Merhabalar - Jukko
Gönderilme zamanı: 17 Haz 2017, 11:35Merhabalar kıymetli arkadaşlar
Çocukluğumdan beri saatlere karşı bir sevgim vardı ancak her zaman kolumda o ağırlığı hissetmenin benim için rahatsız edici bir duygu olduğunu düşünüp saat takmayı reddettim. Taa ki 21 yaşımdayken ilk mekanik saatimle tanışana kadar.
Forumda sürekli , haklı nedenlerle, yerin dibine sokulan moda saat markalarının önde bayrak taşıyanı Armani'nin
AR4606 modeli ile tanışana kadar;
Kolunda seninle birlikte yaşayan, senin onu hissettiğin kadar onun da seni hissettiğine inandıran bir makine olması muhteşem bir duyguydu.
Daha sonra evlenince düğünde takılan Longines Evidenza Chronograph ile kişisel tatmin kısmını bitirmiştim. Artık bundan güzel bir saat sahibi olmama gerek yoktu.
Ta ki bir vesile ile Rolex GMT Master ii siyah bezel ile tanışana kadar. Ne rolexin dizaynını seviyordum, ne de çelik bilezik bana göreydi. Ben deri kayış adamıydım. Peki bu hissettiğim duygu neydi? derken bu forumla tanıştım. Üye olalı yaklaşık 1 ay olmasına rağmen yeni başlıkları okumak kesmediği için 2013'e kadar olan başlıkların %70'ini okudum. Bir derya olan horoloji dünyasından ufak da olsa bilgi edindim. Saatlere olan bakış açım inanılmaz değişti. Bu sebeplerden ötürü yaklaşık 12-13 sene sonra tekrar aktif olarak bir forumda yazmaya karar verdim. Buraya yaptığınız katkılar için her bir üyeye ve forum kurucularına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Çocukluğumdan beri saatlere karşı bir sevgim vardı ancak her zaman kolumda o ağırlığı hissetmenin benim için rahatsız edici bir duygu olduğunu düşünüp saat takmayı reddettim. Taa ki 21 yaşımdayken ilk mekanik saatimle tanışana kadar.
Forumda sürekli , haklı nedenlerle, yerin dibine sokulan moda saat markalarının önde bayrak taşıyanı Armani'nin
AR4606 modeli ile tanışana kadar;Kolunda seninle birlikte yaşayan, senin onu hissettiğin kadar onun da seni hissettiğine inandıran bir makine olması muhteşem bir duyguydu.
Daha sonra evlenince düğünde takılan Longines Evidenza Chronograph ile kişisel tatmin kısmını bitirmiştim. Artık bundan güzel bir saat sahibi olmama gerek yoktu.
Ta ki bir vesile ile Rolex GMT Master ii siyah bezel ile tanışana kadar. Ne rolexin dizaynını seviyordum, ne de çelik bilezik bana göreydi. Ben deri kayış adamıydım. Peki bu hissettiğim duygu neydi? derken bu forumla tanıştım. Üye olalı yaklaşık 1 ay olmasına rağmen yeni başlıkları okumak kesmediği için 2013'e kadar olan başlıkların %70'ini okudum. Bir derya olan horoloji dünyasından ufak da olsa bilgi edindim. Saatlere olan bakış açım inanılmaz değişti. Bu sebeplerden ötürü yaklaşık 12-13 sene sonra tekrar aktif olarak bir forumda yazmaya karar verdim. Buraya yaptığınız katkılar için her bir üyeye ve forum kurucularına ayrı ayrı teşekkür ediyorum.