Ekim 2020'de İsviçre menşeili saatlere zam mı geliyor ?

[danGerfuLL]

Yaşı yeten arkadaşlar bilirler, bizim jenerasyonumuz dolar, mark, ithal mal,kredi kartı, uçakla seyahat nedir bilmezdi, mal ve ürün kıttı ama mutluyduk, gururluyduk,bahçeler, tarlalar, arsalar,sokaklar bizimdi.

Hocam mesajınızın şu noktasına temas etmek istiyorum. Yaşım 38 sizden de hayli küçüğüm; ancak yine de kendi gözlemlerimi kısaca aktarmak istiyorum.

2008 yılı(şahsi düşüncem) dönüşümün başlangıcı oldu; aşağı yukarı tüm dünya ile beraber 3G ve internet oldukça yaygınlaştı ülkemizde de. 24 25 yaşımda olduğum zamanlardan itibaren şu zamana kadar geçen sürede internet ile beraber her şeye ulaşım çok kolaylaştı haliyle bir Rolex'e ulaşmak da kolaylaştı, bir uçak bileti de, bir tatil de... İnsanlar 2 tıklama ile fiyat nedir, ne kadar sürede ne kadarlık bir birikim ile arzu ettiği şeye ulaşabilir bunlar daha bilinir hale geldi. Haliyle sizin 24 25 yaşlarınıza istinaden globalleşen dünyada bizlerin 24 25 yaşları daha farklı gelişti.
ABD'de kişi başına düşen milli hasıla ne kadar 2 tıklama ile öğrenilebilir. Bir Mustang ABD'de 27 bin $'dan başlarken(vergi hariç) TR'de 1 belki 2 milyondan başlıyor. İnsanlar artık bunları sorgular haldeler. Haliyle bundan 15 yıl öncesi ile şu an arasında bile çok büyük fark var.

Mevcut duruma yeni pencereden bakmak daha faydalı diye düşünüyorum. Onun dışında mesajınızda belirttiğiniz, ihtiyaç dışı harcamalar, bize ait olanlar kısımlarına tamamen katılıyorum.

İyi akşamlar.

M2007J20CG cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[copycat]

Yaşı yeten arkadaşlar bilirler, bizim jenerasyonumuz dolar, mark, ithal mal,kredi kartı, uçakla seyahat nedir bilmezdi, mal ve ürün kıttı ama mutluyduk, gururluyduk,bahçeler, tarlalar, arsalar,sokaklar bizimdi.

Hocam mesajınızın şu noktasına temas etmek istiyorum. Yaşım 38 sizden de hayli küçüğüm; ancak yine de kendi gözlemlerimi kısaca aktarmak istiyorum.

2008 yılı(şahsi düşüncem) dönüşümün başlangıcı oldu; aşağı yukarı tüm dünya ile beraber 3G ve internet oldukça yaygınlaştı ülkemizde de. 24 25 yaşımda olduğum zamanlardan itibaren şu zamana kadar geçen sürede internet ile beraber her şeye ulaşım çok kolaylaştı haliyle bir Rolex'e ulaşmak da kolaylaştı, bir uçak bileti de, bir tatil de... İnsanlar 2 tıklama ile fiyat nedir, ne kadar sürede ne kadarlık bir birikim ile arzu ettiği şeye ulaşabilir bunlar daha bilinir hale geldi. Haliyle sizin 24 25 yaşlarınıza istinaden globalleşen dünyada bizlerin 24 25 yaşları daha farklı gelişti.
ABD'de kişi başına düşen milli hasıla ne kadar 2 tıklama ile öğrenilebilir. Bir Mustang ABD'de 27 bin $'dan başlarken(vergi hariç) TR'de 1 belki 2 milyondan başlıyor. İnsanlar artık bunları sorgular haldeler. Haliyle bundan 15 yıl öncesi ile şu an arasında bile çok büyük fark var.

