Tag Heuer Carrera Tourbillona Yeteri Kadar Değer Verilmemesi

[coolfire]

Bende Tag Heuer markasına saygı duyanlardanim. Her ne kadar prototip olarak yapılmışsa da mikrogirder serisi bile saygı duymak için bir sebep bana göre. Bvlgari Cartier gibi markaları başka ürünler yaptığı için elestirmiyorsak Tag ide elestirmememiz gerekir bence. Bu arada sokaktaki insan arasında gitgide yükselen bir pozitif algı da oluşturması kendileri acisindan oldukça iyi işaret.

Sent from my SM-N920C using Tapatalk

[Hellhound]

Ben Tag Heuer'ın ağırlıklı olarak inhouse mekanizma kullanmamasına gücenmeyenlerdenim. Hiç kullanmayabilirdi de... 1950-1970 yıllarında neredeyse bütün üreticiler aynı mekanizmaları kullanırken Heuer tasarımları ile otomobil sporlarında ikon haline gelmeyi başarabilmiş bir marka Heuer. Aynı zamanda "bu kadar köklü bir miras nasıl boşa harcanır" konusunun da en büyük horolojik örneği... Herneyse elbet konuşuruz bu durumu başka bir başlıkta.

Tag Heruer, kilimanjaro'nun örnek verdiği gibi Omega, Oris vs gibi tarihinde inhouse mekanizma üretip gidip de sonradan dışardan mekanizma tedariğine dönmedi. Bugün en değerli Heuer (Techniques d'Avant Garde anlamına gelen TAG, 1985 yılında ön isim olarka eklendi) saatlerde kullanılan mekanizma Valjoux 72 iken markanın ilk in-house mekanizmasını 2010 yılında üretmiş olması da garip değil. Garip olan, ilk in-house mekanizma sonrası arada tek bir kalibre bile geliştirmeden tourbillon mekanizmanın tanıtılması... Emekleme dönemi bitmeden olimpiyatlara katılan bebeğe ne kadar güvenilirse Carrera Tourbillion da o kadar güvenilir benim gözümde. Tabi olimpiyatlara katılacak atlet 1887 kalibrede olduğu gibi Seiko değilse...

Sonuç olarak Carrera Tourbillon kocaman bir pazarlama balonu olduğu için saat meraklıları arasında pek değer verilmediği gerçek. Ancak tartışma konusu yaparak bile yeteri kadar değer verdiğimizi düşünüyorum. Amaç ucuza tourbillon sahibi olmaksa da 400 dolarlık fiyat etiketiyle AATOS Tiago iş görecektir

Keyifle okudum dostum da bunun sonunu yine kebap paklar , sonuç yine aynı kapıya çıkar.Hasret bizleri dağlar

O zaman kebap öncesi Okan Bayülgen'in konu hakkındaki görüşünü paylaşalım

https://www.youtube.com/watch?v=T2Wx81gWr1A&t=2s

[Oversea]

Bavulunu Louis Vuittondan, montunu Monclerden, ayakkabısını Prada ve Berlutiden, Çantasını Bottega Venetadan, kemerini Hermesten, kotunu Dolce&Gabbanadan, trençkotunu Burberryden, parfümünü Creedden, gözlüğünü mykitadan, kravatını Etrodan, ceketini Tom Forddan, cüzdanını Fendi ve Gücciden alan bir insan yani kim neyi iyi yapıyorsa ondan alan, gidip de monclerden mayo almayan biri, o zaman saatte de markaların sadece ikon ürünlerini almalı ve başka hiçbir şeye el sürmemeli. Normal hayatınızda ''Tommyden ayakkabı mı alınır, git Berlutiden al'' diye yaklaşan biriyseniz Tag Heuere de gözlükçü dersiniz

Jaeger-LeCoultre'dan (ki bana sorarsanız AP'den daha prestijli ve elit bir manifaktür) spor bir model almak yerine Tag-Heuerden spor bir model almak yukardaki bahsettiğim insan tipine daha uygun geliyor. Yazın havuzda kumsalda, dağda taşta tag heuerle çok rahat gezersiniz fakat sırf JLC kullanıyorum demek adına Master Compressorü dağa taşa vurmak kimsenin cesareti dahilinde değil.

[manil]

Bavulunu Louis Vuittondan, montunu Monclerden, ayakkabısını Prada ve Berlutiden, Çantasını Bottega Venetadan, kemerini Hermesten, kotunu Dolce&Gabbanadan, trençkotunu Burberryden, parfümünü Creedden, gözlüğünü mykitadan, kravatını Etrodan, ceketini Tom Forddan, cüzdanını Fendi ve Gücciden alan bir insan yani kim neyi iyi yapıyorsa ondan alan, gidip de monclerden mayo almayan biri, o zaman saatte de markaların sadece ikon ürünlerini almalı ve başka hiçbir şeye el sürmemeli. Normal hayatınızda ''Tommyden ayakkabı mı alınır, git Berlutiden al'' diye yaklaşan biriyseniz Tag Heuere de gözlükçü dersiniz

Jaeger-LeCoultre'dan (ki bana sorarsanız AP'den daha prestijli ve elit bir manifaktür) spor bir model almak yerine Tag-Heuerden spor bir model almak yukardaki bahsettiğim insan tipine daha uygun geliyor. Yazın havuzda kumsalda, dağda taşta tag heuerle çok rahat gezersiniz fakat sırf JLC kullanıyorum demek adına Master Compressorü dağa taşa vurmak kimsenin cesareti dahilinde değil.

