TSF Üyelerine Özel İndirimli Lüks Saat Modellerini İncelemek İçin Tıklayınız

Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşünceler

Genel Yaşam Stili Konularını Bulabileceğiniz Bölüm

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj mehmetalpcan » 03 May 2013, 12:53

neden ankarayı konuşmuyoruz?kişi başı en yüksek mevduat ankarada,bu paraların hepsi 550 milletvekilinemi ait?en lüks takılar,saatler.vede araçlar ankarada satılıyor.ankara ne üretiyor.birazda bürokratları sorgulayalım.dağ başindaki milyon dolarlık villaları hangi renk elbise giyen bürokrat alıyor acaba?bu ülkenin batmamasının sebebi iki katı kayıt dışı paradır.o yüzden kredi kartının yaygınlaştırmaya çalışıyorlar.
içki bütün kötülüklerin anasıdır Hz Muhammed SAV.
Kullanıcı avatarı
mehmetalpcan
 
Mesajlar: 278
Yaş: 56
Kayıt: 05 Mar 2010, 22:38
Konum: kocaeli

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj Bg17 » 03 May 2013, 19:32

Kayitdisi ekonomi aslinda devletin uyguladigi bit tesviktir. Bu tesvigi ufk esnafa, kobiye ve ufak sanayiciye ayrim yapmadan uygular, ki bunlar buyuk yerli sermaye ve yabanci sermaye ile rekabet edebilsin. Kayitdisinin ustune gitmek oy kaybettiririr o nedenle risklidir.

Fakat, kayitdisi kara parayi beraberinde getirir, devletin kontrolunde olmayan bazi organizasyonlar kuvvetlenir, belli iliskileri kurarlar. Bu nedenle seffaflik yabanci sermayenin gelmesi icin, ve belli boyutuun ustundeki yerli sermayenin yatirim yapmasi icin onemlidir.

Turkiyede kayitdisinin yuzde otuz ila elli arasinda oldugu tahmin ediliyor. Bence de en az 50. Polonya gibi uyusuk bir milletin turkiye kadar dinamik bir ortamla ayni duzeyde gdp si olmasinin baska turlu kabul edilebilir bir aciklamasi yok bence.
Time is too precious to be measured by a cheap instrument...
Kullanıcı avatarı
Bg17
 
Mesajlar: 4635
Kayıt: 27 Oca 2012, 07:42

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj Punch » 30 Haz 2013, 15:44

güzel konu :champ:
Kişinin lafına bakilmaz aynası iştir.
Kullanıcı avatarı
Punch
 
Mesajlar: 59
Yaş: 44
Kayıt: 12 Haz 2013, 18:25
Konum: istanbul

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj Triton » 20 Eyl 2013, 19:19

Bu başlığa yazmak istememiştim. Canlandırayım dedim.

İnsanlık var oldukça, o çağın gereklerine uygun lüks tüketim her zaman olacaktır. Bu insanın doğası ile alakalı. Eğer herkesin belli bir ölçüye kadar eşit sayıldığı (en azından sağlık, eğitim vb., hizmetlerde) ve ayağını yorganına göre uzattığı sistemler prim yapsaydı, sovyetler birliği gibi düzenlerin tarihe karışmamış olması gerekirdi.

Günümüzün medya ve globalleşme bombardımanı altındaki dünyasında bunun önüne geçebilmek çok zor. Ben mevcut ekonomik krizlerin altında yatan en önemli nedenlerden birisinin de bu önü alınamaz sermaye hareketleri ve ne pahasına olursa olsun sınırsız kar etmek üzere son yıllarda moda olan CEO sistemlerinin anlamsız bir aç gözlülük düzeni yarattığını düşünüyorum. Ancak sınırsızlık bence yalnızca dünyamızın içinde olduğu evren e özgü. Bilmem hangi şirketin patronları ve milyon dolar maaş/primli CEO larınca belirlenen kar hedefi, belki bazılarına daha çok lüks tüketim ve harika görünen bir yaşam sunsa da, ortaya çıkan global tahribat artık önlenemez boyutlara varmış ve kırılgan bir denge oluşturmuştur.

Her şeyin bir kapasitesi ve sınırı var. Siz alabildiğine kar etmek ve tüketmek üzerine kurulu bir sistemi, tüm alarm sinyallerine karşı aynı şekilde işletmeye devam ederseniz bunun acı sonu kaçınılmazdır.

