TSF : A Space Odyssey Uzay Kozmoloji Konuları

[asymptote]

Gecen yaz gelistirilmesi tamamlanan Cin'deki Sunway TaihuLight, beynin bahsedilen islem hizina sahip ve 15 MW (15 milyon Watt) ile calisiyor. Ondan 3 sene onceki Tianhe-2, ucte biri islem kapasitesiyle 17.6 MW idi.

Beynin işlem hızını 36,8 peta flop kabul edersek aslında önceki supercomputer bu hıza ulaşmış. Yeni geliştirilen Sunway TaihuLight bu işlem hızının neredeyse üç katı..

The system uses 40,960 SW26010s to obtain 93.01 PFLOPS on the LINPACK benchmark.

Ayrıca adamlar kendi işlemcilerini geliştirmişler. Intel'i, AMD'yi falan hiç karıştırmamışlar. Yani geliştirdikleri supercomputer tamamıyla "in-house"..

The SW26010 is a 260-core manycore processor designed by the National High Performance Integrated Circuit Design Center in Shanghai.

[Ground]

Aslında benzer şeyler tabi.

Aslında söylemek istediğim söyle bir sonuca göre sağlama yapılabilir cinsten.

Dünya daki bu paylaşım savaşları , hukuksuzlar, insan hakları ihlalleri, mülteci krizleri, başka bir insanı canlıyı katletme güdüsü insan evrimine zamana göre çok ters orantılı devam ediyor.

Tabi insan hayvandır, hatta hayvanoğlu hayvandır

Kişisel güdüleri hayatta kalma , çoğalma, neslinin devamlılığı gibi konular kalıtsal hayvanlık davranışları olabilir.

Nesilden nesile geçen bilgi ve geliştiren bilgi ile düşünce sisteminin ehlileştirilip beraber yaşama, saygı duyma, yüksek ilkeler oluşturma ve bununla evrimleşme çok önemli olmalı. Geçmişin doğru tahlili çıkarılacak dersler bu evrimin gelişiminde çok önemli, bundan sebep bazı devletlerin terör örgütlerinin işgallerde ilk yaptığı şeyler ( örn ortadoğuda ) tarihi yerleri ve tarihi kütüphaneleri yok etmektir.

İnsanoğlu evrimde geriye doğru gitmektedir.


Sent from my iPhone using Tapatalk

[asymptote]

Söylemek istediğini anlıyorum Ground. Bu konuda düşünceler ortak zaten..

Ya adam olacağız ya da yok olup gideceğiz. Muhtemelen ikincisi gerçekleşecek..

[afl]

Tabi insan hayvandır, hatta hayvanoğlu hayvandır

Kişisel güdüleri hayatta kalma , çoğalma, neslinin devamlılığı gibi konular kalıtsal hayvanlık davranışları olabilir.

Aslında insan medeni gibi görünse de neredeyse hiç gelişememiş ve evrim fena patinaj yapıyor. Her şey gibi insanı da işler iyi giderken değil, kötü giderken test etmek gerekir. Yüksek stres altında, felaket anlarında, saldırı anlarında ve kimsenin göremeyeceği duyamayacağı anlarda insan son derece acımasız, bencil ve vahşi maalesef. Dümdüz hayvani içgüdü. Üstüne bir de plan ve strateji yapma yeteneği kazandığımız için bilinen evrenin en vahşi ve acımasız yaratığıyız. Çünkü hayvan içgüdüsel öldürür, insan ise planlı ve isteyerek.

En medeni diye geçinen ülkelerin basit toplumsal olaylarda veya Ortadoğu gibi küresel olaylarda ne kadar sahte ve acımasız olduğu apaçıkken medeniyet söylemlerini yiyenlere afiyetler diliyorum. Binlerce örnek var ama medeni İtalya'nın önce Arnavut sonra da Suriyeli binlerce mülteciyi ülkeye alamayız deyip denizin ortasında boğulmalarını seyretmeleri, beyin daha doğrusu akıl (mind) evrimin bir tık bile gidemediğinin göstergesi.

