Kendimi bildim bileli her model saate hevesle baksam da Diver'ların yeri hep ayrı oldu. Planet Ocean ile başlayan diver aşkım başka tarzlara kaysa da saat denince aklıma gelen, gönlüme yatanlar hep diverler oldu. Rolex Submariner her daim takdirimi kazansa da benim gönlüm ilk görüşte aşk yaşadığım, Submariner'in en kadim rakibi Blancpain Fifty Fathoms'la mühürlüydü adeta...

Hatta forumda aktif olmaya başladığım ilk dönemlerde "Şu an aklınızda hangi saat var?" başlığındaki ilk paylaşımım yukarıda görebileceğiniz gibi yine Fifty Fathoms'muş



Ancak o zamanlar liste fiyatını öğrendikten sonra sadece rüyalarıma giriyordu. Planet Ocean o dönem bir saate ayrılması gerektiğini düşündüğüm bütçenin bile üstündeyken Fifty Fathoms adeta Mars kadar uzaktı... Forumun katkısı ile zamanla saat beğenim hobiye, hobim hastalığa ulaştı





Bu esmer bomba ile duygusal kavuşma sürecimizi özetlediğime göre kısa bir inceleme yapmak istiyorum.
Blancpain Fifty Fathoms, tarihçesi oldukça kuvvetli bir model, hatta halen tam nihayete ermemiş "Submariner mi Fifty Fathoms mu ilk Diver?" tartışmalarının yanı sıra, 1735 kuruluş yılı ile yine spekülasyonlara sebep olan bir "En eski saat markası" ünvanı da mevcut.
Horolojik olarak bu denli sağlam bir markanın adeta demirbaşı olan Fifty Fathoms 'un 5015 modeli şu anki en güncel model. İlk modelin izlerini hala taşısa da yıllar safir bezel gibi muhteşem özellikler getirmiş.


Kutu:
Şık siyah bir kartonetin altında plastik pelican case denilen, içinden bir saat değil de Uzi çıkacakmış gibi duran oldukça hardcore kutunun içinde ufak bir seyahat kutusu ile geliyor.

Kasa:
Saatin çapı 45mm olmasına rağmen bilekte bu kadar büyük durmuyor. Kalın bir saat olmasına rağmen çizgilerinin zarafeti saati kaba olmaktan çok şık gösteriyor. 23mm lik lug genişliği pek alışılmış değil ancak zaten Blancpain'in özelliği alışılmışın dışında olmak değil mi

Bezel:
Gelelim FF'in en albenili kısmına; safir bezel gerçekten büyüleyici! İnsanda ısırmak ile okşamak arası duygular doğuruyor. Safirin parlaklığı saati güzel ışıkta adeta bir mücevher gibi parlatıyor. Ayrıca Fifty Fathoms'a özgü değişik bir çevirme hissi ve sesi var. Hatta İlk denediğim Fifty Fathoms'un bezelinin bozuk olabilceceğini düşünmüştüm

Kadran:
3,6,9 ve 12 indekslerinde sayı kullanılırken diğer indekslerde oldukça asil bir dizayn hakim. Bu da FF'in şıklık ile sportiflik dengesinin bir göstergesi adeta



Lume:
Geldik bu esmer bombanın asıl bomba kısmına; Luminova adeta bir nükleer santral




Mekanizma:
5015 modeli içinde 1315 kodlu in-house otomatik kalibreyi bulunduruyor. 120 saat güç rezervine sahip bu mekaniza adeta durmuyor

Water Resistant:
Fifty Fathoms adını da geçip 300m lik dayankılılığı ile 150 Fathoms'a ulaşmış



Kayış:
Kendine has sailcloth kumaşı ile saatin ruhunu ve rengini tamamlayan, çok yumuşak ve su geçirmez kayışın gözüme çarpan tek dezavantajı çok iri bilekler için biraz kısa olması. Ayrıca aldığım 5015 modeli klasik buckle ile geliyor ancak serideki bazı modellerin klips ile çok daha şık olduğunu düşünüyorum.
Eksiler:
Eleştirebileceğim tek nokta ne idüğü belirsiz lug pim sistemi. Altıgen iki baştan oluşan pimleri açmak için iki taraftan alyen anahtarı ile senkronize çevirmek gerekiyor. Blancpain'in bunun için ayrı bir seti var ancak inanılmaz mantıksız bir fiyat etiketi ile satılıyor. Bendeniz bunun yerine Türk usulü iki ince uçlu tornavida ile hafiften o altıgenleri yuvarlak forma getirerek


Şimdiye kadar bana bu kadar özel hissettiren bir kulyapısı olmamıştı, bana bu hisleri yaşatan başta rahmetli Jehan-Jaques Blancpain






