Gelir Seviyesine Göre Kol Saati Alımı?

[Ahmetrefik]

koleksiyonerlik ile saat sevgisini ayırmak lazım. Koleksiyonerlik çok farklı bir konu,vizyon, bilgi,birikim, uzun yıllara dayalı araştırma gerektirir,forumumuz saat severlerin çoğunlukta olduğu koleksiyonerin azınlıkta olduğu bir forum(Rus saatleri konusunda Hasan Emre gibi arkadaşlar var)

[manil]

Tekrar belirtiyorum, çok iddialı ve gerçekten bu konuda yapılmış bilimsel araştırma ve matematiksel hesaplamalarla da desteklenen teorilerle beraber ele alındığında (maalesef kötü bir örnek ama daha uygunu yok- merdivenaltı atölyede çalışıp 4.5 G sim kartlı iphone 6 s plus kullanan profil benzerini dışarıda bıraktığınızda) pahalı tabir ettiğiniz saatleri almak uzun vadede o kadar da pahalıya mal olmuyor.

Manipülasyon sonucunda, yazdığım entry çok farklı anlaşılmış sanırım. Ben, burada uzun vadeli (120 ay / 360 ay gibi) saat satışını kast etmedim. Neden böyle satışın olmayacağını da anlattım, bunun sebebi de bilançonun aktif-pasifi ve saat satan şirketin kendini fonlama yapısıdır.

Tekrar vurgulamak gerekirse şu sonuca varıyoruz:

Saate ayıracak bütçeniz var ama görece pahalı addettiğiniz markaları (burada da komplikasyon makineler kast edilmiyor, kişiye göre değişen biçimde 10K - 40K arası bir fiyat aralığı alınabilir) birden almak yerine "şu saati alayım, ondan diğerine geçeyim" şeklinde düşünce size maddi olarak aslında daha külfetli oluyor.

Uzun süreli kullanarak aldığınız saatler de maliyetine uzun yıllara yayılmış biçimde bakıldığında günlük maliyet açısından o kadar da pahalı değil.

Saatin tutku olduğu, saate verilecek paranın önem taşımadığı, saati maddi beklentiyle almamak gerektiği gibi görüşlere büyük oranda katılsam da benim amacım burada insanın hobisine ayırdığı ve tüketici psikolojisi açısından önem taşıyan bir metaya ilişkin irrasyonelliği vurgulamak değil (ki öyle düşüncem de yok), sadece saat alımı konusunda farklı açıdan olaya yaklaşıp olayın maddi yönüne ilişkin bilgilendirme yapmaktı.

Koleksiyonerlik konusunun ise ciddi bir know-how ve öngörü gerektiren ve oldukça riskli sayılan bir konu olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce, tarihsel açıdan önemli olan (Elvis'in saati, Einstein'ın longines'i gibi) saatlerin dışında, her biri sanat eseri niteliğinde komplike saatleri ticari amaçla alıyorsanız, sigortası, bakımı, zarar görmemesi için muhafazası felan derken, vulnerability'si yüksek ve kâr oranı belirsiz bir ticarete girmiş oluyorsunuz. milyon dolarların konuşulduğu bu tür ortamda bizim vintage saatlerimizin tutarsal olarak gerçekten esamesi okunmaz.

[mertk]

Tekrar belirtiyorum, çok iddialı ve gerçekten bu konuda yapılmış bilimsel araştırma ve matematiksel hesaplamalarla da desteklenen teorilerle beraber ele alındığında (maalesef kötü bir örnek ama daha uygunu yok- merdivenaltı atölyede çalışıp 4.5 G sim kartlı iphone 6 s plus kullanan profil benzerini dışarıda bıraktığınızda) pahalı tabir ettiğiniz saatleri almak uzun vadede o kadar da pahalıya mal olmuyor.

Manipülasyon sonucunda, yazdığım entry çok farklı anlaşılmış sanırım. Ben, burada uzun vadeli (120 ay / 360 ay gibi) saat satışını kast etmedim. Neden böyle satışın olmayacağını da anlattım, bunun sebebi de bilançonun aktif-pasifi ve saat satan şirketin kendini fonlama yapısıdır.