Mevcut duruma yeni pencereden bakmak daha faydalı diye düşünüyorum. Onun dışında mesajınızda belirttiğiniz, ihtiyaç dışı harcamalar, bize ait olanlar kısımlarına tamamen katılıyorum.

İyi akşamlar.

M2007J20CG cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Merhabalar,

Genel olarak mesajınızda doğru taraflar var ancak "bir Rolex saate ulaşmak kolaylaştı" kısmına itirazım var.

Eski dönemde, Türkiye'de ortalama bir devlet memuru bir maaşı ile Omega saat alırdı. Bunu yaşı ilerlemiş saatçilere de sorabilirsiniz.

Yine yaşlı insanların hikayelerini dinlerseniz Amerikan askerleri, bir maaşları ile Rolex saat alırlarmış.

Bilirsiniz Fidel Castro gibi sosyalist savaşçıların bile kollarında Rolex saatler vardı.

Demem o ki, lüks saatler yalnız bizim gibi fakir ülkeler için değil zengin ülkeler için dâhi pahalandı ve pahalanmaya devam edecek gibi.

CPH2113 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[manil]

Biraz tarihsel bazda konuya bakmakta fayda olabilir. Görülen o ki, en son 24 Ocak 1980 kararlarında şahit olduğumuz türde bir makroekonomik politika değişikliği sessiz sedasız yürürlüğe girdi. Denenmekte olan sistem başarılı olursa iç talep yerine tamamen ihracata yönelik, ucuz iş gücü ile üretilen mamul ihracatı üzerinden cari açığın olmadığı, faiz - döviz kuru ilişkisinin kırıldığı farklı bir yapıya geçiş olacağı anlaşılıyor.

Bu tür bir yapıda en büyük darbeyi forum ahalisinin kahir eksenini oluşturduğu orta sınıfın alacağını söylemek mümkün. Bu durumda (çalışan nüfusun %40'tan fazlasının aldığı) asgari ücretin 200 EUR altına baskılanacağı bir ortamda saat zevkinin orta sınıf açısından artık sona ereceğini rahatlıkla söylemek mümkün. Çelişkili gözükecek olsa da A+++ gibi en üst sınıf saatlerin önemli alıcılarının da yine ülkemizden çıkacağını söyleyebiliriz. Haliyle, (imkansızlıklardan ötürü) tek saate dönüşlerin yaşanacağını; bunun da sektörel etkisi ile birlikte, kimi orta sınıf markaların TR pazarından çekileceğini, bu nedenle bu markalara ait servis ağı vs gibi şeylerin de sona ereceğini söylemek mümkün. Bu açıdan bakıldığında homage saat cenneti olabiliriz belki de.

Sent from my CLT-L09 using Tapatalk

[Umutt]

Başta döviz soklari olmak üzere yaşadığımız ekonomik problemlerin öncelikli sebebi, (en naif İfade ile !!) kendi acemimiliklerimiz..

Bir tarafta ısrarla eksi reel faiz verip, ulusal parayı sahipsiz birakmamiz, diger tarafta TL den kaçmak için yer arayan yatırımcıyı, üstüne üstlük birde arka kapıdan yapılan tanzim satış mantığındaki döviz satışları ile zorla dolarize etmemiz(128 rakami geldi aklima), dahası, daha fazla dolarizasyona nefeslerinin yetmediği yerde enflasyonun altinda, ucuz krediler ile bizzat destek olmamız,

Yetti mi, yetmedi.. faizleri enflasyon, develuasyon bagimsiz düşüreceğini bastan cumle aleme duyurmamiz, poker oynarken el acmamiz, parasini koruma derdine düşmüş vatandasa ulusal parayı zorla shortlatmamiz, insanları döviz büfelerine koşturmamız vs.. vs..

Dahasi; yabanciyi gondermemiz .. ( uzatmamak icin detaya girmiyorum) 4 büyük merkez bankası'nın toplam bilanço büyüklüğü 20 trilyon dolara ulaşmış, g20 ülkesi (artık değil bu arada) Türkiyem' deki yabancı portföy yatırımı 15 milyar dolar. Bir zamanlar 150 milyar usd portföy yatırımı vardı bu ülkede.

