Archimed » 09 Tem 2013, 13:36
Sevgili Miriel; anladığım kadarıyla sınavlara bayağı iyi hazırlanmışsın ve bunun karşılığını da en azından puan olarak almışsın, seni tebrik ederim. Arkadaşlarımız oldukça değerli önerilerde bulunmuşlar. Ben de yaklaşık 21 yıl önce oldukça iyi bir puan alarak İstanbul'da bir devlet üniversitesinin yabancı dille eğitim yapan işletme bölümünü kazandım ve bitirdim. Okulda pazarlama üzerine uzmanlaşmama rağmen kariyerimi finans üzerine inşa ettim. Yaklaşık 13 yıl beyaz yakalı olarak çalıştım, en son bir firmada finans direktörü/cfo iken kendi işimi kurdum.
Hayatımın oldukça önemli 20 yılını kendi pişmanlıklarımı da öne çıkartarak senin daha iyi şartlarda hayatını sürdürmeni diler ve aşağıdaki önerilerimi yaparım:
1. Hayatının amacı nedir? Ne yapmayı seversin? Öncelikle buna karar ver. Zira diploma ve eğitim oldukça önemli. Ancak hayata diploma ile başlamayan veya okulu terk edip tutkularının peşinden koşan ve başarılı olan pek çok insan var. Kendini ve amacını doğru tespit edersen başarı ve para bir şekilde gelir. Tercih listene bakınca mühendislik, uluslararası ilişkiler, iktisat ve hukuk gibi farklı alanlar var. Gerçi Türkiye'de işletme veya mühendislik bitirip çok alakasız yerlerde de kariyer yapabilirsin. Oysa ki bu alanların hepsi farklı nosyonlar kazandırır. İşletme veya iktisat eğitimi alırsan temel hukuk bilgisine sahip olabilirsin. 1990'lı yıllarda mühendislik eğitimi alanlar pazarlama veya bankacılık alanına girip bence kaynak israfına neden oluyordu.
2. Eğitim almak istediğin alana kesin karar verdikten sonra söz konusu eğitimi veren en iyi ve "reputable" üniversiteleri seç. Zira eğitim aldığın üniversite hayat boyu yakana ilişecek bir etikettir. Eğer mühendislik, işletme, iktisat gibi bir alanı seçersen ODTÜ, Bilkent, Koç ve Boğaziçi Üniversitesi'ni öneririm. İTÜ şimdi iyi bir okuldur, ancak gelecekte bunun garantisini veremeyiz. Tıpkı bir zamanlar İstanbul, Marmara, YTÜ gibi üniversitelerin iyi okullar olup şimdilerde cemaatlerin sözünün geçtiği okullar olması gibi.. Eğer sanatla ilgili bölümleri düşünüyorsan Mimar Sinan da iyi bir seçenek olabilir. Onun dışında bence şimdilerde moda olan bazı vakıf üniversitelerinin de sonuçta ticari bir mantıkla yürüdüğünü hatırlatır, tavsiye etmem (Bahçeşehir, Yeditepe, Bilgi Üniversitesi, vs). Tıp yazacaksan eskiden İstanbul'da Çapa ve Cerrahpaşa, Ankara'da ise Hacettepe iyiydi. Ama şu anda tıp fakültelerinin durumunu bilemiyorum.
3. Yapacağın bu seçim seni ömür boyu etkileyeceği için bazı endişe ettiğin unsurlar olabilir; onları cesurca değerlendir. Örneğin aslında sevdiğin ve yapmak istediğin bir alandaki eğitimin zorluğu hakkında duyumlar alabilirsin, bunlar cesaretini kırabilir. Veya sevdiğin bir alandaki iş imkanları hakkında olumsuz duyumlar alabilirsin. Şunu unutma; eğer istediğin alandaki eğitimi başka insanlar da yapabiliyorsa sen de yapabilirsin. Bu belki kolay olmayabilir, ama sevdiğin bir işi yaparken veya sevdiğin bir alanda eğitim yaparken zorlukları kolayca aşarsın. Belki eğitimi aldığın branşta Türkiye'de iş imkanı kısıtlı olabilir. Eğer sen hayallerinin peşinden gidebilirsen, icabında sevdiğin şeyi yapmak için yurt dışına yerleşmeyi düşünebiliyorsan sorun yok.
4. Bugünkü iş imkanlarına göre kendini kısıtlama. Çünkü dünya ve ekonomiler oldukça dinamik olduğu için yeni trendler zamanla bazı meslekleri unuttururken bazı yeni iş imkanlarını da yaratırlar.
5. Seçeceğin iş ve eğitim alanı; seni hayat boyu mutlu edebilecek bir nosyon kazandıracak mı? Veya zaman içerisinde bir aile kurmanı, kurduğun aileye zaman ayırabilmeni sağlayacak mı? Veya bu yönde hayalin yoksa da hobilerine zaman ayırabilmeni; sağlık sorunu yaşamadan mutlu olmanı sağlayabilecek mi?
Umarım yazdıklarım kendini daha dikkatli sorgulaman, hayatının amacını bulabilmen ve doğru bir etiket kazanman için yararlı olur.