Tekrar vurgulamak gerekirse şu sonuca varıyoruz:

Saate ayıracak bütçeniz var ama görece pahalı addettiğiniz markaları (burada da komplikasyon makineler kast edilmiyor, kişiye göre değişen biçimde 10K - 40K arası bir fiyat aralığı alınabilir) birden almak yerine "şu saati alayım, ondan diğerine geçeyim" şeklinde düşünce size maddi olarak aslında daha külfetli oluyor.

Uzun süreli kullanarak aldığınız saatler de maliyetine uzun yıllara yayılmış biçimde bakıldığında günlük maliyet açısından o kadar da pahalı değil.

Saatin tutku olduğu, saate verilecek paranın önem taşımadığı, saati maddi beklentiyle almamak gerektiği gibi görüşlere büyük oranda katılsam da benim amacım burada insanın hobisine ayırdığı ve tüketici psikolojisi açısından önem taşıyan bir metaya ilişkin irrasyonelliği vurgulamak değil (ki öyle düşüncem de yok), sadece saat alımı konusunda farklı açıdan olaya yaklaşıp olayın maddi yönüne ilişkin bilgilendirme yapmaktı.

Koleksiyonerlik konusunun ise ciddi bir know-how ve öngörü gerektiren ve oldukça riskli sayılan bir konu olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce, tarihsel açıdan önemli olan (Elvis'in saati, Einstein'ın longines'i gibi) saatlerin dışında, her biri sanat eseri niteliğinde komplike saatleri ticari amaçla alıyorsanız, sigortası, bakımı, zarar görmemesi için muhafazası felan derken, vulnerability'si yüksek ve kâr oranı belirsiz bir ticarete girmiş oluyorsunuz. milyon dolarların konuşulduğu bu tür ortamda bizim vintage saatlerimizin tutarsal olarak gerçekten esamesi okunmaz.

Manil gerçekten bir değişik söylemlerdesiniz, günlüğe vurulduğunda zaten hiç birşey pahalıya gelmemiş oluyor;

Bunun dışında koleksiyonerlikden kastınımız illa bielli vintage bulunamayan saatleri almak değlidir, ben koleksiyon yapıyorum neyşn koleksiyonunu yapıyorum sevidiğim, benim için bişey ifade eden saatlerin illa öyle belli vintage bir değeri olacak diye bir şey yok.

Bunun dışında gelir kol saati alımı falan bence konu kafadan hikaye, kim ne isterse alır para onun değil mi, saat çok pahalı bir şey değil sonuçta, bir tane alıp hep takcıam derseniz.

Ama belli modelleri almayı düşünüp, kafanıza koyuyorsanız, bu derece pahalı bir hobiye dönüşebiliyor ki elinizde ki saatleri tutuyorsanız eğer, genelde de forumla ilgili olmayan insanlar böyle yapar.

Saat bir lükstür, ben saatlerimi satmam, benim için belli değerleri kazandıktan sonra ondan onlara para ediyor gözü ile de bakmam hiç bir zaman.

Siz de zor yolla Rolex aldım, ben bunun kafasındayım gibi bir yazışma seziyorum Tsayir ile aranızda, bana düşmez ama ben okuduklarımdan böyle anladım,

Ondan bunun, bence konusunu bile yapmaya gerek yok, hiç biri çok özel değil, Rolex dediğiniz saat 20.000-40.000 bin tl olsun, eğer paraya dönüştürmek istiyorsanız bunu, ondan herkes çok rahat parasını kenara koyarak bile alabilir, ki dediğim oldu bu değil herkesin saati kendine göre manevi değerleri çoktur, saatin de böyle bir değer kazanması önemlidir bence, ister 3.000.000 tl olsun, ister 100 tl olsun, kişiye göre saatlerin değeri, belli zamanlarda, iyi kötü hatıralarında onların yanında, onların bir parçası olmasıdır.

Olay bu kadar basit, bir nevi özdeşleşleşiyoruz genelde saatlerimlizle, ben küçüklüğümden beri böyleyim.

Ondan böyle o şekilde finans, bu şekilde laf geçirmeler bence forumun saatseverliğine her şekilde aykırı.

