Pazarlık

Forum Kurallarına Uygun Farklı Konular Üzerine Sohbet ve Paylaşımlar
Forum kuralları
Sevgili Üyeler Forum Kurallarında Tartışılması Uygun Olmadığı Belirtilen Konular Hakkında Bu Bölümde Paylaşım ve Fikir Bildirimi Yapmayınız. İnançlar, Politika, Fanatizm, Irkçılık Vb. İçeriklerde Konular Açmayınız. Ayrıca Kişisel Mahremiyet ve Ailesel Durumlarınızı İçeren Konuları Burada Paylaşmayınız. Birbirinize Saygılı Olunuz Lütfen.

Re: Pazarlık

Mesaj Ground » 11 Eki 2016, 17:38

Pazarlığın en iyisi kendinizi iyi tanıtmakla alakalı aslında.
Sektörden anladığınızı saatlerle ilgili konuşurken hissettirmelisiniz.

Yanlış bilgilerle konuşursanız satıcı ile kavga eder gibi ya da ben senden daha çok şey biliyorum edalarına kapılırsanız satıcı ile pazarlık şansını öldürürsünüz.

Saat denerken koldaki saatinizi masa koyduğunuzda muhabbet eden saati inceleyen bir satıcı; işiyle ilgili, saat sever ve en nihayetinde size satış yapmayı kafasına koymuş biri olarak karşınızda durur. Rakamlar konusunda sitelerde forumlarda bilgi sahibi olup rakam konusunda örneklerle açıklamalar yapmak, satıcı ile muhabbet şeklinde bunu sürdürmek işe yarayan pazarlık yöntemleridir.

Bunların olmadığı muhabbet edemediğim sıcak karşılama ya da sorulara özensiz ve gayri ciddiyetsiz cevap veren yerlerle hiç satınalma olayına girmem.. Hatta uygun rakam olsa da az daha pahalı olan ama yukarıdaki kriterleri yerine getirmeye çalışan yerleri tercih ederim.
Kullanıcı avatarı
Ground
 
Mesajlar: 3394
Yaş: 42
Kayıt: 17 Ara 2015, 02:48
Konum: Hasanpaşa/Kadıköy

Re: Pazarlık

Mesaj torosluali » 11 Eki 2016, 17:41

byakrep yazdı:Alacağım ürünün internette en dip fiyatnı bulurum hatta indirim çeki vs nasıl daha indirimli alabilirim onu hesap ederim. kısaca ince eler sık dokurum sonra eminönü yolunu tutarım. inanın pazarlıkta etsenizde saatçiller yeterince bu işten para kazanıyor. hesap makinesiyle hesaplayanlar ne kadar indirim yaparsam ne kadar kazanırım onu hesaplıyor :D

Güzel yorum.

SM-G900FQ cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Kullanıcı avatarı
torosluali
 
Mesajlar: 151
Kayıt: 18 Eyl 2015, 19:54

Re: Pazarlık

Mesaj tumen » 12 Eki 2016, 05:17

Dükkana girerken şu ürün var mı? var, kaça? şu fiyata , ne kadar indirim olur? gibi soruları peş peşe sormayın,ağzınızın ucuyla soru sorarsanız aynı şekilde yanıt alabilirsiniz. Unutmayın siz o dükkana bir kez yolunuz düşer, ama o satıcı aynı gün içinde yüzlerce aynı sorulara muhatap olmaktadır. Bu yüzden kapıdan içeri bile girmeden sorulan sorulara pek itibar etmezler.

Ciddi alıcı izlenimi verirseniz, "son ne olur" dediğiniz de emin olun size göre indirim yapılacaktır. Yukarıda bir arkadaş yazmış, "kart ya da parayı uzatıp şu fiyata ver alıyorum" demekte ciddi alıcı olmanızdır. Ona göre yapabileceği indirimi yapar diğeri pazarlık değil, ölücülük olur. -Küçük esnaflarda 5'in 10'un hesabını da yapmayın derim.-
"I guess I'll always be A soldier of fortune "
Kullanıcı avatarı
tumen
 
Mesajlar: 176
Yaş: 41
Kayıt: 08 Mar 2015, 01:29

Re: Pazarlık

Mesaj nikiforov » 13 Eki 2016, 17:12

High-end saat alımı tecrübem çok kısıtlı (o da bana göre high-end :D ), marka olarak Tag Heuer'de benim standartlarıma göre çok yüksek oranda indirim olduğuna şahit oldum. Sirkeci'den taksitle almıştım ve liste fiyatının %35 kadar altına inmişlerdi.

