Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Saatlerle İlgili Kültür Sanat ve Saat Fotoğrafçılığı Üzerine Paylaşımlar

Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj bizantolog » 26 Nis 2010, 14:12

Resim

Reşat Nuri Güntekin'in yazdığı "Sönmüş Yıldızlar" (elimdeki baskı 1990 yılından, İnkılap Kitabevi) isimli türlü türlü insan yaşantılarının ve aşk hikayelerinin bulunduğu kitabı okuyordum ki 88. sayfaya gelince duraladım. Bu kısa öykünün adı bile beni heyecanlandırmaya yetti, yayıldığım koltukta doğruldum ve merakla "F. Celaleddin'e" ithaf edilmiş olan "Bilek Saati" başlıklı küçük hikâyeyi okumaya başladım.

Niyazi isimli bir çocuk okula gitmeden önce eve misafir gelir. Gelenler teyzesi Adile Hanım ve oğlu Vahit'tir. Vahit bir hafta evvelki sünnetinde hediye gelmiş olan eşyaları bir kutuya doldurmuş, getirmiş. Bu armağanlar bir tanesi Niyaziye pek dokunur, burada hikayeden bir tadımlık alıntı yapayım:

"Bunlardan bir tanesi Niyazi’yi ağlatacak kadar mahzun ediyordu: Küçük bir bilek saati.

Niyazi, dünyada saatleri sevdiği kadar bir şeyi sevmezdi. Alışverişe gittiği zaman saatçi dükkanlarının önünde durur, derin hasretlerle saatleri seyrederdi, sünnet olacağı günü düşünürken duyduğu kederden küçük bir saate sahip olmak ümidiyle müteselli oluyordu. Fakat bir sene evvel sünnet olduğu vakit ona saat getiren olmamıştı."

Niyazi'nin aklına babasının o gün evde unuttuğu saat gelir, annesinin telkiniyle hocanın ve babasının korkusuna rağmen okula gitmez, oyunlar ve Vahit ile gezmeye çıkarken bu saati bileğine takar.

Sonra yakınlardaki çayın yağmurlarla büyümüş suyunu seyretmek için küçük bir tahta köprüye çıkarlar. Niyazi ezan okunduğu vakit saatine bakar, saatin durduğunu düşünüp çıkarır, ancak saat çaya düşer, Vahit ise ağabeyinin ertesi gün saati sudan çıkaracağını söyler, Niyazi korkuyla eve döner. O gece evladını kırbaç ile terbiye etmeyi babalık zanneden adam saatini sorar, Niyazi de korkuyla evden kaçıp saati bulmak için çaya gider, fakat boğulmaktan son anda kurtarılırsa da beş gün sonra zatürreden ölür.

Küçük Niyazı anasının kucağında ölürken "Babacığım... Vurma bana... Getirdim... Getirdim saatini!" der.

Bu öyküyü okurken duygulanmamak elde değil.

Çocukların güzel bir saate sahip olması insan haklarından biri olmalı diye düşündüm.

Sünnet törenlerinde veya okula başlangıçta hediye edilen saatlerin hatıralarda unutulmaz bir yeri oluyor.

Fakat artık çocuklara uzun ömürlü olmayan plastik saatler hediye ediliyor, ne yazık ki bu saatlerin ömrü zaten çok kısa, bir de çocukların oyun oynarken saate verdikleri zarar da hesaba katılırsa kaliteli ve mekanik bir saat almanın önemi ortaya çıkar. Bu aynı zamanda zihne kazılacak hatıraların da sağlamlığına işaret edecektir. Bu nedenle çocuklarımıza güzel mekanik saatler alalım, otomatik saatlerin nasıl çalıştığını anlattığınızda hiç kuşkunuz olmasın, o saatin değerini anlayacaktır.

Uzun yıllar dayanacak sağlamlıkta, unutulmayacak güzellikte bir saat alalım, ki evlatlarımız dünyanın sadece maddeden ve uçucu bilgilerden oluştuğu izlenimine kapılmasın, kalıcı duygulara, bağlılığa ve ailenin tarihine işaret eden saatler aynı zamanda bilgi ve olgunluk kaynağıdır.

Ben biricik babasının veya pek sevgili annesinin saatini kolunda gururla taşıyan insanlar tanıdım, babalarından, annelerinden yadigar kalacak, manevi ağırlığı olan bu zaman makinelerinden söz ederken kiminin ağladığını, ağlamasa dahi gözlerindeki ağladı ağlayacak hali görünce, modern ve soğuk bir yaşantıya karşın toplumun derin sularında hiç unutulmayacak aile bağlarının hürmet ve izzetle yaşadığını anlıyorum.

