana göre tatsız) bir tercih için ise Tiryaki çayı da denenebilir.

Katılmadığım birkaç nokta ise, şebeke suyu kullanımı ve demleme şekli.

Şebeke suyu standart olmadığı için (sertliği, klor miktarı vb.) farklı yerlerde farklı lezzet sonuçları ortaya çıkması kaçınılmaz, dolayısı ile ben standart bir su ile demlemeyi tercih ediyorum. Kullanılan suyun sertliği ne kadar az olursa lezzetin de o kadar çok olacağı görüşünü savunanlardanım. Bilindiği üzere suyu kaynatma süresinin uzunluğu sertliğin düşürülmesinde önemli bir etken, bu sebeple semaverde odun ateşinde uzun uzun kaynayan su ile demlenen çayların lezzeti herkesçe malum.

Demleme şeklinde ise, yine asymptote'un aksine, ben altta kaynayan suyun üzerinde hafifçe nemli şekilde ısınarak bekleyen çayın üzerine çok yavaş bir şekilde suyun eklendiği demleme tarzını tercih ediyorum. Aromanın içeride kalmasını sağlamak için ise demliğin ağzının (bizim oralarda "lülük" derler ) bir şekilde (eskiden katlanmış gazete kağıdı) kapatılması yine uyguladığım bir yöntem.

Aslına bakarsanız "en iyi çay" bana göre çok göreceli bir kavram, işin içinde lezzet olunca herkesin damak zevkinin farklılıklar göstermesi çok normal ve kullanılan çay- malzeme-demleme şekli gibi etkenlerin hepsi de bu lezzetin değişmesinde önemli rol oynuyor.
Çay ve kahvehane-çayhane kültürünün halen çok önemli olduğu Erzurum'da içeceğiniz bir bardak çay (bardak metal çay tabağında ters şekilde gelir, amaç soğumasını engellemektir) size az renkli sıcak su gibi gelebilir (kıtlama şekeri de unutmayalım), diğer taraftan orada çay tam olarak da budur.
Diğer taraftan, Ordu'da "uzun saçlı'nın yeri"nde sadece fındık kabuğu yakılarak uzun uzun kaynatılan çayın da 45 dakika bekledikten sonra içilen ilk bardağı size tüm gün yetebilir.







Tapatalk kullanarak iPad aracılığıyla gönderildi

[masterakif]

Bende kahve hakkında naçizane bir iki kelam edeyim
Türk kahvesi yıllardır fazla içmezdim çok nadir
Ara sıra üçü bir arada içerdim bazen de tchibo dan sütlü kahve içerdim
Kilo probleminden iyice sıkılınca yaklaşık 1 sene önce spor ve diyete başladım. O sıra yaptığım araştırmalar neticesinde kahvenin metabolizmayı ciddi mana da hızlandırdığını öğrenince sade nescafe içmeye başladım. Zamanla o kesmeyince french press alıp filtre kahveye başladım yaklaşık 6 aydır her gün bir fincan içmeye çalışıyorum
Bu arada sütlü kahve içeceksem de jacobs monarch gold içiyorum aroması hoş önerebileceğim bir kahve

Herkese sağlıklı günler...

[foottwo]

eraslani ve diğer arkadaşlar,

Öncelikle aşağıdaki bilgilerin tamamen amatör bir kahve meraklısı tarafından verildiğini lütfen not edin

Bildiğim kadarıyla anlatayım:

Süt köpürtmek için tam yağlı süt kullanmak gerekiyor. Aslında günlük sütün daha uygun olduğu da söylenir fakat ben pek tercih etmiyorum nedense.

Bende laktozsuz süt de bulunur, laktoz intoleransı (süt şekerine hassasiyeti) olan misafirlere ikram edebilmek için.
Köpürmesinde bir sıkıntı olmuyor fakat laktozsuz süt ile yapıldığında latte ya da cappuccino gereğinden fazla tatlı oluyor.

Yağı azaltılmış süt bu iş için pek uygun değil.

Bildiğim kadarıyla sütü ısıtmak/köpürtmek aslında içindeki laktozun çözünmesini sağlıyor. (doğru sıcaklıkta servis edilen bir lattenin tatlı olmasının, ya da laktozsuz sütün kendisinin tatlı olmasının sebebi bu diye biliyorum)

Burda kritik nokta sütü fazla ısıtıp yakmamak. 65 C dereceyi geçmemek gerekir. Bunu termometreyle de ölçebilirsiniz ama pratikte paslanmaz çelik süt potunda sütü ısıtırken elimizi dıştan çeliğe dokunamayacak sıcaklığa gelince de anlayabiliriz. (güvenilir dokunma sıcaklığı 60C.)

Bazı arkadaşlar lattenin yeterli sıcaklıkta olmadığından şikayet eder fakat söylediğim gibi fazla ısıtmak süt şekerinin tamamen yok olmasına yol açar. (latteye şeker atmaya gerek olmamalı)

Sütü köpürtmek demek, içine hava karıştırarak hacmini artırmak demek aslında. Latte için çok az hava karıştırmak gerekir. Cappuccino için daha fazla.
Köpürtme işlemi makinenin gücüne ve süt miktarına göre 15-20 sn de sürebilir, 2 dakika da.

Köpürtülecek sütün ve süt potunun soğuk olması çok önemlidir.

Sütü köpürtürken duyduğumuz pıssttt sesi süte havanın karıştığını gösterir, bu sesi buhar çubuğunun ucu süt yüzeyindeyken duyarız.

(denizde ya da havuzda ağzımız suyun içindeyken burnumuzdan suya doğru hava verdiğimizi düşünün

Sütün seviyesi bir miktar yükseldikten sonra çubuğun ucunu biraz daha derine daldırmalıyız ki daha fazla hava karışmasın.

Bundan sonra süt yavaş yavaş ısınırken, sütün içine karıştırdığımız hava baloncuklarını kırmak için potun içinde bir rotasyon sağlamamız gerekir.

Rotasyonla baloncukları kırdığımızda süt artık kremamsı bir yapıya bürünmüş olur. Burada önemli nokta, artık ısınmış süte tekrar hava karıştırmamaktır. Yani ısındıktan sonra pısst sesini duyduğumuzda oluşan baloncukları artık kıramayız.

Buharı kestikten sonra süt potunun üst kısmındaki köpük mat beyazdır. Potu döndürerek çalkaladığımızda parlak beyaz bir hale gelir (buna literatürde polishing/cilalama deniyor).

Latte ya da cappuccino için fincandaki espressonun üstüne bu sütü dökeriz.

Latte Macchiato için çalkalamaya pek gerek yoktur, sıcak sütü ve köpüğünü uzun bir bardağa dökeriz, espressoyu daha sonra dökeriz. (kat kat görünmesinin sebebi, yoğunluklarından dolayı espressonun sıcak süt ve süt köpüğü arasına yerleşmesidir.)

Yazının başı sonu karıştı, umarım baymamıştır