Bu nedenle sosyal ve ekonomik disiplin sağlayan ülkelerin azınlıkta kaldığı bir dünya modelinin maalesef fazla şansı da kalmıyor. Çünkü gözü aç, tüketmek üzere şartlanmış muazzam bir nüfus durmadan çoğalarak her yeri işgal ediyor.

Ancak Türkiye,Hindistan, Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerde bu denge daha da kırılgan bir toplum yapısı oluşturuyor. Bir yanda birçok batı avrupa kentini geride bırakacak sözde lüks bir yaşam belli bir nüfusun kullanımına sunulurken, diğer yanda asgari ücret ve bunun daha altında ücretler ya da gelirle milyonlarca insan bambaşka bir yaşam kavgası sürdürüyor.

Bu nedenle örneğin ben Almanya yı çok farklı bir konumda yorumluyorum. Kuşkusuz sınai alt yapısı olan, savaş görmüş ve bunun acılarını ağır biçimde yaşatmış ve yaşamış bir ülke olsa da, bence kapitalist sistemin en ideal biçimdeki örneklerinden birisini bu ülkedeki sistem oluşturuyor. Her şey belirli bir devlet ve millet disiplini içerisinde belli bir denge kazanmış vaziyette. Son yıllarda had safhaya varan ekonomik zorluklara karşın. CLK yeterince izah etmiş.

İnsanlar genel olarak lüks yaşamasalar da yeterli düzeyde yaşıyorlar. Gerçi süpermarket girişlerinde yatan evsizlerin sayısında son Hamburg gezimde ciddi bir artış görsem de, dokunun aynı kaldığını görmek ve her bölgesinde benzer bir standartın olduğu bir ülkede kalmak ve seyahat etmek dahi insana ayrı bir keyif veriyor.

Almanya da hiçbir yerde abartılı bir lüks görüntü yok. Ama son derece güzel düzenlenmiş bir tabiat, şehircilik ve insanı imrendiren görüntüler var. Gayet güzel maskelenmiş lükse ve savaş sonrası inşa edilmiş gri şehirlerine karşın. Bence burada yaşamak bile başka bir lüks. Örneğin teniz hava solumak lüksünüz var, adam gibi trafikde araba kullanmak lüksünüz var, gözünüze kestirdiğiniz bir ürünü uygun fiyat ve şartlarda almak lüksünüz var. En önemlisii insan gibi yaşamk lüksünüz var. Kurallara uyduğunuz sürece.

Doğal olarak Türk pasaportuna sahip olmak bu ülkede bir avantaj olmasa da, tüm zorluklarına karşın Almanya da yaşamanın türkler için bir avantaj olduğunu kolaylıkla görmek mümkün.

Japonya ya gitmediğim için yorum yapmak istemiyorum ama aynı şeyler orası için de geçerli. Doğru gelir dağılımı ve doğru düzenlenmiş bir ekonomik yapı insanları da ölçülü olmaya doğru biçimde tüketmeye zorluyor.

Benim de temel itirazım üretmeden tüketen, gelir dengesini rant üzerine kurmuş ve bunu cömertçe harcayan yapı üzerine. Çünkü bu durum hem haksız fiyat artışlarına, hem de toplumunu ötekileştiren bir sosyal yapıya neden oluyor. Çaresiz ve elde edemedikleri için kinlenen bir kesim oluşuyor.

Hiçbir demokratik ülkede özellikle siyasilerin bu denli ekonomik haklara sahip olması düşünülemez. Biz de hizmete talibiz diyenlerin aslında neye talip oldukları da edindikleri ayrıcalıklarla ortadadır.

Bu nedenle kayıt dışı ekonominin dikkatle yorumlanması ve bizlere nelere mal olduğunun iyi değerlendirilmesi gerekir. Ama bu yapılmıyor. Sanal bir ekonomik yaşam başarı örneği olarak sunuluyor.

Bugün örneğin yabancıların Istanbul da şaşırdıkları bir nokta var. Deniyor ki çok pahalı bir sitenin yanında nasıl oluyor da gecekondular ya da bu denli mütevazı evler bulunuyor?

