Maalesef bunca yıl azınlıkta kalan bazı insanlar bir şeyler yapmaya çalışmış. Ama hem bürokrasinin acımasızlığı hem genel olarak üzerimize kesif bir bulut gibi çökmüş olan olan bilgisizlik ve bilinçsizlik nedeniyle mesela pek çok saat kulesi çalışmıyor, mekanizmaları ise tamir bile edilemeyecek hale gelmiş durumda. Avrupa Kültür Başkenti için önerilen projelerden biri bu "sessiz" ve artık zamanı göstermeyen kule saatlerinin yeniden hizmete sunulmasıydı. Ne yazık ki kabul görmedi. Çünkü kültürel tarih mirası olarak sadece çanak çömlek gören bir zihniyet mevcut. Bu zihniyet değişmedikçe saat kuleleri de perişan olmaya devam edecek.
Mustafa Şem'i Efendi'yi kim hatırlıyor? Bu adamcağız 50 sene önce kendi başına kendi ürettiği çeşitli saatler tasarlamış ve uygulamış. Madalya takılması lazım gelen bu insan öldüğü vakit kimsenin ruhu bile duymamış oysa. Yakın tarihimizde böyle nice olaylar var.
Belki bu forum sayesinde ülkemizde bir sivil müzeye gereksinim olduğu, saat kulelerinin tamir edilmesi yaşatılması gereken kültür mirasımız olduğu yolunda bir fikir birliği oluşturabilir, saatlere emek vermiş dehalarımızı da (Ahmed Eflaki Dede mesela, Abraham Louis Breguet'nin yanında eğitim görmüş bir dahidir) biraz olsun hatırlarız.
Ek:
http://www.milliyet.com.tr/Guncel/HaberDetay.aspx?aType=HaberDetay&KategoriID=24&ArticleID=1154006&Date=24.10.2009&b=Kulelerde%20zaman%20artik%20islemiyor