TSF Üyelerine Özel İndirimli Lüks Saat Modellerini İncelemek İçin Tıklayınız

Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Tüm Genel Saat Konuları Üzerine Paylaşımlar
Forum kuralları
Sayın Üyeler TSF'ye Hoş Geldiniz. Genel Saat Sohbeti Bölümümüzde Saatlerle İlgili Diğer Spesifik Konu Başlıklarımız Haricideki Sohbet ve Paylaşımlarınızı Yapabilirisiniz. Düzenli ve Anlaşılabilir Bir Ortam Olması Amacı ile Lütfen Mesajlarınızı Yazım Kurallarına Uygun Formatta Yazmaya Gayret Ediniz.

İyi Forumlar Dileriz

TSF

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj Clk » 29 Mar 2013, 15:14

Yalniz fakir Robin'i mum etmis. :lol: Helal olsun :D
TÜRK'üm!!! Ülkem TÜRKIYE CUMHURIYETI, bayragim TÜRK BAYRAGI ve milli icecegim RAKI'dir...
Kullanıcı avatarı
Clk
 
Mesajlar: 9669
Kayıt: 17 Kas 2009, 02:03

Re: Ynt: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj hydrocon » 29 Mar 2013, 17:03

Süpermiş robinde ilik kalmamış :)
Her şey zehirdir mühim olan dozdur.
Kullanıcı avatarı
hydrocon
 
Mesajlar: 2768
Yaş: 42
Kayıt: 09 Haz 2012, 10:31
Konum: İstanbul

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj 2fast4u » 29 Mar 2013, 17:55

Kapitalist sistem kendi kendini bitirdi diyebilirmiyiz clk.resmen dunya global bir koy oldu parasi olan ayni seyleri kullanirken olmayan daha mutlu hale geldi bence (bunu acabiliriz)peki ne degisti ne olduda dunya survivor world yarismasina dondu.bana gore gozumuz doydu ve sistem error veriyor virus programi ile yakinda formatlaniriz gecmis olsun
The world is yours .
" serial flipper"
Kullanıcı avatarı
2fast4u
 
Mesajlar: 5580
Kayıt: 11 Ara 2009, 11:50
Konum: florida,FL

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj Triton » 29 Mar 2013, 20:52

Bu kadar karamsar olmak lazım mı diye düşünüyorum ama yakın gelecekte dünyanın siyasi tablosunun da ciddi olarak değişeceği kabul edilmesi gereken bir gerçektir.

Aslında Avrupayı bu duruma düşüren nedenler, ırkçı ve dinci yaklaşımlar, yaşlanan tutucu nüfus ve bunun tam tersi bir hava sergileyen, yokluk ve savaş görmemiş gençler, avrupa birliği süreci ve bu süreçte avrupaya dahil olan başta Yunanistan ve Kıbrıs Rumları gibi Avrupa kriterleriyle hiçbir alakası olmayan ve İtalya kısmen dense de Portekiz ispanya gibi Almanya ve Fransa seviyesine gelmesi çok zor olan ülkelerin bu sisteme dahil olması ve kaynakların son derece savurganca harcanmasıdır. Avrupa birliğinin 1980 lerde tel tel dökülen (yani dökülen İtalya ama Türk lirasının da durumu pek parlak sayılmazdı), Türk parasıyla alışveriş yapılabilen İtalyayı nasıl ayağa kaldırdığı ve zenginleştirdiğine ben dönem dönem şahidim.

Tabii politikacılar yine baş rolde. Ancak esas olarak bu süreci hızlandıran neden bence teknolojideki amansız gelişme, haberleşme ve bilişim teknolojilerinin müthiş bir ivme ile her türlü değerin kolayca ayak altına alınabileceği ekonomik ve paraya dayalı manipülasyonlara fırsat sağlayan bir ortam oluşturmasıdır.

