Ulysse Nardin Hourstriker

[epikurian]

Hepsini gectim, kim hangi ortamda takar bu saati?

Takmalık olduğunu sanmıyorum. Koleksiyonluk bir saat, 28 adet üretmişler sadece. Ben çok başarılı buldum..

Ayrıca ne gerek var diyenler olmuş. Nü tablolar için de aynı şeyi mi düşünüyorlar acaba?

Kişisel beğeniye uygun olmaz, kişi takmayabilir bu saati ama sanat eserinin ahlak seviyesinin sorgulanması biraz zaman kaybı gibi.
Bir zamanlar bir siyasetçi "Tükürürüm böyle sanatın içine" demişti aklıma o ve çıplak heykelleri kapattıran başka siyasiler geldi.
Sanat ve ayıp kavramları ve seviyeleri kişiden kişiye değişen şeyler ama yaşadığımız coğrafyadaki ahlak anlayışı ne yazık ki sadece bacak arasında. Hırsızlar ve emek sömüren patronlar saygı görürken çıplak heykeller halkı daha fazla korkutur.

[asymptote]

Sanat ve ayıp kavramları ve seviyeleri kişiden kişiye değişen şeyler ama...

Hocam yalnızca kişiden kişiye mi? Yöreden yöreye ve dönemden döneme de değişiyor ahlak anlayışı. Örneğin bu adamlara ahlaksız diyebilir misiniz? Adamın kumaş dokuyan tezgahı mı var? Çıplak gezecek, başka çaresi yok. Bir zorunluluk. Gerçi biri spor ayakkabı bulmuş, nereden bulduysa..

[Umutt]

Herkes herşeyi tartışabilir ve müzakere edebilir.Bugün sahip olduğumuz medeniyet değerlerini ve yaşam konforumuzu bu dialektik yaklaşıma borçluyuz.Bu elbette mümkün olduğunca kırmadan,kişiselleştirmeden,duygulardan arındırılmış akıl yürütmelerle yapılırsa daha sağlıklı olur.Hepimiz bu tartışma kültürünü koruyup sahiplenmeliyiz bu konuyu özellikle ben de vurgulamak isterim.

Buna karşılık bu konu,sürekli olarak sanat,ahlak ve cinsellik bağlamında ilerledi.Nedense horolojinin cinsellik ve pornografik imgeleri kullanması ve bunun horolojinin kurumsal saygınlığına ve marka değerlerine etkileri çok konuşulmadı.Bu konunun saat forumu açısındna daha konuşulmaya değer olduğunu düşünüyorum.Zira burada bu saatleri bir sanat eseri olarak değerlendirmek doğru değil kanaatindeyim.Saat üretimi ve ustalığını sanattan çok zanaat ile ilişkilendirebiriz.Belki de burada konuşulan konu ulysse nardin marka bir saat değil de nü bir tablo olsa,ben de dahil olmak üzere birçoğumuzun görüşü değişecek ve çok farklı görüşler beyan edilecekti.

Son olarak sanat ve cinsellik ilişkisinin de yanlızca bizim ülkemizde değil tüm dünyada yüzyıllardır tartışıldığını da paylaşmak isterim.Estetik-popüler ya da erotik-pornografik ayrımı her zaman var olmuş,bu ikilemlerin bir tarafı olumlanırken diğer tarafı sıklıkla sorgulanmıştır.Sanatta cinsellik ve çıplaklığı yermek anlamında yazmıyorum bunu,ama bir anda kestirme çıkarımlara varmak,kesin sonuçlar çıkartmak için fazla derin ve kapsamlı bir konu diye düşünüyorum


Sent from my iPhone using Tapatalk

[epikurian]

Sanat ve ahlak düzleminden çıkıp saatleri de zanaat ürünü olarak düşünürsek; erotik figürlerin horolojinin saygınlığına neden zarar getireceğini açıklamak kolaylaşır mı? Ben çözemedim.
Konuda paylaşılan youtube videosunun bir altında Blancpain'in de erotik "komplikasyonlu " bir saati var. Fifthy Fathoms gibi tarihi öneme sahip bir saati üretmiş firma saygınlığını zedelemiş mi oluyor bu durumda?

C6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[asymptote]

Bu konu da tartışılırsa forum belleğine güzel bir katkı olur kanaatindeyim..

Nihayet kuyur'un yukarıdaki mesajıyla bu yola girdiğimizi düşünüyorum ve kendisine teşekkür ediyorum..

Zira burada bu saatleri bir sanat eseri olarak değerlendirmek doğru değil kanaatindeyim.Saat üretimi ve ustalığını sanattan çok zanaat ile ilişkilendirebiliriz.