Şu an kafamda olan ama netleştiremediğim için tetiği çekmediğim Nomos alımında ise max %10-15 arası indirim oranlarıyla karşılaştım. Burada arzın sınırlı olması önemli bir etken olsa gerek, malum Tevfik Aydın dışında bir opsiyon yok.
Kullanıcı avatarı
nikiforov
 
Mesajlar: 20
Kayıt: 04 Ara 2013, 18:29

Re: Pazarlık

Mesaj matizyahu » 23 Kas 2016, 19:51

Çapa methodunu uygulayın.
Kullanıcı avatarı
matizyahu
 
Mesajlar: 21
Kayıt: 01 Eki 2016, 14:34

Re: Pazarlık

Mesaj darksilence » 23 Kas 2016, 21:25

Merhaba,
Alacağım saati veya ürünü yetkili bayisinden alıcaksam (ki Orisi alırken de öyle yapmıştım :) ) dükkana birkaç gün öncesinden girip gözüme kestirdiğim saatin fiyatını sorar bileğimde dener kısa bir sohbetle oradan çıkarım. Bilirsiniz ki aslında her esnafın %25 iskonto yapma insiyatifi vardır. Daha sonrasında aldığım fiyatı kafamda evirip çevirip harmanlarım. Mağazanın bana yapabileceği maximum indirimi hesapladıktan sonra ortaya çıkan rakamın üstüne %5 kadar bir meblağını artırıp bu rakamla mağazaya giderim.(Piyasaya yeni sürülmüş yeni bir model ise fazla indirim beklemeyin)
Mağazaya girip merhaba derim, geçenlerde şu saat için şu kadar bir fiyat almıştım bu saati açıkçası düşünüyorum ve son fiyat ne olur derim. Esnafın hesapladığı fiyatı aldıktan sonra biraz düşünme moduna girerim :)
Daha sonra şöyle bir cümle ile bağlarım "Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar, benim de gönlümde bu yatıyor" deyip benim evdeki hesapladığım fiyatı satıcıya belirtirim. Uzun bir sessizlikten sonra :D fiyatı kabul etmeyen satıcıya onun söylediği fiyat ile benim söylediğim fiyatın ortasını bulalım diye sohbete girişim aşamasından sonra ortası yakalanmış olur. Saatimi %18 indirimle almıştım ki yeni bir modele göre yine iyi bir indirim sayılır. :thumbup:
"As the Years Go Passing By..."
Kullanıcı avatarı
darksilence
 
Mesajlar: 943
Yaş: 41
Kayıt: 24 Ağu 2012, 13:09
Konum: İzmir

Re: Pazarlık

Mesaj ermansire » 23 Kas 2016, 22:38

Şöylece bir baktım yazılanlara, nacizane birkaç önerim olabilir, bir satın almacı olarak günün çoğunu pazarlıkla geçiriyorum.

Evvela pazarlık = yalvarmak diye düşünüyorsanız zaten isteseniz de bir şey koparamazsınız, Allah herkese sizin gibi müşteri nasip etsin :lol: Ülkemizde pazarlık sünnettir anlayışı olduğundan dolayı zaten çoğu fiyatın üstünde bir pazarlık payı vardır. O köpüğü atmayı pazarlık olarak görmemelisiniz, o zaten olması gerekendir. Onun üstüne kopardığınız şey pazarlıktır. Bunun için evvela malın ederini bilmek gerekir. Bu da çapraz sorgulamalarla, ikili muhabbetlerle, tanıdık vasıtasıyla, bir bilene danışarak, blöfle vs vs mümkün. Ne istediğinizi bilmezseniz bulduğunuzda anlayamazsınız.