[TSayiR]

Tekrar belirtiyorum, çok iddialı ve gerçekten bu konuda yapılmış bilimsel araştırma ve matematiksel hesaplamalarla da desteklenen teorilerle beraber ele alındığında (maalesef kötü bir örnek ama daha uygunu yok- merdivenaltı atölyede çalışıp 4.5 G sim kartlı iphone 6 s plus kullanan profil benzerini dışarıda bıraktığınızda) pahalı tabir ettiğiniz saatleri almak uzun vadede o kadar da pahalıya mal olmuyor.

Manipülasyon sonucunda, yazdığım entry çok farklı anlaşılmış sanırım. Ben, burada uzun vadeli (120 ay / 360 ay gibi) saat satışını kast etmedim. Neden böyle satışın olmayacağını da anlattım, bunun sebebi de bilançonun aktif-pasifi ve saat satan şirketin kendini fonlama yapısıdır.

Tekrar vurgulamak gerekirse şu sonuca varıyoruz:

Saate ayıracak bütçeniz var ama görece pahalı addettiğiniz markaları (burada da komplikasyon makineler kast edilmiyor, kişiye göre değişen biçimde 10K - 40K arası bir fiyat aralığı alınabilir) birden almak yerine "şu saati alayım, ondan diğerine geçeyim" şeklinde düşünce size maddi olarak aslında daha külfetli oluyor.

Uzun süreli kullanarak aldığınız saatler de maliyetine uzun yıllara yayılmış biçimde bakıldığında günlük maliyet açısından o kadar da pahalı değil.

Saatin tutku olduğu, saate verilecek paranın önem taşımadığı, saati maddi beklentiyle almamak gerektiği gibi görüşlere büyük oranda katılsam da benim amacım burada insanın hobisine ayırdığı ve tüketici psikolojisi açısından önem taşıyan bir metaya ilişkin irrasyonelliği vurgulamak değil (ki öyle düşüncem de yok), sadece saat alımı konusunda farklı açıdan olaya yaklaşıp olayın maddi yönüne ilişkin bilgilendirme yapmaktı.

Koleksiyonerlik konusunun ise ciddi bir know-how ve öngörü gerektiren ve oldukça riskli sayılan bir konu olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce, tarihsel açıdan önemli olan (Elvis'in saati, Einstein'ın longines'i gibi) saatlerin dışında, her biri sanat eseri niteliğinde komplike saatleri ticari amaçla alıyorsanız, sigortası, bakımı, zarar görmemesi için muhafazası felan derken, vulnerability'si yüksek ve kâr oranı belirsiz bir ticarete girmiş oluyorsunuz. milyon dolarların konuşulduğu bu tür ortamda bizim vintage saatlerimizin tutarsal olarak gerçekten esamesi okunmaz.

Manil gerçekten bir değişik söylemlerdesiniz, günlüğe vurulduğunda zaten hiç birşey pahalıya gelmemiş oluyor;

Bunun dışında koleksiyonerlikden kastınımız illa bielli vintage bulunamayan saatleri almak değlidir, ben koleksiyon yapıyorum neyşn koleksiyonunu yapıyorum sevidiğim, benim için bişey ifade eden saatlerin illa öyle belli vintage bir değeri olacak diye bir şey yok.

Bunun dışında gelir kol saati alımı falan bence konu kafadan hikaye, kim ne isterse alır para onun değil mi, saat çok pahalı bir şey değil sonuçta, bir tane alıp hep takcıam derseniz.

Ama belli modelleri almayı düşünüp, kafanıza koyuyorsanız, bu derece pahalı bir hobiye dönüşebiliyor ki elinizde ki saatleri tutuyorsanız eğer, genelde de forumla ilgili olmayan insanlar böyle yapar.

Saat bir lükstür, ben saatlerimi satmam, benim için belli değerleri kazandıktan sonra ondan onlara para ediyor gözü ile de bakmam hiç bir zaman.

