TSF - Türkiye Saat Forumu - Dünya'nın En Çok Ziyaret Edilen Türkçe Saat Sitesi

Değerli Üye ve Üstadlar,
İktisatta bir kural vardır. İhtiyaçlar sonsuz denecek kadar çok, kaynaklar kıttır, şeklinde. Bu girişi yapmamın nedenini az çok tahmin etmişsinizdir. Kolleksiyon tarzı maddi imkanla beraber zaman kısıtını da gündeme getiriyor. Konuya ilgi ve hoşlanma boyutuyla beraber ileride anlam ifade etmesi unsurunu da kattığınızda kolleksiyon yolculuğu karmaşık bir hal alıyor. Bu kapsamda;
Saatin metaline göre; gümüş, altın, metal
Saatin Markasına göre;
Saatin kullanımına göre; kol, cep, masa v.s.

...gibi kriterler uzayıp gidebilir.
Benim asıl ulaşmak istediğim, öğrenmek istediğim, kolleksiyonu bitirilebilir çok fazla üretim yapmamış (cep ve kol saati olabilir) halen üretimde bulunmayan, biriktirildiğinde ileride de değer edebilir bir saat MARKASI hangisi olabilir. Örnek; Cortebert, Elgin olabilirmi? Benim için önemli olan bitirilebilir , tamamlanabilir bir kolleksiyon olması..
özetle;
saat kolleksiyonculuğunda hangi tarzlar olabilir? Bunların avantaj ve dezavantajları nedir ?

........saygı ve sevgiler

en mantıklı cevap rolex tabi üstadlar detaylı cevap verecektir
halen üretimde bulunmayan demişsiniz pardon

Vahap yazdı: kolleksiyonu bitirilebilir çok fazla üretim yapmamış (cep ve kol saati olabilir) halen üretimde bulunmayan, biriktirildiğinde ileride de değer edebilir bir saat MARKASI hangisi olabilir. Örnek; Cortebert, Elgin olabilirmi? Benim için önemli olan bitirilebilir , tamamlanabilir bir kolleksiyon olması..

Vahap hoşgeldin öncelikle.. Yukarıda alıntı yaptığım açıklamaların doğrultusunda ( özellikle bitirilebilir vurguna istinaden ) koleksyonculuk olgusuna bakış açının Nümismatist ve/veya Filatelist tarzını yansıttığını düşünüyorum Aslında bu yaklaşımın gayet mantıklı lakin yazının başında belirttiğin iktisadi kural nedeniyle bir o kadar da zor.. Belki marka özelinde hareket etmeyip hoşuna giden bir tarza yönelmek daha pratik olabilir.. Örn. ''Elden Kurmalı Kronograflar'' gibi..

Cevaplar için teşekkür ediyorum.Benim üyeliğim belki bir yılı geçti ama bir koltukta on karpuz taşımak misalinde olduğu üzere farklı alan ve konularda da ilgilerim olduğu için bu Foruma her zaman katılamıyorum. Ama saat toplamaya devam ediyorum. Öncelikle zenith ve Cortebert ve uygun buldum mu yarım priyor alıyorum, daha cok bozuk alıp Ankaradaki ustalara yaptırıyorum. Kol saatinde daha ucuz, bazan ucuz sayılabilecek markalarda alıyorum..Örneğin zenith, Ducana....gibi,.Bin netice toplayıcı gibi oldum.Profesyonelce davranıp;
1-Hoşuma giden
2-Maddi olarak beni zorlamayan (ayda 500 TL' yi gecmeyen)
3-Zaman iersinde yatırdığım paraya değen,
4-Biitirebilirliği olan ;(Bitince başka marka saate başlanabilir.Ama bir rolex, omega vs. düşünün cep ve kol saatleri var, yelpaze cok geniş ve sürekli yeni model üretimi var ve de imkan meseleleri,)
bir kolleksiyon yapmakmistiyorum.



Bitirebilirebilirlik belki benim mükemmelliyetci yaklaşımıdan kaylanlanıyor. bir şeyi ya tam yaparsın ya da yapmazsın gibi.. Birde bir şeyin tam yapılması onu daha anlamlı kılar diye düşünüyorum.