TSF - Türkiye Saat Forumu - Dünya'nın En Çok Ziyaret Edilen Türkçe Saat Sitesi

Herkese selamlar.. Uzun zamandır takip ettiğim UN Maxi Marine Diver serisinden tam olarak ilgilendiğim modeli deneme fırsatı buldum.. Oldukça da beğendiğimi söyleyebilirim.. Ancak yine de aklıma takılan birkaç mevzu var; saatin rubber strap olması, sadelikten uzak dizaynı vs vs.

Başlıkta da belirttiğim üzere, aşağıda link'ini bulabileceğiniz " Ulysse Nardin Maxi Marine Diver 263-33-3/92 " hakkında yorumlarınızı paylaşır mısınız lütfen..?

http://www.ulysse-nardin.ch/en/swiss_watch_manufacturer/Collection/Marine_Collection/Maxi_Marine_Diver/263-33-3_92.html

Razz,saatin kalitesine hiç bir şey denebileceğini sanmıyorum ayrıca son derece prestijli bir marka fakat ben optik olarak tercih etmem.Bu sadece benim kişisel zevkim ile alakalı,eğer sen görünüşünü beğeniyorsan çoluk çocuk torun'ların da kullanabileceği son derece kaliteli ve uzun ömürlü bir saatin olacağına eminim

SS versiyonu da var gibi hocam, fiyat farki mi cok?

Teknik anlamda bir yorum yapamamakla birlikte optik olarak saati beğendim, ama senin beğenmediğini bildiğim siyah kadranda beyaz zemin üzeri siyah yazılı tarih göstergesi bu saatte mevcut, senin de dikkatini çekmiştir zaten. Fotoğraf hiçbir zaman tam anlamıyla saatlerin güzelliğini yansıtamıyor, ki sen kolunda denemişsin, bence çok komplike bir saat değil, rubber strap konusunda ise katılıyorum, çelik bilezik çok daha iyi duruyor. Çelik bilezikli alınıp daha sonra istenirse rubber veya nato kayış ile kombine edilebilir diye düşünüyorum dostum. Kalite marka, kalite saat, sana yakışır..

Çelik bilezilkisi daha güzel. Kauçuk bilezik metal yamalıkla iyi durmuyor (bence tabii).
Kadran iyi işlenmiş ve indeksler güzel.

Yorumlar için teşekkürler arkadaşlar.. Ben de kararsız kaldım açıkçası.. Yarın gidip tekrar bir denemeyi düşünüyorum..
Aslında kolumdaki duruşunu oldukça beğendim.. Markanın yeni nesil ürünlerinden biri olması itibarıyla bilek ( ve göz aynı zamanda ) dolduran bir oturuşu var kolda.. Fotoğraflardan çok daha güzel diyebilirim.. Özellikle kadran ve kasa işçiliği çok başarılı.. Beyaz zeminli date wheel yine aklımıza "neden?" sorusunu getiren üzücü bir detay.. Kauçuk kayış üzerindeki metal bağlantılar Titanyum.. Bir Bvlgari kayışı kadar ucuz durmadığını rahatlıkla söylebilirim ancak komple çelik olan modelin ışıltısına sahip olmadığı da aşikar Sedir Hoca'm..

Yeni nesil modellere alışmakta güçlük çeken ve saat mevzusunda biraz gelenekçi bir yapıya sahip olan bendeniz için marjinal bir adım, ama hemen yanında duran Graham ChronoFighter OverSize ile karşılaştırıldığında ise son derece mütevazi bir seçim


Bu arada belirtmekte fayda var; saat ikinci el..
Beni tanıyan arkadaşlar bilirler genelde saatlerimi ikinci el olarak alırım.. Bu saat de ikinci el olduğu için malesef aynı serinin farklı modellerini tercih etmek gibi bir şansım yok mlm ve Thevenin.. Başka bir deyişle eğer kauçuk kayıştan memnun olmazsam kendim daha sonra ayrıca bir çelik bilezik almak zorundayım..

Saat kondisyon olarak gayet iyi durumda.. Kullanılmış olduğunu belli edecek nispette yıpranmışlık olmamakla birlikte özellikle Titanyum bilezik tokasındaki birkaç ufak iz saatin daha önce takıldığını belli ediyor.. Bunun yanında kauçuk kordonun saatin önceki sahibinin bileğine göre bakla kesilerek ayarlanmış olması da bu yönde bariz bir detay.. Bereket saat koluma tam oturuyor ama kilo alırsam bu bana bayağı pahalıya patlar
Kutu/evrak seti mevcut ve eksiksiz..

Dediğim gibi henüz bir karar veremedim.. Bakalım, kısmet diyelim..

Bence kauçuk kayış maxi marine serisinin ayrılmaz bir öğesi, çelik bileziğin bu saate yakıştığını düşünmüyorum, tıpkı paneraide olduğu gibi. Öte yandan kesilerek ayarlanan kauçuk kayış ise her nedense hoşuma gitmiyor, geri dönüşü yok belkide ondandır

Tarz olarak saat bana hitap etmiyor ama burası tamamen kişisel, tercihim maxi marine serisi için daha farklı bir modelden yana olurdu. Sadelikten uzak dizayn konusunda haklısınız, helede panerai ve rolex gibi saatlerden sonra ancak bu seri markanın imzası gibi geliyor bana. Yani nasıl rolex denince akla submariner gelir veya panerai'de luminor, ulysse içinde maxi marine hatta özellikle kayışın ortasındaki metal parça. Mekanizma keşke in-house olsaymış diyorum, gerçi bu saat için değil, bu segmentteki her saat için bunu diyorum ama bence bu da kişisel bir karar.

Doruk sözkonusu saatin markanın alamet-i farikası şekline gelmiş olması tespitine tamamen katılıyorum.. Kauçuk kayış arasında bulunan metal parçalar resmen UN ile özdeşleşmiş durumda..
Saatin mekaniğinin in-house olmaması benim için - değil + bir değer.. ETA tabanlı kalibreler servis konusunda in-house benzerlerine göre oldukça avantajlıdır.Zaten komplikasyondan nefret eden bir saat sever olarak bir diver satte power reserve indicator ne akla hizmet konur hala anlamış değilim ancak saatin "tool watch" konseptinden oldukça uzak olması beni bir nebze rahatlatıyor diyebilirim bu konuda..
Geri dönüşü olmayan kauçuk kayış malesef beni de düşündürüyor.. Belki de yetkili distribütöre sorup bir fiyat almak lazım sıfırı için..

Roex Submariner ve Panerai Luminor Logo gerçekten sade, işlevsel, şık ve klasikleşmiş modeller.. Benim zevkimde biri için kolay bir model değil UN Maxi Marine Diver..