Burada belirtmek ne derece yerindedir ama Karl Marx kominizme rehber olan kitapları Kapitali yazarken, İngiltere sanayi devrimi ve takip eden süreçte özellikle orta yaşları dahi göremeyen çocuk işçilerin nasıl sefalet içinde çalıştığını, yaşadığını ve öldüğünü dramatik biçimde tasvir eder. 2. Dünya savaşına yol açan yıkımın, Yahudilere ve insanlığa karşı işlenen suçların temelinde de ekonomik manipülasyonlarla ülkelerin çökertilmesi yatmaktadır. Hitlerin Alman ulusundan gördüğü büyük desteğin altında yatan en önemli unsur budur.

Bu gün milyonlarca dolar maaşlı ve primli CEO sistemleri dünyanın ekonomik temelini sarsmak için ellerinden geleni yapmakta, vahşi kapitalizmin bütün gerekleri acımasızca yerine getirilmektedir. Doğal olarak bunlar sayfalarca değerlendirilebilecek konular.

İngilizler ve Avrupanın başlıca ülkeleri asırlarca dünyayı sömürmüşlerdir. Hala da sömürmeye çalışmaktadırlar. Sorun artık sömürgelerin, gelişen teknolojiler ve seyahat imkanları sayesinde çok küçülen dünyamızda, ne olduğunu anlaması ve var olmaya çalışmalarıdır. Herkes insan gibi yaşamak istemektedir.

1990 yılında Norveç ve İsveçli dostlarımla Norveç de yaptığımız bir toplantıda, dünyada sınırların artık korunamaz olduğunu, gerek gelişmekte olan ülkeler gerekse diğer üçüncü dünya ülkelerinin haberleşme teknolojileri sayesinde her şeyi bir biçimde algıladıklarını, bunun amansız bir talep ve özlem yarattığını, sınırlı ve yaşlı nüfusuyla Avrupalıların ne yaparlarsa yapsınlar bu baskının önünde dayanamayacaklarını ifade etmiştim. Tek istisnası Almanlar ve İngilizlerdir. Gerekirse aynı inatla yine karşı karşıya geleceklerdir.

Bu baskı göçmenler ve ucuz emekle ateşi Avrupaya taşımıştır. Doğal olarak belli refah seviyesindeki ücretli çalışan Avrupalı, yüksek teknoloji ve kalifiye işçilik gerektiren işler dışında, yerini, daha düşük ücretlerle ve daha fazla süre çalışan umarsız göçmenlere devretmek zorunda kalmaktadır. Son derece küçük ücretlerle işçi çalıştıran Çin, Hindistan gibi ülkelerdeki ucuz işçi virüsü her tarafı etkisi altına almıştır. Ama bir sorun var. Alım gücünü düşürerek ucuza üretiyor ve daha fazla kar peşinde koşuyorsunuz. Ama yayılan bu virüs nedeniyle gittikçe daralan alım gücü ve krizler sonunda sizi de etkiliyor ve mal satamaz hale geliyorsunuz. İşte kısır döngü burada.

Aslına bakılacak olursa bugün Türkiyede dahi aynı durum söz konusudur. Üniversite mezunları işsizdir. İş bulanlar mütevazı rakamlarla yaşam kavgası vermektedirler. Ancak nüfusun artması gerektiği sürekli tavsiye edilmektedir. Acaba neden?

Bir dünya savaşı riski 2. Dünya savaşı ile bence sona ermiş, ancak bölgesel ve gerilla türü savaşlar da Vietnam ve Irak gibi savaşlarla sıkışmıştır. Bundan sonra olacaklar ya zaten çevre felaketlerine kaynak olan kirlilikle ağır ağır felakete doğru sürüklenen dünyayı, tamamen dönüştürecek ve teknolojik ağırlıklı yaygın bir çatışma ortamı gelişecek ya da tek görüşlü ve belli odaklardan idare edilen bir dünya düzeni oluşturulacaktır.

Bence Amerika son çare olarak bunu görmekte ve hepimizin tanık olduğu düzenlemelerle altyapısını oluşturmaya çalışmaktadır. Aksi durumda zaten gerçek gücün Doğu ve Uzak Doğuya geçeceği herkesçe kabul görüyor.

