Forum Kurallarına Uygun Farklı Konular Üzerine Sohbet ve Paylaşımlar
Forum kuralları
Sevgili Üyeler Forum Kurallarında Tartışılması Uygun Olmadığı Belirtilen Konular Hakkında Bu Bölümde Paylaşım ve Fikir Bildirimi Yapmayınız. İnançlar, Politika, Fanatizm, Irkçılık Vb. İçeriklerde Konular Açmayınız. Ayrıca Kişisel Mahremiyet ve Ailesel Durumlarınızı İçeren Konuları Burada Paylaşmayınız. Birbirinize Saygılı Olunuz Lütfen.
PC ile haşır neşir olanların unutamayacağı bir makine Amstrad 128K Kendisi Amiga'dan hatta Commodore döneminden evvel kullanılan bir platformdu.. Disketleri çift taraflıydı, evvelinde kasetli versiyonları da kullanılıyordu.. CAT, RUN'' komutlarını halen hatırlarım..
bu da efsane kitabı
Hadi bunlar tamam da o kadar DOS komutu öğrendiydim vakti zamanında hepsi ne manasız kaldı şimdi yaktın bizi windows 3.1 ..
Ben de doksanlardan hep şunları hatırlarım... önce görsellerle destekleyebildiklerimizden başlayalım
bunu izlememe pek izin verilmezdi saati biraz geç oluyor hep uyku saatime denk geliyordu
sonra giriş müziğine hasta olduğum ve bunun rolling stones un paint it black şarkısı olduğunu yıllar sonrasnda öğrendiğim görev vietnam dizisi
yine uzunca bir süre ıspanak yemeyi reddetmeme sebep olan ziyaretçiler dizisi..uzaylıların yüzünün altından yeşil iğrenç bişey çıkardı ve ben her ıspanak gördüğümde ziyaretçilerrrr diye bağırır kaçardım:)
sonra insan vücudunu anlatıp sağlık konusunda ders veren bi çizgi film vardı...mikroparı kovalayan polis hücreler beynin içinde bilgisayar başında hücreler falan:) çocuk aklıyla şahane gelirdi vallahi:):)
yine doksanlarda dilleri kocaman kinetix ayakkabılar moda olmuştu bizim yaş grubunda...annem "çocuk mezarı gibi bu nasıl ayakkabı" diyerek uzun süre almayı reddetti:)
gıdalardan alf roket şeker, daha ülker çikolatalı gofretin esamesi okunmazken piyasayı kavuran gofy gofret(papağanlı) bir de bunun ambalajı simliydi en büyük eğlence gofreti yiyip sonra ellere bu ambalajı sürtüp elleri parlatmak ve öyle dolaşmaktı balkondan baktığımda mahalle bakkalına gelen bixi cola kamyonu , rc kola kamyonu ve tabiiki lowenbrau birası hepsi bedford kamyon kullanırdı ve o rölanti sesine bayılırdım kırkırkırkır
oyuncaklardan transformers, gijoe ve ninja kaplumbağalar efsaneydi ve evde sepetler dolusu mevcuttu bellerinden kopan gijoe lastiklerini anneme ve babanneme ameliyat ettirirdim:) su fışkırtan yüzük, taso, plastik bişeyle çekilip havaya uçan pervane de daha mütevazı oyuncaklardı o devirlerde
bir de şey vardı belki hatırlayan çıkar, şimdi nişantaşında göreme muhallebicisi olan yer o zaman dünya gençlik merkezi isimli d&r benzeri bir mağazaydı annem bana oradan haplar alırdı, minik plastik haplar sıcak suya atınca büyür sünger olur üstünden he-man karakterlerinin resimleri belirirdi... kırmızı hap orko, sarı olan general böyle rengine göre tahmin etmeye çalışırdık...o zaman gerçeküstü gelen bu teknolojinin şimdi suda çözülen bir yapıştırıcı olduğunu anlıyoruz )
"He' s winding watch of his wit; by and by it will strike..." W. Shakespeare
Gıdalardan mahalle bakkalında satılan tereyağlı minik kurabiyeler, parmak met helvaları, ve leblebi tozu, ve bakkalın çektirdiği kader-kısmet (bir nevi kazı kazan) den sonra çıkan kalitesiz çikolatalar da benim aklımda kalanlar
mvurucu Özellikle alacakaranlık kuşağı için gizli gizli kalkıp ürperti ile izlerdim. Hatta bir ara yayından kalktı ve yerine steven spielberg's amazing stories yayına başlamıştı. O da izlemesi keyifli öyküleri olan bir diziydi. Ancak hala alacakaranlık kuşağının jeneriği kadar beni ürperten başka birşey hatırlamıyorum
Altin gorunumlu çikolata ve sigara gorunumlu sakiz, fıstıklı tombi, icinden otomobil kartlari cikan turbo sakızı, sukugoz, filo marka ve icinden genellikle yolcu ucagi cikan maket, uzereindeki cift haneli numaranin son basamagina gore oynanan futbolcu kartlari, Mahellemize triportor ile gelen ve emaye tencere ve tavalari klorlayip sterilize eden klorcu Kenan