Aynı sektörde faaliyet gösteren bir firmanın farklı kategorilerde diğer markaları alıp piyasayı domine etmesi bir iş stratejisidir. Böylece orta fiyatlı ve orta kalite ürünü pahalı bulana daha ucuz, orta fiyatlı ve kalite ürünü yetersiz bulana da daha kaliteli ve üst fiyatlı ürün sunarak müşteriyi kaçırmama olanağı sağlar. Bu aşamada örneğin bütçeleme, finans yönetimi, malzeme tedariki, pazarlama, lojistik vs konularda merkezi bir kadro ve merkezi operasyonla da firma ve ürün başına genel giderlerden tasarruf edilebilir.
Gel gelelim; bu aşamada yılların birikimi ile adını duyurmuş ortanın üstü markaların özel müşterileri ile bugün müşterileri olmasa da gelecekte müşteri potansiyeli olacak kitleyi küstürecek veya uzaklaştıracak eylemler affedilemez. Her yıl tek bir fuardan 50 milyon Euro tasarruf şirketin finansal tabloları açısından şık durabilir. Ama günümüzde 50-100 Euro'nun bile altındaki ürünlerle temelde aynı fonksiyonu sunan ürünlere binlerce Euro verecek kişiler de özel birşeyler bekler. Bana kalırsa Baselworld'den çekilmek yerine fuara katılım stratejilerini veya ürün geliştirme stratejilerini gözden geçirmeleri daha faydalı olacaktır. Belki şaşaalı tanıtım bütçeleri yerine daha küçük metrekare sunum alanları, daha sade tanıtımlar yapılabilir. Belki fuara bütün grup markaları yerine az sayıda markanın flagship modelleri lanse edilebilir. Örneğin Omega Speedmaster Snoppy versiyonunu hiç üretmemek veya üretilse bile böyle bir modelin tanıtım maliyetini Baselworld'e yansıtmamak daha doğru bir iş modeli olabilir. Belki marka bazında koleksiyon sayısı düşürülerek üretim ve pazarlama faaliyetleri yeniden düzenlenebilir. Böylece satışı sıkıntılı modellerin doğuşu baştan engellenebilir. Ama Baselworld'e katılmama en kötü fikir bana göre...