Siz de zor yolla Rolex aldım, ben bunun kafasındayım gibi bir yazışma seziyorum Tsayir ile aranızda, bana düşmez ama ben okuduklarımdan böyle anladım,

Ondan bunun, bence konusunu bile yapmaya gerek yok, hiç biri çok özel değil, Rolex dediğiniz saat 20.000-40.000 bin tl olsun, eğer paraya dönüştürmek istiyorsanız bunu, ondan herkes çok rahat parasını kenara koyarak bile alabilir, ki dediğim oldu bu değil herkesin saati kendine göre manevi değerleri çoktur, saatin de böyle bir değer kazanması önemlidir bence, ister 3.000.000 tl olsun, ister 100 tl olsun, kişiye göre saatlerin değeri, belli zamanlarda, iyi kötü hatıralarında onların yanında, onların bir parçası olmasıdır.

Olay bu kadar basit, bir nevi özdeşleşleşiyoruz genelde saatlerimlizle, ben küçüklüğümden beri böyleyim.

Ondan böyle o şekilde finans, bu şekilde laf geçirmeler bence forumun saatseverliğine her şekilde aykırı.

Mertk Kardeşim, söz hakkı doğduğu için yazıyorum, lafım yine başkalarına değil sadece senin için. İsteyen istediği saati gelir durumuna göre alır, maddi gelirine göre kimisi bol sıfırlı, kimisi de tek sıfırlı. Burada etken olan birinci sıradaki şey maddi gelirse ikincisi de beğenidir yani zevkler ve renkler kısmı. Şimdi Lüx -xXx- saati beğenen dar gelirli bir adam bu saati istediği kadar beğensin 20 yıl da geçse maddi durumunu düzeltmedikçe alamaz ancak Pahalı xXx saati olan maddi durumu iyi olan kişiyse uygun fiyatlı bir markanın bir modelini alabilir hem de biriktirmeden.. 3-3-5-5 biriktirmek için insanda tövbe-destur Peygamber sabrı gerekir. Yoruldum ama yineliyorum matematiksel,iktisadi,ekonomik vs vs.. adını sen koy, Evet ama bu devirde biriktirilerek birşeyler alınmıyor maalesef ki durum bu. Seninde yazdığın -günlüğe vurulduğunda zaten hiç bir şey pahalıya gelmemiş oluyor- kısmını sen direkt yazdın ben örneklemelerle ev,araba vs vs.. diye yazdım aynı şeyden bahsediyoruz seninle.
Ben adımın geçtiği yazdığın cümleyi ise asla kabul etmiyorum, Kimseyle bir problemim yok, Laf geçirmek gibi bir derdim yok, manipülasyonla da alakam yok. Herkesin kolundaki güzellikler alın teridir. Kimisi kendisi kazanır alır, kimisine de sevdikleri alın terini akıtarak alır.

[manil]

Tekrar belirtiyorum, çok iddialı ve gerçekten bu konuda yapılmış bilimsel araştırma ve matematiksel hesaplamalarla da desteklenen teorilerle beraber ele alındığında (maalesef kötü bir örnek ama daha uygunu yok- merdivenaltı atölyede çalışıp 4.5 G sim kartlı iphone 6 s plus kullanan profil benzerini dışarıda bıraktığınızda) pahalı tabir ettiğiniz saatleri almak uzun vadede o kadar da pahalıya mal olmuyor.

Manipülasyon sonucunda, yazdığım entry çok farklı anlaşılmış sanırım. Ben, burada uzun vadeli (120 ay / 360 ay gibi) saat satışını kast etmedim. Neden böyle satışın olmayacağını da anlattım, bunun sebebi de bilançonun aktif-pasifi ve saat satan şirketin kendini fonlama yapısıdır.

Tekrar vurgulamak gerekirse şu sonuca varıyoruz:

Saate ayıracak bütçeniz var ama görece pahalı addettiğiniz markaları (burada da komplikasyon makineler kast edilmiyor, kişiye göre değişen biçimde 10K - 40K arası bir fiyat aralığı alınabilir) birden almak yerine "şu saati alayım, ondan diğerine geçeyim" şeklinde düşünce size maddi olarak aslında daha külfetli oluyor.

Uzun süreli kullanarak aldığınız saatler de maliyetine uzun yıllara yayılmış biçimde bakıldığında günlük maliyet açısından o kadar da pahalı değil.