Bir şehrin şık bölgeleri de vardır, fazla mütevazı yerleri de. Ancak bu bizdeki ve benzer ülkelerdeki kadar gözü rahatsız edici olmamalı. Böyle içi içe geçmemeli.

Türkiye ve özellikle büyük şehirleri hak edilenin üstünde pahalıdır. Geçen gün Palladium alışveriş merkezindeki bir et restoranında et bizim işimizdir diye sunulan ürünlerden yedim. Alabildiğine vasat. Restoran yöneticisine, Almanyada ki Karstadt ların üst katındaki restoranları anlattım. Gayet iyi düzenlenmiş ve her türlü yiyecek ve içeceği uygun şekilde sunan bir mağaza bistrosu ile sizi yan yana koyunca açık ara sınıfta kalıyorsunuz ama fiyatları kıyaslayınca başabaş sınız dedim. Yok kiralar, yok personel gideri şu bu muhabbet başladı.

Lüks tüketimi tartışmadan önce lüks tüketimin ne olduğunu anlamak ve izah etmek lazım. Her yerde yapılan binalara şöyle bir bakın, ben daha üzerinde lux ibaresi olmayanını görmedim ama ortalık çöplük.

Düşünmeliyiz derim.... Yeni Ak merkezleri nasıl yapacağımızı değil, Ak merkez standartına şehirlerimizi ve yaşamımızı nasıl getireceğimizi.....
"I fear the day when the technology overlaps with our humanity. The world will only have a generation of idiots." Albert Einstein
Kullanıcı avatarı
Triton
 
Mesajlar: 775
Yaş: 65
Kayıt: 24 Haz 2012, 12:14
Konum: İstanbul

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj conbay » 20 Eyl 2013, 19:46

Triton :super:

Almanya'nın bu kadar sistemli olduğunu bilmiyordum, böyle önemli detayları kitle iletişim araçlarından çıkan enformasyonlarda bulabilmek mümkün değil. Yurtdışı görmemiş biri olarak Türkiye'de en çok sıkıldığım nokta kargaşa ve giderek kozmopolitleşen, bozulan şehirler. Almanya'ya gidebilirim:)
"Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
Yurda ay yıldızın ışığı yeter."
Arif Nihat Asya
Kullanıcı avatarı
conbay
 
Mesajlar: 520
Yaş: 38
Kayıt: 23 Kas 2011, 04:17
Konum: Ankara

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj Triton » 21 Eyl 2013, 00:38

conbay, 2. dünya savaşının en önemli safhalarından olan, Normandiya çıkarması ve Berlin savaşı ile sona erme safhasına gelen avrupadaki savaşa dair tüm müze ve kalıntıları gezmek üzere uzun süredir planladığım bir gezi idi. Almanya merkezli olarak batı avrupaya zaman zaman gidiyorum. Yenilenmiş ve sakinlemiş olarak geri dönüyorum. Daha Atatürk hava limanı kapısından çıkar çıkmaz leş gibi egzoz kokusu ve curcuna siz hoş geldiniz diyor.

Özellikle İstanbul da aşırı trafik ve niteliksiz araçlar nedeniyle oksijen solumak lüks oldu.

Köln başlangıç olmak üzere, Münster, Nottuln, Hamburg, Berlin, Hannover, Düsseldorf, Amsterdam, Paris, Caen, St Mere Eglise, Villier Bocage, La Cambe, Paris, Anvers ve Köln rotasında 4500 km yaptım. Bu gezinin fotoğraflarını derlemekle meşgulüm, foruma koyacağım.

İngilizce ve Fransızcam iyidir. Ancak dilini bilmediğim ve insanlarında halen var olan yabancıdan haz etmeyen motiflere karşın, Almanya farklı bir ülke. Örneğin 40 derece sıcak, bisiklet yarışı ve turist baskını ile İstanbul dan beter curcuna yaşayan Paris den zor kaçtım.