Hocam, günümüzde saatleri aslında zanaat ile de ilişkilendiremeyiz. Endüstriyel otomasyonla ilişkilendirmemiz daha doğru olur. Birçoğunda el işçiliği yok çünkü.. Fakat burada paylaşılan saat farklı. Bir duygunun dışa vurumu var. Bir yaratıcılık var. Bir estetik var. Bunlar bir araya geldiğinde ortaya çıkan ürüne biz genelde sanat eseri diyoruz.. Horoloji dünyasında da birçok sanat örneği var. Otomatonlu saatler bunların başında geliyor bence..

[ermansire]

Egosantrik yorumlar yapmaya gerek yok, adamlar yapar sen takmazsın bu kadar basit. Dünyada 7 milyar insan var, içinde takacak 28 kişi bulunur herhalde.

[Umutt]

Sanat ve ahlak düzleminden çıkıp saatleri de zanaat ürünü olarak düşünürsek; erotik figürlerin horolojinin saygınlığına neden zarar getireceğini açıklamak kolaylaşır mı? Ben çözemedim.
Konuda paylaşılan youtube videosunun bir altında Blancpain'in de erotik "komplikasyonlu " bir saati var. Fifthy Fathoms gibi tarihi öneme sahip bir saati üretmiş firma saygınlığını zedelemiş mi oluyor bu durumda?

C6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

sn epikuran,işte bu konu dediğim gibi üzerinde konuşulmayı hakeden bir konu.Ben bu ürünleri, bu tarz pornografik olarak niteleyebileceğimiz konseptler için fazla sofistike buluyorum.Zira asırlardır süregelen,nesilden nesile aktarılan,köklü ve mükemmeliyetçi bir üretim geleneğini temsil ediyor bu ürünler.Ben biraz gayri ciddi buluyor ve evet marka değerine zarar verebileceğini düşünüyorum.Kaldı ki burada horolojik yelpazenin ucundaki firmaların ; sözgelimi ap,pp,vc bu tarz komplikasyonları kullanmaması da bu açıdan önemli bir veri. Bildiğim kadarı ile azınlık diyebileceğimiz az sayıda marka kullanıyor bu komplikasyonları.

Bu konu da tartışılırsa forum belleğine güzel bir katkı olur kanaatindeyim..

Nihayet kuyur'un yukarıdaki mesajıyla bu yola girdiğimizi düşünüyorum ve kendisine teşekkür ediyorum..

Zira burada bu saatleri bir sanat eseri olarak değerlendirmek doğru değil kanaatindeyim.Saat üretimi ve ustalığını sanattan çok zanaat ile ilişkilendirebiliriz.

Hocam, günümüzde saatleri aslında zanaat ile de ilişkilendiremeyiz. Endüstriyel otomasyonla ilişkilendirmemiz daha doğru olur. Birçoğunda el işçiliği yok çünkü.. Fakat burada paylaşılan saat farklı. Bir duygunun dışa vurumu var. Bir yaratıcılık var. Bir estetik var. Bunlar bir araya geldiğinde ortaya çıkan ürüne biz genelde sanat eseri diyoruz.. Horoloji dünyasında da birçok sanat örneği var. Otomatonlu saatler bunların başında geliyor bence..

Sayın asymptote, horoloji konusunda şüphesiz benden çok daha bilgilisiniz,un ve diğer saatlerin üretiminde ne kadar el işçiliği ne kadar otomasyon var bu konuda dinleyici olmayı tercih ederim.Ancak her ne kadar otomasyon da olsa hakkında konuştuğumuz bu komplikasyonda duygusal dışavurum ve estetik unsurlar göremedim ben.Dolayısıyla marka değerine ve imajına olumlu hizmet edecegini düşünmüyorum,ama tekrar vurgulayayım etik açıdan değil ticari açıdan yapıyorum bu sorgulamayı.Yoksa bu en nihayetinde firmanın alacağı ticari karardır,bu saatin üretimini yapar, dileyen alır dilemeyen almaz.





Sent from my iPhone using Tapatalk

[asymptote]

...Ben biraz gayri ciddi buluyor ve evet marka değerine zarar verebileceğini düşünüyorum...

...hakkında konuştuğumuz bu komplikasyonda duygusal dışavurum ve estetik unsurlar göremedim ben.

Bakın, bu konular tartışılabilir. Keşke en başından beri yaklaşım, ahlaksız, edepsiz, ne gerek var ki, kim takar ki yerine bu şekilde olsaydı..