Ne diyelim, beyler, saatlerimizi ayarlayalım. Tarihi ve özellikle 2. Dünya savaşı belgesellerini izlemek için. Zaman geçiyor ve gelecek çok şeye gebe.... :D
"I fear the day when the technology overlaps with our humanity. The world will only have a generation of idiots." Albert Einstein
Kullanıcı avatarı
Triton
 
Mesajlar: 775
Yaş: 65
Kayıt: 24 Haz 2012, 12:14
Konum: İstanbul

Re: Ynt: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj hydrocon » 29 Mar 2013, 21:15

Triton yazınızı zevkle okudum, elinize sağlık.
Her şey zehirdir mühim olan dozdur.
Kullanıcı avatarı
hydrocon
 
Mesajlar: 2768
Yaş: 42
Kayıt: 09 Haz 2012, 10:31
Konum: İstanbul

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj Clk » 29 Mar 2013, 21:44

Triton, bu güzel paylasim icin tesekkürler. Madem bunlari tartismaya basladik o zaman biraz daha derinlestirelim ;)

Amerika artik eskiden sahip oldugu güce sahip degil. Bu neden ile belirttigin gibi politikalarini köklü olarak degistirerek global bir dünya yaratma pesinde. Yalniz, bu planlari uygularken plan B unutulmus degil. Iste Bu Plan B 3. Dünya savasi. Neden mi?

Amerikali kurmaylar özellikle ortadogu ve kuzey afrika ile basladiklari demokrasi sömürgesini hic bir zaman global bir dünyaya ceviremeyecek. Bunun baslica iki nedeni Rusya ve Cin konsorsiyum ve partnerligi. Sonucta herkes pastadan mümkün olan en büyük payi istiyor.

Gaddafi öldürüldügünde gecici hükümeti taniyan ilk ülke Fransa oldu. Bunun nedeni tamamen finansal. Cünkü Gaddafi Afrika icin ortak yaptirilan ve finansal ve moral anlamda kendisinin destekledigi iletisim uydusu üretim ihalesini Fransa'ya degil Rusya ve Cin'e verdi. Gaddafi yine IMF'e karsilik AMF (African Monetary Fund) kurmak istiyordu. Öldügü yada katledildigi ay bu bankanin acilisi vardi. Gaddafinin en önemli hatasi ise OPEC ülkelerine sunmus oldugu "Altin ile petrol satisi" fikriydi. Zaten bu aciklamayi yaptiktan kisa süre sonra ülkesi El kaide teröristleri tarafindan isgal edildi ve öldürüldü. Eger bu fikri OPEC ülkeleri tarafindan kabul görmüs olsaydi Amerika hali hazirda iflasini ilan etmisti. Bunlari neden yazdim.

Peki Gaddafi bu kadar kötüydü de neden Rusya ve Cin Gaddafi'ye destek cikti. Yada Assad'a neden halen destek cikiyorlar? Cünkü bunlarin hepsi cikar meselesi ve Amerika artik dünyada yalniz degil. Rusya Cin ortakligi, Amerikaya istedigi ortami saglatmayacaktir.

Simdi gelelim plan B'ye. Globalizasyon istedikleri gibi yürümezse bu olay nasil cözülecek? Iste burada polarizasyon teorisi ortaya cikiyor. Demokrasi getirecegiz dedikleri her ülkeye seriat getirdiler. Bu ülkelerin lokasyonlarina dikkat edilirse sadece ideolojik anlamda degil, gercek anlamda bir polarizasyondan bahsetmek mümkün. Avrupa v.s. Kuzey Afrika + Orta Dogu.

Tarihte defalarca tekrarlandigi gibi eger büyük bir savas olursa bu savas yine eski dünya odakli olacak. Iste o zaman sil bastan yapip herseye yeniden baslayacagiz. Bunlarin her biri teori gibi dursada yasadigimiz her gün bu teorilerin aslinda tikir tikir isledigini gösteren birer delil gibi.