Sonuc; 235 milyar usd ye ulasmis ve banka mevduatlarindaki payi yuzde 57 ye çıkmis bir döviz mevduati.. tamamı yerliye ait.. insanlar dişlerinden tırnağından artırdıkları ile döviz almışlar, yeni kazanclariyla, maaslariyla döviz almışlar, yetmemiş kredi çekmiş yine döviz almışlar..

Reel efektif döviz kuru 60 lara gelmiş, yani paramız dış alemle aramızdaki enflasyon farkının çok üzerinde değer kaybetmiş.. Haritada yerini gösteremeyeceğiz ulkelerin, bize karşı çift haneli değer kazançları var..Hiçbir şey yapmasak, hic yonetmesek, %40 daha değerli olacaktık..

Geldigimiz yerde Thy nin piyasa değeri 2 milyar usd nin altina düşmüş, Bist endeks degeri 1.3 usd ye gelmis, asgari ucrette 200 usd ye hizla gidiyoruz ( rakibimiz Hindistan) Tasarruf için tercih edilmeyen Türk lirası, sırasıyla ticaret ve tüketimde de dövizle ikame edilmeye meyil ediyor, bir çok sektörde vadeli satışlar durmuş durumda..

Çok uzattıysam lütfen kusura bakmayın ama bütün bunlardan, şimdi ya da gelecek adina, iyi bir şey , güzel bir şey çıkartacaksak buyrun çıkartalım, ben sahsen yapamadim.

Instagram: @watchandties @umutwatchgram

[hlkshnr]

Başta döviz soklari olmak üzere yaşadığımız ekonomik problemlerin öncelikli sebebi, (en naif İfade ile !!) kendi acemimiliklerimiz..

Bir tarafta ısrarla eksi reel faiz verip, ulusal parayı sahipsiz birakmamiz, diger tarafta TL den kaçmak için yer arayan yatırımcıyı, üstüne üstlük birde arka kapıdan yapılan tanzim satış mantığındaki döviz satışları ile zorla dolarize etmemiz(128 rakami geldi aklima), dahası, daha fazla dolarizasyona nefeslerinin yetmediği yerde enflasyonun altinda, ucuz krediler ile bizzat destek olmamız,

Yetti mi, yetmedi.. faizleri enflasyon, develuasyon bagimsiz düşüreceğini bastan cumle aleme duyurmamiz, poker oynarken el acmamiz, parasini koruma derdine düşmüş vatandasa ulusal parayı zorla shortlatmamiz, insanları döviz büfelerine koşturmamız vs.. vs..

Dahasi; yabanciyi gondermemiz .. ( uzatmamak icin detaya girmiyorum) 4 büyük merkez bankası'nın toplam bilanço büyüklüğü 20 trilyon dolara ulaşmış, g20 ülkesi (artık değil bu arada) Türkiyem' deki yabancı portföy yatırımı 15 milyar dolar. Bir zamanlar 150 milyar usd portföy yatırımı vardı bu ülkede.

Sonuc; 235 milyar usd ye ulasmis ve banka mevduatlarindaki payi yuzde 57 ye çıkmis bir döviz mevduati.. tamamı yerliye ait.. insanlar dişlerinden tırnağından artırdıkları ile döviz almışlar, yeni kazanclariyla, maaslariyla döviz almışlar, yetmemiş kredi çekmiş yine döviz almışlar..

Reel efektif döviz kuru 60 lara gelmiş, yani paramız dış alemle aramızdaki enflasyon farkının çok üzerinde değer kaybetmiş.. Haritada yerini gösteremeyeceğiz ulkelerin, bize karşı çift haneli değer kazançları var..Hiçbir şey yapmasak, hic yonetmesek, %40 daha değerli olacaktık..

