TSF - Türkiye Saat Forumu - Dünya'nın En Çok Ziyaret Edilen Türkçe Saat Sitesi

Hepimiz saatlerimizi gözümüzden bile sakınıyoruz. Gelin görün ki, çeşitli kazalar ile kimi zaman çiziyor; daha da kötüsü düşürüyor ya da farklı zararlar veriyoruz. Bu başlık altında başımızdan geçenleri ya da saati çizmekten korktuğumuz durumları paylaşmanın hem eğlenceli, hem de fikir verici olacağını düşünüyorum.

Kendimden örneklerle başlatayım:

-İlk Seiko'umu almak için Aydın Saat'e gittiğim gündü. Bir kaç yıldır kullandığım DKNY marka otomatik saatimi, seiko denemek için kız arkadaşıma uzatırken yeri boylamıştı. Hemen arka kapağa baktım ve rotoru yerinde tutan parçağının kırıldığını gördüm. Kötü mü oldu derseniz, mağazadan çıkarken kolumda yeşil bir Seiko olduğu için pek umrumda olmadı. Tabi daha sonra o saati tamir ettirip, kullanması için çok sevdiğim bir kişiye hediye etmiştim.

-Saat kolumdayken en çok tedirgin olduğum durumlar ise; havaalanlarında kemer/saat çıkarıp güvenlikten geçişler, kapının ya da bir mobilyanın arkasında olan ışık düğmesini/anahtarını açarken yarattığım cerrah hassasiyeti, yolda yürürken sağıma denk gelen arkadaşımın saati ile çarpışmamak için araya koyduğum tampon bölge... vb. gibi, özetlenebilir.

Eminim sizin de farklı anılarınız ya da dikkat ettiğiniz hususlar vardır.

X Ray cihazından geçirmek için saatimi çıkarıp kaseye koydum.
Makina içinde kase devrilmiş ve biz beklerken kayan kayış ile cihazın yan kısmı arasına saat sıkışmış epey bir sürtünme olmuştu.
İçim yandı ama yapacak bir şey yoktu.
Safir camın kıymetini o zaman anladım. Saatin kasası çizildi fakat camda sıkıntı yoktu.

Havaalani benim de korkulu ruyam.. Yaz haric zaten uzerimizde bulunan ve cikarmak zorunda oldugumuz mont, ceket tarzi seylerin icerisine koyduktan sonra saati x-ray'e veriyorum. Ama yazin ceket tasimiyorken, insanin ici gidiyor

Daha önce havaalanı X-Ray'inde saatini çaldırmış birisi olarak, sayımız hiç de azımsanacak gibi değil. İçine koyduğum plastik kutu cihazdan çıktığında içinde yoktu saatim. Tüm güvenlik dilsiz, sağır... O günden sonra kabanın, ceketin ceplerine güvenli şekilde koyup yollamaya başladım, bir sorun çıkmadı. Tek başına, kutunun içine öylece bırakılmamasını tavsiye ediyorum ben de şahsen. Çok sık meydana geliyor bu gibi kayıp vakaları.

Karşıdan gelen yayaya çarpmamak için sağa ve sola eğimli yürümek kolu arkaya doğru saklamak kemeri çıkarırken metal kısmın hızlı hareketinden kaçınmak özellikle çıkarırken değişik hareketlere girmek vs ..... uzar gider

Ben xray'den geçmeden önce saatimi güvenli bir şekilde bavulumun içerisine, kıyafetleri de tampon yapacak şekilde yerleştirdikten sonra, bavulun içerisinde banta veriyorum. Gerçekten fobi derecesinde korkuyorum havalimanında güvenlikten geçerken saate bir zeval gelmesinden. İkinci güvenlik noktasını da geçtikten sonra saatim tekrar bilekteki yerine kavuşuyor. Tavsiye ederim. Kesinlikle bavulun içerisinde güvenli bir şekilde banta verin. Murphy kanununa karşı her türlü önlemi almak lazım.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

SeiKinetic yazdı:Daha önce havaalanı X-Ray'inde saatini çaldırmış birisi olarak, sayımız hiç de azımsanacak gibi değil. İçine koyduğum plastik kutu cihazdan çıktığında içinde yoktu saatim. Tüm güvenlik dilsiz, sağır... O günden sonra kabanın, ceketin ceplerine güvenli şekilde koyup yollamaya başladım, bir sorun çıkmadı. Tek başına, kutunun içine öylece bırakılmamasını tavsiye ediyorum ben de şahsen. Çok sık meydana geliyor bu gibi kayıp vakaları.

Kamera kayitlallrini isteseydiniz polisten. Hangi ülkede oldu?

SM-N920C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

4-5 sene kadar önce tissot t touch saatimi çok sert bir biçimde duvara çarpmıştım.Saat ilk başta sadece ayarları bozulmuş olarak çalışmaya devam etti ve şaşırtıcı olarak hiçbir kozmetik hasar oluşmadı.Kullanım kılavuzundan yardım alıp kalibrasyonu falan tamamlayınca saatim eksiksiz olarak çalışıyordu..Birkaç ay sonra saat durdu ve ekran tamamen kapandı,aklıma çarpma olayı değil direk pil bitmesi geldi tabii..Pil servis harici bir saatçide kontrol edildi ve arızanın bu olmadığı anlaşıldı..tamirinin mümkün olmayacağı yada değmeyeceğini öğrendim birkaç yerden..Saati gözden çıkardım ve hatta unutmuştum..
Uzunca zaman sonra sirkeci de saatçileri dolaşırken Atabey saat ten bir alışverişim oldu(bu bölümden sonrası saat esnafının tavrı konusuna girer)..Sohbet sırasında bu saatle ilgili yaşadıklarımı anlattım..Saati gönderirsem mutlaka bir çözüm bulacaklarını söylediler..aradan hayli zaman geçtikten sonra saati gönderdim.1-2 hafta içerisinde saatçi beni telefonla aradı..Saatin mekanizmasının komple değişmesi gerektiği ve model artık üretilmediği için bunun mümkün olmadığını aktardı..ve bir teklifleri olduğunu söyledi (Tissot servis adına)
Liste fiyatı üzerinden %25 gibi bir ödemeyle saatimin yeni modelini satın alma imkanım oldu böylece (510 tl karşılığı ttouch2 titanyum aralık 2014).Bozulan saatimin ne bir evrağı vardı ne faturası ne de kutusu..hiçbiri problem edilmedi.