Seiko İçin Kritik Yıllar Geldi mi?

[winterdrops]

Katılıyorum sana Clk. Tag ise benim nazarımda ancak Mikrograph gibi kendine has modellerini yaygınlaştırabildiği sürece bu markalardan sıyrılabilir.
Seiko saat dünyasının Nihat Doğanıdır. Breitling, Omega gibi ETA'nın eteği altına saklanmaz. Ama adı çıkmış dokuza inmez sekize. Ha bunu hakkettiği gerçeğini inkar etmiyorum. Ama Breitling ve Omega Marka değerlerinden kaybettiklerinin ya farkında değiller, yada bilmediğim başka bir durum var. Yani tabiri caizse keseden yemeye devam ediyorlar. Ha Omega satıyor satmasında dediğin gibi 30 sene sonra ne olur bende merak ediyorum.

[Emre]

Benim şahsi görüşüm:

Seikonun prestij açısından sabıkalı olduğunu çoğu insan gibi kabul ederim fakat Grand Seiko ve Ananta serisi söz konusu olduğunda Breitling, Omega, Tag Heuer vs gibi markalar ile asla kıyaslanamaz. Eğer imkanınız varsa bir Ananta ile Breitling'i yan yana koyun ve irdeleyin. Adamlar artık polisaj işlemini bile o kadar farklı yapıyorlarki sitede inceleyin bir. Örneğin polisaj yaptıktan sonra cisimlerin yansımalarının bile orantısız olmaması için ilginç bir yöntem kullanmışlar. Örnekler mekanizmadan tutunda, kasanın işçiliğine o kadar üstünki az önce saydığım markaları Rolex ile aynı klasmana sokmak Grand Seiko'yu aynı klasmana sokmak ile aynı. Ayrıca Seiko hassasiyet testlerinde bildiğiniz gibi COSC standartlarından daha hassas değerleri seçmiştir. Yani COSC standartları Seiko'nun bu özel serilerinde kullandığı sapmalardan daha fazla sapma olacağını taahhüt ediyor.

Ha prestij açısından bu saydığım firmalar veya daha üst segmentteki İsviçre firmaları ile kıyas edilemez. Ama kalitede Grand Seiko'yu ben Rolex ile kıyaslarım. Tabi kendi fikrim budur. Saygılarla.

winterdrops, oncelikle sunu belirteyim ki, bu basligi Seiko'nun ust segmentteki saatlerini karalamak veya kotulemek icin acmadim. Aksine mesajda da belirttigim gibi; Seiko'nun Isvicre'lilerin yikilmaz gibi gorunen tahtina isyanla baslayan serilerine ve bu serilerin basarilarina deginerek basladim. Haberin ozu de ETA mekanizmalar idi okudugun gibi.

Grand Seiko gelistirilirken odak noktasi, Isvicre'lilerin kalesi olarak bilinen "precision" kavrami ile kaliteyi birlestirmekti. Bunda hemfikir miyiz? Yani COSC diye bi standart var sonucta, Clk'nin verdigi linke uzaninca da zaten GS, COSC ile kiyaslaniyor (chronometer'in standartize edilmis hali diyelim). Mekanizma tasarlarken hedefi bu sekilde koyarak gelistirilmis bi saatten bahsediyoruz. Grand Seiko serisini cok sevebilirsin lakin bu seri 1960 yilindan beri mevcut. 1988'de quartz olarak piyasaya surulmesi konusuna deginmiyorum bile. Simdi sen tutup, 51 yildir piyasada olup global anlamda basariya ulasamamis bi seriyi alip tepeye oturtuyosun. Bu bence cok da tutarli bi gorus degil. Cebine 20.000 dolar koyan kac kisi gidip Grand Seiko almis? Cevrenize bakin, bizim foruma bakin, yabanci forumlara bakin. Cevabi bulursunuz.

