Yeni ve pahalı bir saatin çizilmemesi,darbelere maruz kalmaması için gösterilen extra çaba çok normaldir. Özellikle pahalı bir Rolex bu özeni hakk ediyor diye düşünüyorum ki üzerinden zaman geçince özen gösterme skalası da düşer. Şu bir gerçek ki aldığımız araba olsun, saat olsun, pahalı bir gözlük vs olsun başlarda inanılmaz derecede özen gösteriyoruz. En azından ben böyleyim. Fransa seyahatimde euro'ya kıyıp bir gözlük almıştım iki sene önce. Bir iki ay kadar sarıp sarmalıyordum başına bir iş gelmesin diye. Şimde nerede olduğunu ne halde olduğunu bile bilmiyorum. Kaldıki 8-10 bin euro verip aldığımız bir rolex'e neler neler yapmayız. İşin ilginci arabaya hiç ama hiç özen göstermiyorum, ama saatim çizilmesin diye kapıdan girerken pervaza çarpmasın diye dikkat ediyorum. Sadece o da değil beni kolumdaki saatle beraber kaçırırlar diye korkmuyor değilim. Bir de şu kısacık ömrümde şunu anladım. Kolumda 15 bin euroluk altın saat bile olsa, elmas pırlanta taşlı da olsa. bazı yerlerde kesin bu imitasyondur gözüyle bakıyorlar saate. -Kendine niye bir jet almıyorsun' sorusu karşısında, -sefam olsun, ben jet uçağımı parmağımda taşıyorum diyen Bülen Ersoy misali. Parnağında 3-4 milyon dolarlık bir yüzük taşıyormuş.
Kısacası herşeyin yenisi, tazesi, körpecik olanı makbüldür. Konuyu çarşamba pazarına çevirdim biliyorum.
Son olarak şunu söylüyorum. Rolex'in yanına 4 değil de en azından yardımcı aktör olarak bir seiko ya da bir omega almanı tavsiye ediyor yükselttiğim çıtayı düşürüyorum