Reşat Nuri Güntekin'in anlattığı öyküdeki Niyazi'nin kötü babası gibi olmayalım, çocuğumuza değer verdiğimizi gösterelim.

http://mekaniksaat.blogspot.com/2010/04/bilek-saati.html
En son bizantolog tarafından 26 Nis 2010, 14:46 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
bizantolog
 
Mesajlar: 397
Yaş: 52
Kayıt: 23 Eki 2009, 11:11
Konum: İstanbul

Re: Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj sedir » 26 Nis 2010, 14:40

Hikaye, yorum ve dilekler, hepsi de çok güzel. Teşekkürler.
Vakit nakittir.
Kullanıcı avatarı
sedir
 
Mesajlar: 3229
Yaş: 61
Kayıt: 07 Nis 2010, 21:03

Re: Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj bizantolog » 26 Nis 2010, 14:49

sedir yazdı:Hikaye, yorum ve dilekler, hepsi de çok güzel. Teşekkürler.


Yazıyı okuduğunuz için ben de size teşekkür ederim.

Reşat Nuri Güntekin'in bu hikayesini bilmiyordum, ben de öğrenmiş oldum, bir yandan da çocuklara alınan kötü saatlerden rahatsızlığımı da bu öyküyü bahane ederek anlatmış oldum. Sevgiler, saygılar.
Kullanıcı avatarı
bizantolog
 
Mesajlar: 397
Yaş: 52
Kayıt: 23 Eki 2009, 11:11
Konum: İstanbul

Re: Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj sedir » 26 Nis 2010, 15:15

Çocuklara güzel saat alma konusunda size katılıyorum. Nasıl bir saat alınacağı konusunda ebeveyn bir "ayar" vermeli tabii ki!
Benim ilk saatim de bir sünnet hediyesi kurmalı Nacar'dı. Yıllarca kullandım onu. Şimdi elimde olsaydı keşke. Bir Seiko 5 aşkıyla kolumdan çıkarmıştım onu 13-14 yaşlarında. Ondan sonra ne oldu bilmiyorum. Bir süre kutusunda saklamıştım ama sonrası meçhul maalesef. Seiko 5'im ise duruyor. Canlı ve 25 yıldır çalışıyor.
Vakit nakittir.
Kullanıcı avatarı
sedir
 
Mesajlar: 3229
Yaş: 61
Kayıt: 07 Nis 2010, 21:03

Re: Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj bizantolog » 26 Nis 2010, 15:21

sedir yazdı:Çocuklara güzel saat alma konusunda size katılıyorum. Nasıl bir saat alınacağı konusunda ebeveyn bir "ayar" vermeli tabii ki!
Benim ilk saatim de bir sünnet hediyesi kurmalı Nacar'dı. Yıllarca kullandım onu. Şimdi elimde olsaydı keşke. Bir Seiko 5 aşkıyla kolumdan çıkarmıştım onu 13-14 yaşlarında. Ondan sonra ne oldu bilmiyorum. Bir süre kutusunda saklamıştım ama sonrası meçhul maalesef. Seiko 5'im ise duruyor. Canlı ve 25 yıldır çalışıyor.


Güzel söylemişsiniz saatin önemi anlatılmalı kesinlikle, saatin sadece güzel mekanik bir nesne olmadığı arkasında bir tarih barındırdığının izah edilmesi gerekir.

"Seiko 5" ise kesinlikle bir efsane.
Kullanıcı avatarı
bizantolog
 
Mesajlar: 397
Yaş: 52
Kayıt: 23 Eki 2009, 11:11
Konum: İstanbul

Re: Reşat Nuri Güntekin'in "Bilek saati"

Mesaj promise1907 » 23 May 2010, 19:02

çok güzel... paylaştığınız için de ayrıca teşekkürler. Sizinle aynı fikirdeyim, malum olayın hediyesi olan orient saati me karşılık olabilecek bir saat yapılmadı henüz yapılamaz da....
Kullanıcı avatarı
promise1907
 
Mesajlar: 76
Kayıt: 13 Ara 2009, 07:33


Dön TSF Kültür Sanat Fotoğraf - Art & Culture Photograpy

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 13 misafir

   
   
TSF Partner Brands & Medias
Ancon
Arnold & Son
Ateliers deMonaco
Audemars Piguet
Badollet Geneve
Bell & Ross
Breitling
Chopard
Concord
Gucci
Hautlence
Hublot
Linde Werdelin
Maîtres du Temps
Manufacture Royale
Oris
Parmigiani Fleurier
Snyper Geneve
Steinhart
Watchonista
                                          

     Facebook  Twitter  Instagram  Youtube  RSS Portal    |    Gallery    |    Blog    |     Advertise / Reklam / Contact      
 

All brand names and trademarks are the property of their respective owners