Saatin tutku olduğu, saate verilecek paranın önem taşımadığı, saati maddi beklentiyle almamak gerektiği gibi görüşlere büyük oranda katılsam da benim amacım burada insanın hobisine ayırdığı ve tüketici psikolojisi açısından önem taşıyan bir metaya ilişkin irrasyonelliği vurgulamak değil (ki öyle düşüncem de yok), sadece saat alımı konusunda farklı açıdan olaya yaklaşıp olayın maddi yönüne ilişkin bilgilendirme yapmaktı.

Koleksiyonerlik konusunun ise ciddi bir know-how ve öngörü gerektiren ve oldukça riskli sayılan bir konu olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce, tarihsel açıdan önemli olan (Elvis'in saati, Einstein'ın longines'i gibi) saatlerin dışında, her biri sanat eseri niteliğinde komplike saatleri ticari amaçla alıyorsanız, sigortası, bakımı, zarar görmemesi için muhafazası felan derken, vulnerability'si yüksek ve kâr oranı belirsiz bir ticarete girmiş oluyorsunuz. milyon dolarların konuşulduğu bu tür ortamda bizim vintage saatlerimizin tutarsal olarak gerçekten esamesi okunmaz.

Manil gerçekten bir değişik söylemlerdesiniz, günlüğe vurulduğunda zaten hiç birşey pahalıya gelmemiş oluyor;

Bunun dışında koleksiyonerlikden kastınımız illa bielli vintage bulunamayan saatleri almak değlidir, ben koleksiyon yapıyorum neyşn koleksiyonunu yapıyorum sevidiğim, benim için bişey ifade eden saatlerin illa öyle belli vintage bir değeri olacak diye bir şey yok.

Bunun dışında gelir kol saati alımı falan bence konu kafadan hikaye, kim ne isterse alır para onun değil mi, saat çok pahalı bir şey değil sonuçta, bir tane alıp hep takcıam derseniz.

Ama belli modelleri almayı düşünüp, kafanıza koyuyorsanız, bu derece pahalı bir hobiye dönüşebiliyor ki elinizde ki saatleri tutuyorsanız eğer, genelde de forumla ilgili olmayan insanlar böyle yapar.

Saat bir lükstür, ben saatlerimi satmam, benim için belli değerleri kazandıktan sonra ondan onlara para ediyor gözü ile de bakmam hiç bir zaman.

Siz de zor yolla Rolex aldım, ben bunun kafasındayım gibi bir yazışma seziyorum Tsayir ile aranızda, bana düşmez ama ben okuduklarımdan böyle anladım,

Ondan bunun, bence konusunu bile yapmaya gerek yok, hiç biri çok özel değil, Rolex dediğiniz saat 20.000-40.000 bin tl olsun, eğer paraya dönüştürmek istiyorsanız bunu, ondan herkes çok rahat parasını kenara koyarak bile alabilir, ki dediğim oldu bu değil herkesin saati kendine göre manevi değerleri çoktur, saatin de böyle bir değer kazanması önemlidir bence, ister 3.000.000 tl olsun, ister 100 tl olsun, kişiye göre saatlerin değeri, belli zamanlarda, iyi kötü hatıralarında onların yanında, onların bir parçası olmasıdır.

Olay bu kadar basit, bir nevi özdeşleşleşiyoruz genelde saatlerimlizle, ben küçüklüğümden beri böyleyim.

Ondan böyle o şekilde finans, bu şekilde laf geçirmeler bence forumun saatseverliğine her şekilde aykırı.

1- Mesele neden Rolex'e takıldı anlamadım, ben severim başkası sevmez. Bunu marka fan-boyluğu olarak düşünmeyin. Başka marka da olabilir.

2- Şahıs bazlı konuşmayı sevmiyorum, konunun odak noktasından çıktığını düşünüyorum; düzeltme ve son mesaj olarak yazdım; üzerine ilave bir şey söylenmesine gerek yok; kaynak isteyen kişi ya daha önce CLK'nın yolladığı kaynağa bakar ya da benden öm yoluyla ister.

3-"Değişik söylemler" ne anlama geliyor? ortaya rakam, v.s. konulunca söylem neden değişiyor? Söylenenlerin hepsi gayet düz, finansal gerçekler. Farklı yere çekilmesin. Bu kapsamda, ben asıl değişik söylemle ne kast edildiğini anlamadım. Hesap kitap hatası mı nedir, izah edin ben de anlayayım. Rolex'in zor yolla alımı nasıl oluyor onu da anlamış değilim, Ben gayet rahat aldım. Olay tuhaf yerlere çekiliyor.