Keske, bunlarin tamami karsilikli oturulup konusulabilse :geek:
TÜRK'üm!!! Ülkem TÜRKIYE CUMHURIYETI, bayragim TÜRK BAYRAGI ve milli icecegim RAKI'dir...
Kullanıcı avatarı
Clk
 
Mesajlar: 9669
Kayıt: 17 Kas 2009, 02:03

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj asymptote » 29 Mar 2013, 22:05

TSF Politics / Politika Köşesi mi kursak ne?.. :D Aslında gayet güzel olur da işe zamanla siyaset karışacağı için tehlikeli.. :)
"Evrende en büyük ziyan, sorgulama yeteneğini yitirmiş bir beyindir." - A. Einstein
Kullanıcı avatarı
asymptote
 
Mesajlar: 12140
Kayıt: 11 Ara 2010, 14:28

Re: Avrupa Gezisi Saat Mağazası İzlenimlerim

Mesaj Triton » 29 Mar 2013, 22:23

clk, saatler görüldüğü gibi zihnimizi de açıyor. Durmaksızın ve uyumla çalışan o mekanizmaları izledikçe aslında yaşamın ne denli karmaşık ve insanların ne denli birbiriyle uyumsuz olduğunu hissediyoruz.

Ancak, hepsi gayet isabetli olan bu teorilerin savaş seçeneği söz konusu olunca duvara dayandığı bir yer var. Artık dünya 30 lu yılların dünyası değil. Muazzam ölçüde nükleer yığınak var. Bunun çok küçük bir bölümünün kullanılması dahi insanlığı ve dünyayı olağanüstü yıkımlara sürükleyebilecek boyutta.

İşte bu sorunun cevabı yok. 2. dünya savaşında yerle bir olan Avrupa büyük acılar içerisinde iken, Amerikalı kendi ülkesinde, Pearl Harbour dışında yıkım görmedi. Ekonomik zorluklara ve insan kayıplarına karşın, dünyadaki muazzam yıkımlar gerçekleşmedi. Bulge savaşında ölenlerin ağırlıklı olduğu General George S. Patton ında yattığı Luxemburg Amerikan ve yine aynı bölgedeki Sandweiler Alman askeri mezarlıklarını gezerken Eisenhower ın lahitte yazılan sözlerini duygulanarak, 19 yaşında ölmüş Alman askerinin mezar taşını üzüntüyle okumuştum. En kısa zamanda birkaç fotoğraf da koyarım. Alman mezarlığında, bu size ders olsun türünden ziyaret defterine yazılanları da. Bence Kaddafinin, sevin ya da sevmeyin, vahşice linç edilişi ibret niteliğindedir.

Nükleer felaketin sınırı yok. Sil baştan yapmak dahi mümkün olmayabilir. Bazen düşünürüm, insanın böylesine muhteşem bir zeka gücüne sahip olması, tabiattaki muazzam denge göz önüne alınınca, acaba iyimi yoksa kötümü diye :?:
"I fear the day when the technology overlaps with our humanity. The world will only have a generation of idiots." Albert Einstein
Kullanıcı avatarı
Triton
 
Mesajlar: 775
Yaş: 65
Kayıt: 24 Haz 2012, 12:14
Konum: İstanbul

ÖncekiSonraki

Dön TSF Genel Saat Sohbeti - General Watch Discussion

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 224 misafir

   
   
TSF Partner Brands & Medias
Ancon
Arnold & Son
Ateliers deMonaco
Audemars Piguet
Badollet Geneve
Bell & Ross
Breitling
Chopard
Concord
Gucci
Hautlence
Hublot
Linde Werdelin
Maîtres du Temps
Manufacture Royale
Oris
Parmigiani Fleurier
Snyper Geneve
Steinhart
Watchonista
                                          

     Facebook  Twitter  Instagram  Youtube  RSS Portal    |    Gallery    |    Blog    |     Advertise / Reklam / Contact      
 

All brand names and trademarks are the property of their respective owners