Merhaba değerli dostlar ve ağabeylerim,
Yaklaşık 2 aydır bu saati araştırıyordum. Son 1 aydır ise alma kararı vererek aramaya koyulmuştum. Geçen gün bol taksitli bir şeçenekle alma fırsatına sahip oldum.
Saatimiz Orient'in "klas" seviyede bir saati. Mako'yu severim ama bu saat her anlamda ondan daha uzak bir seviyede, İsviçreliler ile yarışmak üzere tasarlanmış. O yüzden okumadan önce bu saati bildiğiniz Orient’lerle bir tutmayın ve ön yargılarınızı kırın. Yazının sonunda Aslan Saat garantili liste fiyatı olan 949 TL’yi hakkedip etmediği kararını sizlere bırakıyorum.
Tasarımdan başlamak istiyorum. Kabul ediyorum ki saatin kadranı çok karmaşık duruyor. GMT’si, power reserve göstergesi, tarih halkası ve bir dolu yazıları ile panayır havasında. Normalde choronographlı saatleri dahi sevmem, sade güzellikler peşindeyimdir. Ama neden bu saati sevdim bilmiyorum. İçindeki metal halkaların siyah kadran içindeki parıltıları hoş geliyor sanırım. Bugün de iş yerinde arkadaşlar çok beğendiler. Çok şık olduğunu ve aldığım diğer saatlerden daha güzel durduğunu belirttiler. Elbette gerçek bu değil ama bu durum saatin göz alıcı olduğunu gösteriyor.
Saat 44 mm çapında bir kasaya sahip. Kadran ise 3 boyutlu bir tasarıma sahip. Yani 44 mm’lik en, boy’un yanında bir de derinliği var. Kadrandaki elementler farklı yüksekliklerde konumlandırılmış. Öncelikle kadranın kendisi kenarlardan başlayarak kat kat aşağı doğru iniyor. Bu ana seviyenin altında ise GMT göstergesi konumlandırılmış. İndisler ufak dörtgen kutular şeklinde kadranın üstünde yer alıyor. Power reserve göstergesi de hafif bir yüksekliğe sahip. En yukarıda da tabii ki saatin kolları konumlandırılmış. Kadranın en dışındaki halka tepe yardımı ile dönebiliyor. Böylece, saati çıplak gözle görerek fotoğraflardaki gibi en ve boydan oluşmadığını anladığınızda daha çok beğeniyorsunuz.
Kasanın yapısı da kolunuzdayken saatin dış güzelliğini pek değiştirmese de size kendinizi iyi hissettirmenizi sağlıyor. Kasa, saatin görünen yüzü olan 44 mm’lik üst taraftan başlayarak inceliyor ve adeta bir kubbe şeklini oluştutarak alt kapakta 27 mm’ye kadar düşüyor. Bu şekil sadece size hoş görünmesi anlamına gelmiyor tabii, bileğe temas eden alan 27-28 mm civarında olduğundan saati günlük kullanma konforu üst seviyeye ulaşıyor. Ayrıca tepeler de üste konumlandırılarak bilekle teması en aza indirilmiş oluyor. Bu da yine konforu artıran bir etmen. Son olarak; luglar da yukarıda tasarlandığından kordon bileğinizle ancak yan taraflarda kavuşma imkanına sahip oluyor. Bu elemanların tamamı saatin ergonomik olarak başarılı bir tasarımı bize sunmasını sağlıyor. Kasanın cilalı metal olması kolay çizilebileceği anlamına gelmekle birlikte zaten bu saatte de brushed metal kullanılamazdı. Ben 2 haftada 1 gün ancak kullanacağımdan çok sorun olmayacağını ümit ediyorum. Saatin alt ve üst camı safir kristalden yapılmış. Üst camda ise AR kaplama kullanılarak aslında kehribar kadar siyah olan kadran renginin maviye çalması sağlanmış. (elbette yansıma da engelleniyor )
Lumeler de bir harika
Mekanizmaya geçmeden önce son olarak kordon ve tokadan bahsetmek istiyorum. Kordon parlak bir deri olmasına rağmen Bambino’dan beklediğimiz gibi sert değil aksine gayet yumuşak bir kordon. Böylece hemen çatlayacak gibi durmuyor. Kordon alışık olduğumuzun dışında delikli olan kısmı üstte, tokayı tutan kısmı ise altta yerleştirilmiş. Saatin tokası ise deri saatlerde olan çift taraflı katlanan tokaların aksine diver tarzında tek taraftan katlanıyor. Bu yerleşim ve tokayı daha önce IWC Big Pilot’s ta görmüştüm. İlk başta garip gelse de aslında kullandıkça daha rahat olduğunu anlıyorsunuz. Özellikle tokadan biraz daha bahsetmek istiyorum. Toka çok kaliteli seçilmiş. Kapanması ve açılması çok pratik olduğu gibi gerek basma düğmeleri, gerek de “click” sesi ile size kendini sevdiriyor. Hani arabalarda nasıl kapıların kapanması önemli ise saatte de kordonun kapanması o kadar önemli bence.
Gelelim son bölüme yani mekanizmaya. Bu saatte kullanılan mekanizma kodu: 48K40. Saatin kalbini oluşturan bu mekanizma aslında saati en başta tercih etme sebebimdi. Mekanizma çift yöne kurulan bir rötora, GMT halkası, power reserve göstergesi, date kolu ve diğer klasik 3 kola sahip. Second hacking olan mekanizmasın tek eksiği ise elle kurulamıyor olması. 40-41 saatlik bir güç depolama kapasitesi var. Aslında mekanizmayı bu kadar etkileyici yapan şey sapma değerleri. Bu durum daha önce bir çok kullanıcı tarafından belirtilmiş. Sapmanın günlük 1 ila 4 saniye arasında olduğundan bahsedilmiş. Benim de 2 gündür yaptığım ölçümlemelere göre yürüyüş, araba kullanma, bilgisayar kullanma gibi aktiviteler ile sapması +2 saniye/gün olarak gerçekleşti. Bu çok etkileyici bir değer ve saati sevdiren başlıca etmen oluyor.
Duvar saatimiz ile bir poz olmadan olmaz:
Bu uzun yazıyı okuyanlara teşekkür ederim