Oncelikle sunu soyleyim, belli bir markayi almis olmak icin saat almak bana mantikli gelmiyor. Yani misal Rolex olsun da hangisi olursa olsun, veya IWC olsun da ne olursa olsun demek parayi car cur etmek demek. Doruk'un dedigi gibi, klasik markalarin in-house mekanizmali saatleri, secilebilecek en guzel tercihleri barindiriyor zaten. Bu noktada butceye uygun hareket etmek en mantiklisi, yani kendimce konusmam gerekirse, ya istedigim saati alirim, ya da hic saat almam. Saat almadigim surenin bir kac sene olmasi da benim icin hic onemli degil.
Ben saatleri en basta segmentlerine gore ayiriyorum. Neye ihtiyacim var? Uzun sure dayanabilecek bir divers' tool watch'a mi, yoksa daha zarif, daha prestijli bir elbise saatine mi, yoksa isten arta kalan zamanlarda tum ilgiyi uzerine cekecek spor bir chrono'ya mi? (vs.) Sonrasinda da, tasarimini begendiklerimi siraliyorum. Havuz bu sekilde oldukca daraliyor. Ardindan mekanizmalara odaklaniyorum. Mekanizmalardan da yarisi elendikten sonra da, artik iyice tasarima yogunlasiyorum. Burada da, su sorular onemli:
- Alacagim saat, ait oldugu segment'in ozelliklerini yansitiyor mu? (Mesela Omega Seamaster Planet Ocean alirken ciddi ciddi Breitling Superocean Heritage'i da dusunuyordum ama BSH, bir diver olarak lanse edilmesine ragmen ozellikleri diver olmaktan cok uzakti.)
- Alacagim saatin MODELi, gecmisten bugune gelirken cizgisini kaybedip sacma sapan yonlere gitmis mi? Bu sorunun cevabi evetse, saate olan guveniniz bir anda sarsilabiliyor.
- Alacagim saat, butceme uygun mu? (Dikkat ederseniz bu soruyu basta da sormustuk, ama bu surec oyle bi hal alabiliyor sonunda alakasiz pahali bir saati kolunuzda bulabiliyorsunuz

O yuzden bu soruyu hem basta, hem de sonda kendinize sormanizda fayda var. Inanin cok yardimci oluyor.)
Simdilik bu kadar
