Papa'nın MB tercih ediyor olması bende birşey uyandırmadı malesef.. Mahatma Gandhi'nin Rolex tercih etmesi de uyandırmazdı herhalde..
Genelde TR'deki otomobil forumlarının çoğunluğu, imkan/ihtiyaç/hobi/mecburiyet parametrelerinde öncelik sırasını karıştıran

kullanıcıların, yaptıkları seçimleri
önce kendilerine sonra da başkalarına haklı göstermeye yönelik geliştirdikleri savunma mekanizmalarının beslendiği, büyüdüğü yerlerdir..
Bir örnekle açıklamak gerekirse; TR'de aylık net geliri 2000,00 TL. olan ve senede 10000km. yol yapan bir kullanıcının mantıksal ve/veya matematiksel olarak 2000model, 2.0lt, benzinli, otomatik bir Mercedes E200 kullanması doğru bir tercih değildir ancak kullanıcı mutlaka bir Mercedes sahibi olmak istediğinde imkanlarını -
çoğunlukla alternatif ihtiyaçlar gözardı edilerek- sınıra kadar zorlar ve sahip olunabilecek yegane aracın bu olduğuna kaanat getirirerek alır.. İşte bu noktada forum devreye girer.. Kullanıcının " Sen ne yaptın..?" diye haykıran mantığına/iç sesine karşılık forum kullanıcıların yorumları genel olarak " efsane araba.., kıral araç.., gökteki yıldız/yerdeki yıldız.., esas mercedes bunlar.., babamda vardı hastaydım.., ilerde ben de alacağım aĞbi.., araba bunlar.., bunlardaki sac kalınlığı yok artık yenilerde.., amcaoğlu 500000km. yaptı kapak açmadan.., papa da biniyor.. "

şeklinde gelir ve kullanıcı bu durumdan memnun olur, hatta daha da ileri giderek hakikaten kendisi için ideal aracın o Mercedes olduğuna bile inanabilir..

Lakin kendisine
sıfır bir E200 alıp günlük olarak kullanan gerçek kullanıcı ise o sırada bu seçimiyle ilgili diğer kullanıcının geçtiği sağlama ve rasyonalizasyon safhasına ihtiyaç duymaz, zaten imkan/ihtiyaç/hobi/mecburiyet parametrelerinde öncelik sırasını doğru belirlemiştir..

Foruma girmez, üye olmaz.. İşte forum genelindeki bu yapı bazı insanlara göre arkadaş çevresi, aile, aktivite partnerliği gibi algılanırken bazı insanlara üslup bozukluğu, ortam kalitesizliği olarak yansır..
Yorumuma olası itirazlara cevaplarım;
" MB bilmemne forumunda dolu sıfır/yeni model araç sahibi var.. " Ne mutlu.. Zaten ben çoğunluk dedim değil mi..?
" E adam Tata'ya mı binsin aynı paraya..? " Tata'lar sorunsuz ve pratik araçlar.. Bazen ben de düşünüyorum bir tane almayı.. Benim
3 yıldır kullandığım 206+ 1.4 hdi aracımdan çok da farklı değildir herhalde..?
" Parası olmayan binemesin mi eski de olsa Mercedes'e..? " Üniversite yıllarımda ( 1996-2000 ) 1976 Pontiac Firebird TransAm 6600cc ve 1974 Chevrolet Camaro Type LT 5700cc kullandım.. Koyacak benzin parası bulamadığım için bir gün bile okula arabayla gidemedim

, sadece hafta sonları Bebek'te turladım..

Levi's 501 almaya çıkıp Camaro'ya amortisör alarak geldiğimi günü iyi hatırlarım..

O zamanlar yaptığım en doğru hareket olduğunu düşünürdüm, şimdi çok gülerim o halime..

Kendimi az çok otomobilci bir insan olarak görürüm ( hangi Türk erkeği görmez ki..?

) lakin Baran'ın teknik bilgisi, çevresi, pratik tecrübesi karşısında ilkokul öğrencisi sayılırım..

Ayrıca kendisi benim uyduruk Peugeot'umun zaten bir tane olan airbag'inde problem çıktığında bile bir Subaru STi'a bakar gibi hevesle bakar, ilgilenir dolayısıyla kendisinin otomobil ile ilgili tecrübe ve düşüncelerinin "yeni/pahalı olan iyidir, eski/ucuz değildir" gibi basite indirgenerek algılanmasını istemem..
