Richard Mille RM 030 TI Kutu Acılışı
Gönderilme zamanı: 20 Nis 2017, 02:06Herkese Selamlar, aranıza yeni katılmış bulunuyorum, sizleri tanıyalım kısmına başlık açtım ve şimdi de sanırım saatlerimi tanıtmaya geldi diye düşünüyorum. Ve ilk konumu daha bugün elime ulaşan saatimle yapmak istedim.
Richard Mille çok uzun zamandır aklımda olan ve ilk başlarda inanın birçoğunuz gibi bir saat bukadar para eder mi ? Plastik saate benziyor, oyuncak gibi birşey, buna bu parayı vereceğime gider patek,ap vs vs alırım gibi sözleri tabiki bende dedim
Bundan 2 sene önce bir RM butik'te sanırım koluma Rm 011 takmıştım, ozamanlar model farklılıklarını çok bilmiyordum ve ilk dediğim şey, bir saatin resimleri ve canlı hali arasında bukadar fark olabilir mi ? Ama ilk o an anlamıştım ki RM çok farklıydı. Daha sonra aklımda öyle bir yer edindi ki resmen ne ap ne patek hicbir markaya bakmadım ama 2 sene boyunca benim için en doğru Rm'i araştırmaya başladım.
Tabi 2 sene geçti, bu iki sene içinde en popüler Rm modellerinin her türlü özelliklerini, piyasa değerlerini, popülerliğini, camından tutun en ince detayına kadar araştırdım ve kararımı verdim. Ya rm 011 yada rm 030 alıcaktım.
Başladım araştırmaya, new york' da yaşadığım için tabiki canlı görmek çok daha kolaydı, ve her ne kadar ny'da butik olmasa da retailer' lar mevcuttu. Beni Rm030 a iten en büyük özellik Rm011 ile arasında olan fiyat farkıydı. Rm030 aynı cam kalitesine,benzer(bence daha özel) olan bir mekanizmaya sahipti, kasası aynıydı ve daha inceydi. Bence göze daha hoş geliyordu. Chronograph olmadığı için ise yine bence göze daha şık ve sade geliyordu. Kararımı kesin olarak vermiştim, tercihim Rm030 Ti olmuştu.
Öyle bir saat ki Richard Mille, zaten az olduğu için indirim konusu çok sıkıntılı, çok çok zor indirim almak ve daha da zoru istediğiniz saati bulmak. Hadi saati buldunuz diyelim fiyat pahalı, liste fiyatından bir kuruş bile düşmüyorlar ve tabiki birde üstüne vergisi gelince insan bi düşünüyor.
Baktım bu saati sıfır alırken(butikten) indirim almak neredeyse imkansız, ikinci el piyasasına yöneldim. Amacım garantisi devam eden, sahibi belli, serviced edilmiş ve kayıtları gerçek olan bir rm 030 ti bulmaktı, buldum da fakat genelde çoğu 2014-2015 ve garantisi bitmiş saatlerdi. Tabiki böyle bir saatte, herhangi bir mekanizme hatasında büyük paralar cebimden çıkacağı için riske girmek istemedim. Biraz da soğudum işin doğrusu.
Gelelim artık finale, hic aklımda yokken, tax free olan bir adada richard mille magazasına girdim. Bir baktım karşımda Rm 030, dedim tax free olan bir yerde, sertifikalı bir Rm butikte, tamda istediğim bir saat. Oturdum masaya pazarlık derken, tam içime sinen rakama ulaşamasam da, belli bir yere geldim, ve iki tane kayış da hediye edince bu teklife hayır diyemedim ve saati orda aldım
Şimdi sıra geldi saati beklemeye, aradan 1 hafta geçti ve bugün elime ulaştı. Şimdi kutu açılışı ile başlıyorum, fotoğraflar Iphone 6 ile çekildiği için kalite cidden kötü ama şimdilik böyle olsun, herkese iyi seyirler
Richard Mille'den gelen kargoyu açınca karşınıza 3 tane kutu geliyor
Bu 3 kutudan en büyüğü ilginç bir şekide saat kutusu değil ama bir winder. Tüm otomatik Rm ler böyle geliyor. Gayet şık ve kullanışlı.Yukarda bulunan + tuşu kapağı otomatik olarak açıp, kapıyor ve Winder, Richard Mille den optimum ayarları ile geliyor yani siz sadece takıyorsunuz gerisini makina sizin için hallediyor
Bir diğeri ise, seyahatleriniz de saati yanınızda taşımak için gelen bir kutu, içi süet ve çok kaliteli bir his veriyor, Kutunun dizaynının saat ile birebir olması ise ayrı bir güzellik
Sıra geldi son kutuya, son bir adım daha ve artık saati kola takmak an meselesi. Bu görüntü bile kalp atışınızı hızlandırıyor, tüm ince detaylar yavaş yavaş gözünüze çarpıyor
İlk önce jelatini üstünde
Şimdi bütün ihtişamı ile, Kral çıplak
Son olarak winder içinde
Richard Mille çok uzun zamandır aklımda olan ve ilk başlarda inanın birçoğunuz gibi bir saat bukadar para eder mi ? Plastik saate benziyor, oyuncak gibi birşey, buna bu parayı vereceğime gider patek,ap vs vs alırım gibi sözleri tabiki bende dedim
Bundan 2 sene önce bir RM butik'te sanırım koluma Rm 011 takmıştım, ozamanlar model farklılıklarını çok bilmiyordum ve ilk dediğim şey, bir saatin resimleri ve canlı hali arasında bukadar fark olabilir mi ? Ama ilk o an anlamıştım ki RM çok farklıydı. Daha sonra aklımda öyle bir yer edindi ki resmen ne ap ne patek hicbir markaya bakmadım ama 2 sene boyunca benim için en doğru Rm'i araştırmaya başladım.