Klasik mantıktan yola çıkıp 'tüm filler gridir, evimin rengi gri öyleyse evim bir fil' sonucuna varıyorum. Yanlış mı yanlış ama mantık olarak tutarlı.

Saat üretimi zaten farklı bir uzmanlık alanı. Üretim teknolojisinin yarattığı katma değerden ziyade reklamın oluşturduğu marjinal katkı söz konusu. Yani rolex ne yaparsa yapsın üretim maliyetini 100 chf aşağı çekip kâr patlaması yapamaz, yapmaz yani. Onun yerine algıya oynar ve alır.

İçi boş algı uzun vadede tam ters etki yapar, o nedenle bu yeniliklerin iyi hesaplanması lazım. Saat markalarında da uzun vadeli plan yerine sürekli biçim tarz değiştirmek bana kalırsa bu açıdan olumsuz etki yapıyor. Yani 60lardaki ikonik krono saatlerden skeleton benzeri kadrana geçmek ve geçerken de tourbillon kullanmak fazla cesaretli hareket. Geçmişten bir kopuşu da beraberinde getiriyor. Marka Tag Heuer olunca daha bi dikkat ediyorum çünkü 5-6 yıl evvel pendulum diye modeli devrim yarattık diye ambalajlamışlardı ama sonra sonuç ne oldu bilemiyorum..

https://www.calibre11.com/grand-carrera-pendulum/

Kendi adıma konuşursam, arazi için g-shock tercih ederim. Tercih etmeyene de saygı duyarım.

Sent from my E6633 using Tapatalk

[darksider]

Bavulunu Louis Vuittondan, montunu Monclerden, ayakkabısını Prada ve Berlutiden, Çantasını Bottega Venetadan, kemerini Hermesten, kotunu Dolce&Gabbanadan, trençkotunu Burberryden, parfümünü Creedden, gözlüğünü mykitadan, kravatını Etrodan, ceketini Tom Forddan, cüzdanını Fendi ve Gücciden alan bir insan yani kim neyi iyi yapıyorsa...

Özellikle alıntı yaptığım kısmın çok doğru bir argüman olduğunu düşünmüyorum. Bahsedilen markalara bakınca "Kim neyi iyi yapıyorsa" değil, "Kim Reklamını iyi yapıyorsa" veya "Kim daha trendse" cümlesi çok çok daha doğru.

Hele ki tekstil işin işine girince... Türkiye'de, Hindistan'da, Endonezya'da veya Çin'de isimsiz herhangi bir üretici bile en az bahsi geçen markalar kadar "iyi" ürün yapma becerisine sahiptir.
Neden yapmadığı veya yapamadığı çok daha uzun ve ayrı bir tartışma konusu.

Bu duruma esas ilgi alanımız olan horoloji açısından baktığımızda ise yine reklam, trend, popülarite vb. çok önemli etkenler olsa da, mühendislik, yenilikçilik, malzeme bilimi, fizik, matematik... gibi konuların horoloji dediğimiz şeye ve özellikle ar&ge ve üretimine etkisi çok daha fazla.

Bu sebeple mekanizma üretebilen veya yeni patent alabilen üretici sayısı zaten belli.

Gereksiz çok yazdım aslında, sevgili Manil'in gri fil örneği , hayat biber değildir

[rtalhaustun]

Bunu buraya bırakır kaçarım

[Stingray]

1860'dan beri yani yaklasik 157 yildir saat ureten,1887 de kronograflarda salinimli pinyon dislisi kulaniminin patentini alan,1916'da saniyenin1/100'unu olcen ilk mekanik kronometreyi yani mikrograph'i ureten,1920 olimpiyat oyunlarinin resmi saati olan,1933'de yaris otomobilleri icin ilk kokpit kronometresini ureten,1969'da ilk otomatik chronograph'i ureten,Carrera gibi efsanevi bir koleksiyonu olan,1969'da sektordeki ilk kare kasa chronograph ikonik model Monaco'yu ureten bir firmanin horoloji tarihinde bir yeri olup olmadigi ve saat markasi olarak algilanip algilanmadigimi tartisiliyor

[Oversea]

Saat kültürü olmayanların bile Tag Heuer'i biliyor olması, yani popüler olması(aynı zamanda popüler kültür oyuncağı sanılması) horolojiye gönül verenlerin saat tarihi tartışmalarında Heueri anma konusunda çok da motive etmiyor.

Markaları konumlandırırken önyargı doğru bir yaklaşım değil. Tag bir moda markası değil öncelikle. Yan ürünler ise, saati alan kişilerin diğer aksesuarlarıyla olan ilişkisini kuvvetlendirmek için yaptığı stratejik bir adım. Tag Heuer gözlük satmak için gözlük üretmiyor, aldığınız Tag saat ile bir bütünlük kurmak isteyen marka tutkunlarına bir seçenek sunuyor sadece. Hayatımda hiç Tag saat kullanmadım fakat markayı oldukça uzun bir süredir araştırıyorum ve günümüzdeki en cesur ve öncü saat markalarından biri olarak görüyorum. Horolojiye kazandırdıkları da kesinlikle yatsınamaz. Dünya şu an büyük bir çağ değişimi içerisinde ve bu yüksek saatçilik adına Quartz krizinin de çok ötesinde. Muhafazakar kalanın kaybedeceği bir döneme giriyoruz. ETA mekanizma olayına gelince; Dünyadaki neredeyse her saat markasının ETA ile bağlantısı olmuştur. Keza şu an Tag'in çok başarılı kalibreleri de ürün yelpazesinde mevcut.