Yukaridaki kiyaslamayi ne dusunerek yaptigimi da soyleyim hemen. Acik konusmak gerekirse, ben gunde 3 saniye sapma ile gunde 4 saniye sapma arasindaki farka odaklanip obsesiflesen ve mutsuz olan bi saatsever degilim. Grand Seiko aman aman, muhtesem, ETA bazli mekanizmalari ezdi gecti gibi bi gorusu de kabul etmiyorum. Rakamlar ortada. Degerler ortada. Kolumdaki saat bana ortalama degerlerin uzerinde bi sapma degeri saglayip kadrana Chronometer yazisini basip, bunun sertifikasini da bana teslim ediyosa daha da altinda baska bisey aramam. Sunu da belirteyim, bendeki Omega Planet Ocean'da gunluk sapma su anda +2 saniyeyi gecmiyor. Ha 6 olsaydi da bu beni huzursuz etmezdi. Fanatizm gozumu kor etmedi, dusuncem bu, gayet de bu dusuncemin arkasindayim. Isterse ETA'nin arkasina saklansinlar, isterse baska bi tedarikcinin. E simdi dusunuyorum, cebimde 12.000 dolar var diyelim. Gidip 11.500 dolara orada kiyas yaptigim Grand Seiko'yu mu alirim, yoksa 3000 dolara kalitesi ile beni tatmin eden ve dizayni ile bikac adim one cikan Breitling'i mi alirim? E tabi ki Breitling'i alirim. Seiko polisaja odaklanacagina dizayna odaklanmali.

Simdi bakiyorum, ETA'lar o kadar yaygin olmayacak. Eger Seiko hala ust segment saatlerini 10.000+ dolarlara satmayi planliyosa yaniliyor. Bunun yerine piyasaya bi tedarikci olarak girse, kendisi de bu durumdan cok sey kazanir, dunya piyasasina da cok sey kazandirir. Amac para kazanmak ise para kazanmanin yolu da burada yatiyor. Sonucta milyonlarca ETA mekanizma satiliyor. Peki kac tane Grand Seiko satiliyor? Ikisinin arasindaki kar marji farki ne? Ben diyorum ki, seri uretime gecip belli bi standarti yakaladigin mekanizmalari piyasaya sur. Karsi hamleni yap. Yillardir yarismaya cabaladigin Isvicre'lilere cevabini ver.

[Clk]

Emre, olaylara biraz farkli acidan bakmani tavsiye ederim.

Yil 1971 1 US dolarin karsiligi 348.05 Yen
Yil 2007 1 US dolarin karsiligi 117,76 Yen
Yil 2011 1 US dolarin karsiligi 77,04 Yen

Seiko'nun bu noktada fiyat politikasini degistirdigi yok. Sadece kur farkina yenik düsüyorlar. Aynen Avrupa'nin Euro nedeni ile US, UK ve Cin marketlerine yenik düstügü gibi. Isvicre kücük bir ülke ve Avrupa birligine bagli degil. Dolayisi ile bu tarz olaylara (kur degisimleri, mali krizler v.s.) cok cabuk tepki gösterbiliyorlar. 2 gün öncesine kadar bütün forum ahalisi kur artisindan konusuyordu... Bunu Isvicreliler yasayinca anliyoruz da Japonlar yasayinca mi anlamiyoruz?

Geri dönüp düsündügümüzde "digerleri" katagorisine aldigim montaj atölyeleleri hicbir emek sarf etmeden bir saati 3000 Euro'ya; Seiko ise GS yada Spring Drive modellerini 5.000-10.000 Euro segmentinde satiyor. Kur farkindan kaybettikleri %75'lik avantajlarini halen ayni kur varmis gibi hesaplarsak Spring Drive 1100 Euro civarina GS ise 2200-2500 Euro civarina gelir... Iste Seiko'nun gücüde burada yatiyor.

Adamlar maaslari YEN olarak ödüyor, yatirimlari YEN cinsinden yapiyor, ödedikleri vergi'de YEN; bence eli kolu bagli oldugu icin fiyat politikalari disaridan yanlis gözüküyor.

Not: Daha önce de yazdigim gibi dizayn konusuna daha farkli yaklasmalari gerekiyor. Japon'luk bir yere kadar. Orta Avrupa ve USA marketlerine hitap edecek dizaynlar gerceklestirmenin ve kalici ürünlere imza atmanin zamani geldi Seiko icin. Teknolojik anlamda zaten ezip gectiler

[winterdrops]

Emre baslığı karalamak için açmadığının farkındayım, dediğim gibi ben forumda hiçbir zaman bir markanın arkasına takılıpta yok benim sevdiğim marka üstündür, şöyledir böyledir diye polemiklere girmem sende bilirsin. Ha Seiko'ya hayranlığım diğer markalara oranla bir adım öndedir lakin birçok İsviçreli modelin hayranı olduğumu postlarımdan anlamışsındır. (Şunu da özellikle araya sıkıştırayım foruma uzun bir süredir üyeyim ve en bayıldığım saatlerden birisi Omega Aqua Terra Annual Calendar modelidir.
Ayrıca unutmadan uzun zamandır eski aktif olduğum zamanlara nazaran sadece okuyucudan biraz hallice olduğum bir dönemi hareketlendiren, ilgimi çok çok çeken ve yararlı bir başlık açtığın için teşekkür ederim.