[Thevenin]

Isin sosyolojik boyutuna paralel olarak:

insan beyninin " evrimi " ile kastettigimiz elindeki kemigi goge dogru savuran bir varliktan turenen noktada kemigi " biraz " daha ileriye firlatmak olur ise eger, isi burdan bistromuza bile baglamak mumkun

Zira bugun bunun baslica sebebinin az zamanda cok enerjiyi ic edebilme, yani " yemek pisirme " ve genel olarak beslenme basarimi kaynakli oldugu goruluyor.

Insan beyni, beyin agirligi vs noron sayisi itibariyle sinif olarak buyuk bir primat beyni sadece. Vucut agirligi ve noron sayisi da ters oranti icerisinde evrilegelmis.

Bu buyuklukte bir primat beynini bu olculerde bir canlida bir araya getiren, ayni zamanda simdiki problem, " fast-food ".

Mesela buradan hareketle sosyolojinin geregi gorili kolundan tutup ocakbasina goturmek olabilir

[asymptote]

İnsan beyninin gelişiminde ateşin icadı büyük rol oynamakla birlikte iki ayak üzerinde durmanın (bipedalism) ve bu sayede elleri kullanmanın da kuşkusuz büyük önemi var. Latince küçük adam anlamına gelen 'homunculus'u bilirsiniz. Vücudumuzun hangi bölgeleri için beynimizi hangi oranda kullandığımızı temsil ediyor bu küçük adam.

Bazı resimlerde o yaprağın olduğu yerde dev bir organ var. Haftada birkaç kez kullanılan bu organın bu kadar büyük temsil edilmesini doğru ve gerçekçi bulmadığım için ilgili resmi paylaşmıyorum..

Neyse, tekrar konumuza dönecek olursak ellerimizi kullandığımız için mi beynimiz gelişmiştir yoksa gelişen beynimiz faydalı ve işlevsel bir organ olduğu için kendini daha çok ellerin kullanımına mı vakfetmiştir sorusu doğal olarak akla geliyor. Elbette bilim çevrelerinde yaygın olan görüş biricinsi: yani elleri kullanmanın beyni geliştirdiği şeklinde. Ancak ikinci ihtimali de hemen dışlamayalım ve kendimize şöyle bir soru yöneltelim:

Şimdi pet hayvanları için hazır mamalar özel fırınlama teknikleriyle kuru mama şeklinde imal ediliyor malumunuz. Bunlar, hayvanların dışarıda çiğ olarak elde edip tüketeceği doğal diyetinde yer alan yiyeceklerden daha besleyici ve ayrıca sindirilme oranları da daha yüksek, bu yüzden hayvanların dışkı miktarları daha az oluyor. Ben, benim kediye ayrıca bazen pişmiş et ve yumurta da veriyorum.. Şimdi süreç bu şekilde devam etse ve pet hayvanları sürekli yavrulasa binlerce nesil sonra gelişen beyinleriyle hangi organlarını daha çok kullanmayı tercih ederler sizce? Kedi özelinde konuşursak ben kuyruk derim.. Halihazırda zaten beyninin yarısını kuyruğuyla bana mesaj vermek için kullanıyor.. Belki de kuyruğunu işitme engellilerin kullandığı işaret diline benzer şekilde bir iletişim aracı olarak kullanacak düzeye yükselir, kim bilir..

Not: Burayı da sesli düşünme duvarına çevirdik. Melemenin kopiraytını ihlal ediyoruz resmen..

[mlm]

Keyifle okuyorum ve anlamaya çalışıyorum, kopiraytlar size feda olsun Ne çok şey biliyorsunuz, okudukça kendimden tiksiniyorum o sebeple azıcık kırgınım

[asymptote]

"Filozof bildikçe ölür derviş öldükçe bilir" demiş Dücane Cündioğlu. Bilmem bilmek mi iyi yoksa ölmek mi?..

Sen ilmek atmanın kaç türlüsünü biliyorsun adaşım, bizi kayış diye dikersin..