Almanya turistik olarak fazla sevilen bir ülke değil. Ama yol üstündeki otomatik olarak kendini yıkayan tuvaletleriyle, Fransa ile kıyaslanamayacak yol restoranları, yahu bunlarda çocuk değil mi dedirten edepli çocuklar ve zaten yaygara yapmalarına fırsat vermeyen aileleriyle adeta bir makine ülke. Ruhun dinleniyor. Ayrıca halen nazi rejiminin aşırılıkları hafızalardaki yerini korusa da ve bu toplum Hitler e gönülden destek vermiş olsa da, farkı sınırı geçtiğin anda görüyorsun. Köln de ne varsa, Berlin de de o var, küçük yerleşim yerlerinde de. Basit köhne eski yerler ve sokakta yatanlar ve Berlin 17 Haziran caddesinde İst usulü araba camı silen Türk çocukları olsa da (her kontrola karşın yapıyorlar) yine de çok güzel.

Her zevke uymayabilir ama Berlin başta olmak üzere tavsiye ederim.

Her karesi işlenmiş topraklar ve çevreyi görünce ülkesini sevmenin ne anlama geldiğini daha iyi anlıyorsun. Etrafa hoyratça saçılmış çöpler, bizdeki gibi ulu orta magandalık yok. Eğer saçın kara tipin esmerse hiç de dostça yaklaşmıyorlar, Türk olduğunu öğrenince en güzel muhabbeti kısa kesiyorlar ama yine de güzel zaman geçirmek mümkün. Zamanım yetersizdi, özellikle istediğim halde, ekolojik şehir Freiburg a gidemedim

Örneğin Fransa da ki rezillik görüntülerinden eser yok. Sanki görünmeyen bir göz seni sürekli izliyor. Eksikler doğal olarak var. Herkesin hoşuna da gitmeyebilir. Ama kusursuz akan bir trafikte, çukurlara dalmadan, taciz edilmeden, paldır küldür engellerden geçmeden araç sürmenin keyfi, düzenli yol bilgileri veren ve müthiş müzikler çalan radyo istasyonlarının da katkısıyla oldukça yüksek.

En mütevazı olanında dahi kusursuza yakın otel standartı var. Adeta evine gelmiş gibi oluyorsun.

Bu arada özellikle booking com gibi yerlerden otel rezervasyonu yapıyorsanız özellikle almanların yorumlarına göz atın. Pişman olmazsınız.

Çok ümitsiz değilim ama tamamen doğru uygulamalar yapılsa bile bizim bunları Türkiye de uygulamamız daha çok zaman alır.

Önce kafa yapısını değiştirmek ve sosyal yapıyı güçlendirmek lazım diye düşünmekteyim....

örneğin olimpiyat düzenlemeyi biz mi daha çok hak ediyoruz Tokyo mu? Aşağıdaki video bir fikir verecektir.

http://www.youtube.com/watch_popup?v=pcZSU40RBrg
"I fear the day when the technology overlaps with our humanity. The world will only have a generation of idiots." Albert Einstein
Kullanıcı avatarı
Triton
 
Mesajlar: 775
Yaş: 65
Kayıt: 24 Haz 2012, 12:14
Konum: İstanbul

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj conbay » 22 Eyl 2013, 14:17

Harika bir yazı Teşekkürler Triton :thumbup:
"Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
Yurda ay yıldızın ışığı yeter."
Arif Nihat Asya
Kullanıcı avatarı
conbay
 
Mesajlar: 520
Yaş: 38
Kayıt: 23 Kas 2011, 04:17
Konum: Ankara

Re: Lüks Tüketim ve Gelir Dağılımı Üzerine Görüş ve Düşüncel

Mesaj vmetin » 22 Eyl 2013, 14:27

Okuyacağım, emeğinize sağlık
Kullanıcı avatarı
vmetin
 
Mesajlar: 5262
Yaş: 90
Kayıt: 13 Ara 2011, 17:37

ÖncekiSonraki

Dön TSF Yaşam Stili - Lifestyle & Entertainment

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 8 misafir

   
   
TSF Partner Brands & Medias
Ancon
Arnold & Son
Ateliers deMonaco
Audemars Piguet
Badollet Geneve
Bell & Ross
Breitling
Chopard
Concord
Gucci
Hautlence
Hublot
Linde Werdelin
Maîtres du Temps
Manufacture Royale
Oris
Parmigiani Fleurier
Snyper Geneve
Steinhart
Watchonista
                                          

     Facebook  Twitter  Instagram  Youtube  RSS Portal    |    Gallery    |    Blog    |     Advertise / Reklam / Contact      
 

All brand names and trademarks are the property of their respective owners