Emirr yazdı:Sevgili Afl ve Clk, bilgilendirme için çok teşekkürler. Dünyaca ünlü saat sitelerinde bile bu seviyede bilgiler sık sık yer almıyor
Bu saatlerin ortaya bir felsefe koyduğu aşikar. Fakat bu tarz tamamen el yapımı çok özel markalarla ilgili bir düşünce boşluğu yaşıyorum. Forumda da saat merakına düşük segment markalardan başlanarak tecrübe kazanıldıkça geçilebiliyorsa daha üst segment markalara geçilmesiyle ilgili bir düşünce var.
Bu bağlamda tecrübelerinize dayanarak bir soru sormak istiyorum, sizce bu tarz çok özel markalar Patek, Breguet, A Lange Söhne gibi markalara sahip olunduktan sonra mı alınmalı, yoksa Patek, Breguet, A Lange Söhne gibi markalar yerine tercih edilebilir konumda mı? Elbette bu soruyu sınırsız bütçeye sahip olmayan faniler için soruyorum.
Güzel soru
Aslında bu sorunun cevabı herhangi bir bütçede saat alırken de aynı. İş tamamen sizin dikkate aldığınız kriterlere bakıyor. Bu kriterler ana hatlarıyla şöyle yazılabilir;
ticari olarak
- fiyatı
- marka değeri
- ikinci el piyasası
- bulunabilirliği
ürün olarak
- dizayn ve boyutlar olarak size uygunluğu
- kasa, kordon vs malzemeleri
- mekanizma (inhouse veya değil)
- komplikasyonlar
- limitli üretim
- işçilik kalitesi
- toplam kalite
- benzersizlik - tek olma (uniqueness) (eminim aklıma gelmeyen daha bir çok şey eklenebilir).
Forumda çok arkadaşımızın da bildiği ve kullandığı gibi, özellikle Seiko, Orient, Frederique Constant gibi bazı markalar, kendilerinden 3-4 kat fazla etiket fiyatına sahip bazı markalardan üstteki kriterlerin hemen hemen hepsinde, toplam kalite başta olmak üzere, daha öndedir. Bahsettiğiniz alt segmentlerden başlama bence de doğru tercihtir. Hem saat zevkinizin oluşması hem de saatleri ve saat dünyasını tanıyabilmek için en sağlıklısı gibi duruyor. Bu süreçte ilgi duyduğunuz bir çok markayı deneme ve kullanma şansınız oluyor. Ben bugüne kadar 5 yıllık bir süre içinde (hatta çoğu zaman daha da kısa) saat zevki ve tercihleri hiç değişmeden kalan adam tanımadım
Buna ben de dahilim tabii ki.
Asıl konumuza gelirsek, butik markalar, ana akım yüksek saatçlik örnekleri Patek, Breguet, A. Lange & Söhne den önce mi, sonra mı alınmalı yoksa beraber olur mu sorusu tamamen size kalmış. Bu, sınıfları tek tek geçmeniz gereken bir okul değil. Ya da bu, bundan üstündür diye net ifadeler kullanabileceğiniz bir durum da değil.
Bana sorarsanız sizi pişman etmeyecek seçim yapmak için sahip olmanız gereken tek şey bilgi. Önce Patek alıp, sonra butik markalara da geçilir, tersi de gayet güzel olur veya ana akım markalara hiç dokunmadan direk sadece butik markalarla da uğraşabilirsiniz, ya da butik markalara hiç bulaşmadan ana akımda da kalabilirsiniz. En düşük fiyatlı Patek den de ucuz çok yüksek kalitede harika butik marka saatleri olduğu gibi, 7 haneli rakamlarda dolaşan butik saatler de var.
Bence bu, saat zevkiniz oluştuktan sonra vereceğiniz bir karar. İlla sırayla gitmek gibi bir durum olduğunu sanmıyorum, veya illa hepsini deneyeceksiniz diye bir durum da yok. Yeterince araştırdıysanız en alt segmentten butik markaya bile geçilebilir. Sadece başkasının etkisinde kalmadan kendi araştırmanızı ve seçimini yapmalısınız, tabii ki bütçeye göre.
Bu arada etkide kalmak ile ilgili bir küçük not da söylemeliyim, Rolex submariner de inanılmaz bir no date furyası vardır. Ve no date diye ısrar edenlerin en az %50 sinin bu akımdan etkilenerek no date i sevdiklerini sandıklarını düşünüyorum. Eğer her yerde date submariner şahanedir yazılsa ve konuşulsaydı, no date tercihinin bu günkü bağımlı sayısının çok altında olabileceğine inanıyorum. Hepimiz birbirimizi etkiliyoruz. Elbetteki bu yanlış değil ama bu yüzden ısrarla, okumalı, araştırmalı, denemeli, öğrenmeli ama seçim yaparken etkide kalmadan kendi tarzımızı koymanın en doğrusu olduğuna inanıyorum.