Yalnız kendinle çeliştiğin bir kaç nokta var:
1- Yukarda "Seiko eger Japon hukumeti ile ortak hareket edip Swiss'lerin kalite kontrol sistemi gibi bi sistem kurar ise" diye bir cümleye başlamışsın, Clk'nın linkini verdiği ve daha önce açtığı konuya bakarsan Seiko'nun kalite kontrol sistemi COSC'den daha iyi standartlar, daha iyi hassasiyet sunuyor ve 2 gün fazla teste tabi tutuluyor. Yani COSC Seiko'nun standartları yanında 1-0 geride.
2- Grand Seiko'lar 1960'dan beri piyasada demişsin buda yanlış bir bilgi, muhtemelen iyi bir araştırma yapmamışsın, ayrıntılı bilgiyi aydın saatin sitesinde bulabilirsin. 1960 yılında Grand Seiko üretime geçti fakat Japonya dışına kapsamlı olarak ihracatına 2010 yılında başlandı. Bunun sebebide satılabilirlik endişesi değil çok titiz üretim aşamalarından geçmesinden dolayı yeterli ürünün çıkartılamamasıdır. Japonların üretim felsefesi Kaizen tekniğine dayanır. Adamlar için en önemli şey ürünün sorunsuzluğudur. Yani isteseler üretim standartlarını biraz düşürüp dünya geneline yeterli ürünüde sunabilirlerdi ama yapmazlar, doğalarına aykırı. Bunu arabalarından da anlayabilirsin, küçük hacimlerle yüksek güç ve tork üreten turbo motorlar Avrupa piyasasında çok rağbet görürken neden hala Japonlar atmosferik motorlar üretiyorlar dersin? Yeterli teknolojileri mi yok? Asla isteseler en alasını piyasaya sürerler fakat hiçbir turbolu motor atmosferik motor kadar uzun ömürlü ve sorunsuz olamaz.
3- Simdi hal boyleyken neden gidip 11.000+ dolar verip Grand Seiko alayim ki? demişsin. Bu fiyatı nerden aldın merak ediyorum, bizzat kendim Spring Drive mekanizmalı SBGA001 modeli için Aydın saat nişantaşı mağazasından peşin ödemek kaydıyla 8500 TL fiyat aldım. Herkesin zevkine saygı duyarım ama itibar olarak değilde kalite açısından Rolex ayarındaki bir Grand Seiko varken gidipte değil 3950 $, 39,5 $ bile vermem Breitling'e. Gider 10.000 $ verir Rolex alırım, Rolex takarım. Haa Breitling, Omega veya Tag alan yok mu tabi ki var, zevklere saygım sonsuz, ama benim görüşümde bu ve ben almam. Zaten hepimiz aynı zevklere sahip olsaydık bu forum olmazdı. Forum ortamının güzelliğide burda zaten

Son olarak şunları söyliyeyim. Seiko marka değeri, dizayn, itibar ve saygınlık açısından Omega, Tag Heuer veya Breitling gibi olamaz ama benim gibi kalite unsurunu önde tutan biriside kalite açısından bu saydığım markalarla Grand Seiko veya Ananta serisini aynı klasmana koymaz, 2 gömlek aşağıda kalır çünkü bunlar.
Herkese iyi forumlar.

[winterdrops]

Grand Seiko'nun tarihi ve 2010 yılında dünya pazarına sunulduğunu anlatan bir link. İsteyen buradan faydalanabilir. İyi geceler.

http://www.seiko.com.au/article/284/grand-seiko-global-launch

[Emre]

winterdrops,

Celiski derken? Grand Seiko'nun kendi kriterleri oldugunun sonradan farkina varmistim ama cumlemi degistirmedim. Bu bi celiski degil, hali hazirda bu kriterleri hazirladiklarinin bi gostergesi. O asamayi gecebiliriz yani direk. O kadar ar-ge, calisma, caba sonunda GS serisinin basarisi takdire sayandir lakin 2 gun fark olayi birinde 15 gun kalite kontrol yapiliyor, digerinde de 17 gun. +- degerler arasinda da 1 saniyelik bi fark soz konusu. O kadar yatirim yapip da kotulediginiz, hic ilerleme kaydetmiyor, para etmez dediginiz markalarin kullandiklari mekanizmalara 1 saniye ile yaklasabildiklerinin farkinda olup da bunu hala inanilmaz bi olaymis gibi sunmana sasiriyorum acikcasi Ayriyeten sunu belirteyim, yazimda gozden kacan, hata yaptigim noktalar olabilir bunu basligin sonunda da belirttim zaten.