Geldigimiz yerde Thy nin piyasa değeri 2 milyar usd nin altina düşmüş, Bist endeks degeri 1.3 usd ye gelmis, asgari ucrette 200 usd ye hizla gidiyoruz ( rakibimiz Hindistan) Tasarruf için tercih edilmeyen Türk lirası, sırasıyla ticaret ve tüketimde de dövizle ikame edilmeye meyil ediyor, bir çok sektörde vadeli satışlar durmuş durumda..

Çok uzattıysam lütfen kusura bakmayın ama bütün bunlardan, şimdi ya da gelecek adina, iyi bir şey , güzel bir şey çıkartacaksak buyrun çıkartalım, ben sahsen yapamadim.

Instagram: @watchandties @umutwatchgram

Süper yorum…

Buna ilave beceriksiz liyakatı olmayan insanların her kademeye doldurulması var. Hukuk adalet olmayan yerde ekonomik istikrar olmaz.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[danGerfuLL]

Merhabalar,

Genel olarak mesajınızda doğru taraflar var ancak "bir Rolex saate ulaşmak kolaylaştı" kısmına itirazım var.

Eski dönemde, Türkiye'de ortalama bir devlet memuru bir maaşı ile Omega saat alırdı. Bunu yaşı ilerlemiş saatçilere de sorabilirsiniz.

Yine yaşlı insanların hikayelerini dinlerseniz Amerikan askerleri, bir maaşları ile Rolex saat alırlarmış.

Bilirsiniz Fidel Castro gibi sosyalist savaşçıların bile kollarında Rolex saatler vardı.

Demem o ki, lüks saatler yalnız bizim gibi fakir ülkeler için değil zengin ülkeler için dâhi pahalandı ve pahalanmaya devam edecek gibi.

CPH2113 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Günaydın.
Ben erişilebilirlik açısından örnek vermiştim. 80li ve 90li yıllarda ithal mal bulmak meseleydi. Hatta Japon Pazarı isimli çarşılar vardı hatırladığım kadarıyla. Bu açıdan bakınca da bir Rolex bulmak daha zordu. Şu anda belli modeller hariç ücretini ödediğiniz taktirde alabilirsiniz. O belli modelleri de grey market üzerinden bulabilirsiniz. 2.elde de bulma ihtimaliniz yüksek.

Market değeri açısından haklısınız. Ancak genel olarak saatler pahalanma eğiliminde, tabi Rolex vb. markalar daha fazla pahalanıyor.

Sonuç itibarıyla 'para varken Rolex yok, Rolex varken para yok' sanırım buna çıkıyoruz.

M2007J20CG cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Ahmetrefik]

Yukarıda yazan arkadaşların da belirttiği gibi özellikle forumda ağırlıklı olan orta ve orta üst gelir grubu beyaz yakalı kültür-eğitim seviyesi yüksek olan kesim açısında kurların geldiği nokta, beğenilen marka model orta üst segment saatlere sahip olmayı ciddi anlamda zorlaştırmıştır.
Orta ve üst segment saatlerin alıcısı konumunda olan bu grup dün eline geçen maaş karşılığı 1500-2000$ veya üstü ederken bugün belki de 1.000 $ ve altına düşmüştür.Bu kesim açısından 3500-4000 $ bandı ve üzeri saatlere ulaşmak imkansız olmasa da zorlaşmıştır. Fakat döviz ne olursa olsun lüks saat muhabbeti bitmez, analog saatlere olan merak kaybolmaz.
Elimizdekinin kıymetini bilmek mümkünse muhafaza etmek de fayda var, sonra bunları da bulamayız. Bir zamanlar 15.000 TL ye submariner, 3500-4000 TL den Seamasterlerin müşteri beklediği güzel forumum tarihi karıştı , şarkıdaki gibi gelmez o günler mazide kaldı hep diyelim .

[avbey]

15.sayfada sorduğum soruya fikir belirten herkese teşekkürler,muhtemelen bahsettiğimiz gibi bir sonuç ortaya çıkacak yani kısa-orta vadede herhangi bir düşüş yansıması çok zor gözüküyor mevcut ekonomik verilerle.