4- Koleksiyonla ilgili yukarıda belirttiğim şeye de gereksiz alınganlık gösterilmiş. Benim mesajdan önce mesaj yazan arkadaş bu işten maddi bir gelir sağlanabileceğini belirtmiş; bununla ilgili olarak kendi kanaatimi ifade ettim. Hodinkee, wus gibi bir çok sitede bununla ilgili zibilyon tane makale, forum konusu var. Bu arada yanlış anlaşılmasın; kişinin kendi tercihidir ister saati alır, takar ister takmaz evinde tutar ister alır satar. Şu yazılanların içinde bu farklı tercihleri tahkir/tezyif eden bir anlamı çıkardıysanız bilemeyeceğim ama ben öyle görüşte olmadığım gibi böyle bir şeyi ima da etmedim. Farklı anlamlar yüklemeyin. Ha, kimisi başlık açar ve der ki, "elimde 2015 yılında aldığım 20 tane seiko 5 var, bunlar 50 yıl sonra vintage olarak para eder mi" isteyen kişi gider orada görüşünü belirtir.

5-TsayiR isimli kullanıcıyla olan mevzuya gelince kendisi hakkında daha önceki mesajlarda da dediğim gibi herhangi bir iletişim kurma gereği duymuyorum. Bunu da olumlu/olumsuz olarak algılamanın gereği yok. İletişim tarzı konusunda farklı görüşlere sahibiz.

6- Son olarak, tüketici psikolojisi, davranış kalıpları ve rasyonalizasyon konuları sevdiğim konular. Saat sektörü de bir çok açıdan bu inceleme alanları için değerli bir inceleme alanı. Buradaki bikaç konuya forumda temas ettiğime açıkçası pişman oldum... gerçekten pişman oldum. Forum üyeliğini fotoğraf bazlı sınırlamak galiba en dertsiz tasasız çözümmüş. Bu da benim kendime sesli mesajım olsun.

İkidir, son mesaj diyip diyip tekrar yazıyorum ama bu gerçekten son. Sizden ricam, şahsi olarak merak ettiğiniz bir şey varsa ÖM yoluyla bana ulaşın.

[Khan]

[

[Khan]

Çok uzun ve gereksiz tartışma yaratmış bir konu, herkes abilik etsin saygısını sevgisini takinsin lütfen.

Teorik olarak bir Rolex alınır, ödemesi de yapılır. Pratikte ise işler öyle olmuyor.

İşin iyisi, günde 3 lirasını biriktirip 18 yılın sonunda Rolex ini alsın.

Yine de herkesin fikrini belirtme özgürlüğü var, bu kadar üstüne düşüp birbirimizi kırmamak, bütün hesaplardan ve Rolex lerden daha büyük bir erdemdir diye düşünüyorum.

Tuncay abiyi de, günde üç liraya Rolex alan abiyi de yanlış bulmuyorum, tekrardan belirtiyorum.

Kırmayın birbirinizi abiler, saatiniz ile kaç yıl birlikte olacaksınız onu bile tahmin edemez iken neyin derdidir bu...

Geçen Kilise yardım etmeye gittik, biz çıktıktan sonra kilise bombalar düştü. İnsanlar öldü, evlerini terk etti.
Beni tanıyanlar Antep de yaşadığımı bilir.
Canlı bomba patlaması oldu, sesi duyar duymaz "belki bir yardım gerekir" diye koşa koşa gittim.
İnsanlar patlama bölgesinden deli gibi kacıştırıyordu.
Herkesin gözünde ölüm ile burnun buruna kalmış olmanın verdiği korku vardı.

Onları orada gördüm. Ölüme 10 dk kadar yaklaştım.

Demem o ki, bu kısacık dünyada birbirimizi kırmaya değer mi?

God is good.

[coparan]

Kırma üzme pek olmadı bence şimdiye kadar. Bundan sonrada olmadığı takdirde tartışma olsun, olmalıda.