Grand Seiko tarihini wus'taki bu linkten inceledim. Cumleye dikkat edersen, diyorum ki 50 yildir var ve global basari elde edememis. Hala bunun arkasindayim soyle ki, eger cok guzel saatler uretip 2010'da global pazara sunuyosan bu yine senin basarisizligindir. Kalite kontrol asamasina yetisemiyosan kapasite buyutup istihdami arttiracaksin. Sonucta Seiko grubunun yillik gelirleri bikac milyar euro. Global pazara acilmak icin yatirim yapmaktan korkacak bi marka degil. Linkini verdigin siteden yillik finansal tablolari da inceleyebilirsin, saat departmaninin finansal tablosu da halka acik. O kadar ince eleyip sik dokuyup sonucunda "milyonlarca mekanizma uretip deli gibi piyasaya suren bi marka"ya 1 saniye ile yaklasabiliyosun. Bu muthis bi basari mi sence?

Yukaridaki fiyatlar liste fiyatlari, retail price diye ozellikle belirtmistim. Eli yuzu duzgun Grand Seiko'lar 6000-7000 dolara alinabiliyor. Liste fiyatlari da 9-11.000 dolar civari. Ornekte verdigim Breitling de 2900 dolar civarina alinabiliyor. Tabi ki senin gorusun, senin tercihin saygi duyarim ama kotuledigin markalarin hic degilse hakkini vermediginde sasirdim Derler ya yigidi oldur hakkini ver, bugun bi Navitimer'a (Breitling'e) 39.5 $ dahi vermem demeyi baska biseyle aciklayamiyorum cunku.

Son olarak da Grand Seiko koleksiyonu. Tabi ki zevkler ve renkler tartisilmaz.



edit: altini cizdigim 2 kelime.

[Emre]

@Clk, Bence finansal durumun etkisi muhakkak var lakin buyuk bi etki oldugunu dusunmuyorum. Bahsettigin etki butun Japon ekonomisini vururdu o zaman, cunku otomotivde yaptiklari ihracat muazzam. Depreme kadar surekli de ilerleme kaydedildi. Seiko Group cok buyuk, bunyesinde onlarca farkli sirket var. Istese luxury segmenti icin, tasarimlari begenilen kopru bi Isvicre sirketi alip/kurup orada kaliteli mekanizmalari ile uretim yapabilirdi. Ama adamlar milliyetci, ben bildigimi okurum, bu saatleri uretirim, gerekirse sadece Japon pazarina uretim yaparim dedi. Bu konuda en cok takdir ettigim Japon markalarindan biri Sony. Degisen dunyaya adapte olmayi basarip elektronik pazarinda neredeyse her segmentte butun markalarla rekabet etmeyi basardilar.

Tekrarliyorum, Grand Seiko basta olmak uzere Seiko'yu zaten begeniyorum ama pazarlama yontemleri, marketing stratejileri ve genel olarak yaptiklari hamleler firmaya cok sey kaybettiriyor. Para, prestij kaybettirip rekabette dezavantajli konuma dusuyorlar.

[Clk]

Emre, 1 sn olayi nereden cikti? Kim buna takildi bilmiyorum ama sen takilmissin O bir saniyenin neden o kadar önemli oldugu sorusuna gelince... COSC degerleri hassasiyet anlaminda mekanik bir saat icin mükemmel degerler. Hassasiyetin yüzde karsiligi %99,95 - %99,96. Bunu daha ileri götürmek o kadar kolay olsaydi, senin (ayni zamanda tabii ki bizlerin) hayran oldugu Isvicre'li saat üreticileri neden hatasiz bir mekanik saat yaratmayi basaramadi? Cünkü gelinen nokta mükemmele cok yakin. Mükemmel'i ileri götürmeye calismak, gelistirmek istemek ise bir vizyon meselesi. Seiko bu vizyona sahip.

Ucuz imalat icin yatirim olayina gelince de, sana su soruyu yöneltirim. Neden insanlar Swiss Made, German Made yada Japon Made saatleri tercih ediyor? Hindistan'da da saat fabrikasi var. Hem de adamlar deli gibi üretip yine deli gibi satiyor. Cin de ayni durumda. Ama Omega'nin parcalarinin cogunu Cin'de yaptirttigini duyunca hayal kirikligi yasiyoruz. Bence Japon'ya da üretim politikasi dogru.

Soru: altini cizdigin iki kelimeden birine takildim.. Sence müthis basari nedir? Ikinci dünya savasinda kullanilan pilot saatini günümüze uyarlayip tüm markanin popülaritesini bunun üzerine kurmak mi?