güncel bir saat modeline dair şahsi bir değerlendirme olmuş. bu bakımdan oldukça subjektif yorumlar var ama zaten Oğuz Bey de bunu en başında "kendi görüşlerimi paylaşacağım" diyerek belirtmiş. Bu bakımdan bir sorun yok.
ben de birkaç noktaya değinip, ardından kendi görüşlerimi paylaşmak istiyorum.
öncelikle, 2609 kodlu mekanizma 1970'lerden önce üretilmeye başlanmıştır. ilk zamanlar poljot'un meşhur de-luxe modellerinde kullanılan 2209 kodlu mekanizmanın yerini alacak daha dakik, daha sağlam ve en az 2209 kadar ince olması için tasarlanmıştı. Nitekim üretildiği bu amaca uygun olarak bazı de-luxe modellerinde ve bazı başka saatlerde kullanıldı. 09 kodlu mekanizmalar genelde "temel" mekanizmalardır ve yapılacak her komplikasyon bu mekanizmaların üzerine inşa edilir. 1970'lere gelindiğinde 2609 üzerine otomatik bir mekanizma inşa edilmeye çalışıldı. Bu mekanizmalar 2616 ve 2617'dir. Ancak mekanizmanın bazı öcellikleri nedeniyle etkin sonuç alınamadı. Dolayısıyla klasik 2609 mekanizma üzerinde değişiklik yapılmasına karar verildi. Aslında yapılan şey değişiklikten ziyade mekanizmanın base plate dışında nerdeyse tamamen yenilenmesidir. Yani mekanizmanın çapı bu değişiklikle 26mm olmadı. Hep öyleydi. Zaten öyle olmasa adı 2609 olmazdı. 2609 kodu, mekanizmanın 26mm çapında, tarihsiz ve merkezi saniyeli olduğunu söyler. Yapılan değişikliklerle power reserve 40saatten 46 saate, çalışma frekansı 18000bph'den 21600bph'a çıkarıldı. Bunun yanında neredeyse tüm çarkların çap ve oranları değişti. Dediğim gibi, değişmeyen tek şey çapı oldu. Değişiklik yapılan bu mekanizmaya rusçada "yeni" karşılığı olan "новый" kelimesinin baş harfi eklendi. Bu yeni mekanizmanın ilk görüldüğü katalog 1972 yılına aittir.
Gelelim bir başka konuya... Her yenilik iyi midir?
Akrilik kristali safir kristala tercih eden biri olarak buna cevabım elbette hayır. Bir malzemenin diğerinden sonra bulunması onu daha iyi yapmıyor. Bu mekanizmadaki yenilemenin amacı da onu daha iyi yapmak değil; otomatik eklentiye uygun, kaba ve kolay üretilebilen ve bu sayede daha dayanıklı olması beklenen bir ürün elde etmekti. Zaten sapma aralıkları karşılaştırıldığında, ilk 2609'lar için fabrika verisi -10/+20 iken, son 2609H'ler için -20/+40 olarak görülmektedir. Bu işe meraklı insanlar 1970'leri Sovyet Saat Endüstrisinin düşüşe başladığı tarihler olarak niteler. Bence de haklılar. 1950'ler ya da 1960'larda üretilen o slim, precise mekanizmalar, ufacık kadın saatleri için geliştirilen minicik mekanik sistemler artık geride kalmış, daha kaba ve kolay üretilebilen mekanizmalara yönelinmiştir.
big zero'nun herhangi bir poljot de-luxe modelinden daha pahalıya satılmış olabileceğini pek sanmıyorum doğrusu. döneme dair fiyat bilgim sınırlı. zira o dönemki kataloglarda fiyat yazmamakta. ancak sovyetler döneminde alt segment-üst segment ayrımının olduğunu düşünmüyorum. Daha ziyade işlevsellik açısından bir ayrım söz konusu. Ama sovyet saatçiliğinde prestij denince benim aklıma de-luxe ve kozmoz gibi poljot modelleri gelir. Ayrıca raketa fabrikasının ürettiği 2609 mekanizmanın poljot tarafından üretilenden çok daha iyi olduğunu söylemek de zor. zira raketa üretimi 2609 da -20 /+20 günlük sapma aralığıyla fabrikadan çıkmaktaydı.
Gagarin adına yapılan bu saat bazında konuşmak gerekirse; herhangi bir koleksiyon değeri olduğunu düşünmüyorum. Neden olsun ki... Sadece eskiden üretilmiş, sivillere satışı olmayan ve şu anda iyi/orijinal durumda olan bir örneğini bulmanın zor olduğu özel bir saate atfen üretilmiş yeni bir saat; hepsi bu. Koleksiyon değeri olan bu değil, eskisi. Limitli olması ona bir değer katmıyor. Zaten limitsiz olsa da 2000 taneden fazla satar mıydı şüpheli. Tıpkı adında "tarihi" ibaresi olan lokantaların çoğunun tarihi olmaması gibi her limitli saat de değerli olmuyor. Ancak bu durum yalnızca bu saat için değil, pek çok sovyet ve isviçre saati için de geçerli.