Tabi 2 sene geçti, bu iki sene içinde en popüler Rm modellerinin her türlü özelliklerini, piyasa değerlerini, popülerliğini, camından tutun en ince detayına kadar araştırdım ve kararımı verdim. Ya rm 011 yada rm 030 alıcaktım.
Başladım araştırmaya, new york' da yaşadığım için tabiki canlı görmek çok daha kolaydı, ve her ne kadar ny'da butik olmasa da retailer' lar mevcuttu. Beni Rm030 a iten en büyük özellik Rm011 ile arasında olan fiyat farkıydı. Rm030 aynı cam kalitesine,benzer(bence daha özel) olan bir mekanizmaya sahipti, kasası aynıydı ve daha inceydi. Bence göze daha hoş geliyordu. Chronograph olmadığı için ise yine bence göze daha şık ve sade geliyordu. Kararımı kesin olarak vermiştim, tercihim Rm030 Ti olmuştu.
Öyle bir saat ki Richard Mille, zaten az olduğu için indirim konusu çok sıkıntılı, çok çok zor indirim almak ve daha da zoru istediğiniz saati bulmak. Hadi saati buldunuz diyelim fiyat pahalı, liste fiyatından bir kuruş bile düşmüyorlar ve tabiki birde üstüne vergisi gelince insan bi düşünüyor.
Baktım bu saati sıfır alırken(butikten) indirim almak neredeyse imkansız, ikinci el piyasasına yöneldim. Amacım garantisi devam eden, sahibi belli, serviced edilmiş ve kayıtları gerçek olan bir rm 030 ti bulmaktı, buldum da fakat genelde çoğu 2014-2015 ve garantisi bitmiş saatlerdi. Tabiki böyle bir saatte, herhangi bir mekanizme hatasında büyük paralar cebimden çıkacağı için riske girmek istemedim. Biraz da soğudum işin doğrusu.
Gelelim artık finale, hic aklımda yokken, tax free olan bir adada richard mille magazasına girdim. Bir baktım karşımda Rm 030, dedim tax free olan bir yerde, sertifikalı bir Rm butikte, tamda istediğim bir saat. Oturdum masaya pazarlık derken, tam içime sinen rakama ulaşamasam da, belli bir yere geldim, ve iki tane kayış da hediye edince bu teklife hayır diyemedim ve saati orda aldım
Şimdi sıra geldi saati beklemeye, aradan 1 hafta geçti ve bugün elime ulaştı. Şimdi kutu açılışı ile başlıyorum, fotoğraflar Iphone 6 ile çekildiği için kalite cidden kötü ama şimdilik böyle olsun, herkese iyi seyirler
Richard Mille'den gelen kargoyu açınca karşınıza 3 tane kutu geliyor
Bu 3 kutudan en büyüğü ilginç bir şekide saat kutusu değil ama bir winder. Tüm otomatik Rm ler böyle geliyor. Gayet şık ve kullanışlı.Yukarda bulunan + tuşu kapağı otomatik olarak açıp, kapıyor ve Winder, Richard Mille den optimum ayarları ile geliyor yani siz sadece takıyorsunuz gerisini makina sizin için hallediyor
Bir diğeri ise, seyahatleriniz de saati yanınızda taşımak için gelen bir kutu, içi süet ve çok kaliteli bir his veriyor, Kutunun dizaynının saat ile birebir olması ise ayrı bir güzellik
Sıra geldi son kutuya, son bir adım daha ve artık saati kola takmak an meselesi. Bu görüntü bile kalp atışınızı hızlandırıyor, tüm ince detaylar yavaş yavaş gözünüze çarpıyor
İlk önce jelatini üstünde
Şimdi bütün ihtişamı ile, Kral çıplak
Son olarak winder içinde
Ben windera o kadar para versem mi diye kara kara düşünürken adamlar yanında hediye gönderiyor 