Diyelim ki malın ederini öğrendiniz, birisi kulağınıza bunda max %30 indirim olur dedi. O %30'u da almanın dolambaçlı yolları var. Satış (ve alış) bir game'dir. Tek kazananı (zero sum game) yoktur. Biri kazanır diğeri kaybederse, satıcı parasını sayarken siz pazarlık = yalvarmak diye kendinizi avutursunuz. Önemli olan kazan kazan durumunu yaratmaktır ki, alan memnun satan memnun olsun. Asıl amaç satıcının max düşeceği ile alıcının max çıkacağı kesişimdeki o optimal noktayı bulmaktır. İçeriden bilgi şunun için önemlidir, siz uyanık geçineceğim diye mesela Rolex bayisine gidip %50 indirim isterseniz komik duruma düşersiniz.

Donanımlı olmak (en kötü ihtimalle öyle görünmek) bu işin ilk ve en önemli kuralıdır. Satıcılar anasının gözü, sizin bir açığınızı yakalarlarsa oradan vururlar. Bu hayatta öğrendiğim bir numaralı kural, bir şeyi almak istiyorsan istemeyeceksin. Yalvarmayacaksın demiyorum, istemeyeceksin bile. Bu genel geçerli bir kuraldır, bir şeyi almak için önce ondan vazgeçmen gerekir. Ürünü yıkayıp yağlamak satıcının görevidir. Sizin böyle bir göreviniz yoktur, kötüleyin de demiyorum sonuçta parasını verip almak istiyorsunuz, bu dengeyi kurmak önemli. Peki almak istediğiniz bir ürün nasıl yerilir? En kolayı alternatiflerini överek. Diyelim ki zevksizsiniz ve bir Hublot almak istiyorsunuz. Bunun mekanizması ETA diye konuya girerseniz adam o zaman niye geldin moduna girer. Ama konu mekanizmaya gelince ya aslında bu bütçeyle bilmemkimde inhouse mekanizmalı bir model var ama bunu da bir görmek istedim derseniz siz ikna edilmesi gereken taraf konumuna geçersiniz. İpleri elinize aldığınızda iş tabii hünerinize kalmış kolay ikna olmayacaksınız.

Parasıyla alışveriş yapıyorsunuz, satıcı size iyilik yapmıyor siz ona iyilik yapıyorsunuz, bunu unutmayın. Neyse devam edelim, %30 indirim isteyen birisi %30 indirim alamaz, pazarlık işi elini yavaş yavaş zayıflatmaktır. Ama %50 isterseniz de komik duruma düşeceksiniz, ne yapmalı? En mantıklı hamle fiyat vermemeniz. Birçok satıcı hile yapıp elinizi görmek ister, fiyatı size sorar. Tabii saatten sapıyorum bazen ticarete gidiyor aklım ama taktiklere odaklanın. Eğer bir fiyat verirseniz yeni alt limit odur, onun üzerinden bir daha indirim isteyemezsiniz. Sizin son dakika devreye girip son fiyatı söylemeniz ve satıcıyı take it or leave it pozisyonuna sokmanız gerekir. Bu andan önce söylenen her fiyat cebe zarardır. Satıcı dk 1 fiyatı bana sorarsa benim ağzımdan çıkan tek söz, "satıcı ben değilim fiyatı sen söyleyeceksin" olur. Kaçan kovalanır ilk ağızdan deneme indirimlerine tebessüm dahi etmeyip boş boş adamın suratına bakabilirsiniz. Şu olur mu, imkansız, alır eline hesap makinesini, peki bu olur mu, abi ben sabah doğmuşum ama dün sabah doğmadım, vs üstü kapalı geçiştirerek fiyatı beğenmiyorsunuz. Şu ana kadar aldığım en yüksek fiyat sizde, bilmemkim bayinizde bu kadar, yurt dışında indirim + tax free ile şu kadar, bunlar hep meşru yöntemler. Kapıdan çıkıp gidebilirsiniz bile. (Tabii daha önce kartınızı verdiyseniz)

Diyelim %30 yapacak adam %20'ye indiiii. Artık savaşı bir barış anlaşmasıyla noktalamak istiyorsunuz ikiniz de. Barış anlaşması iki tarafın da kazandığı değil, iki tarafın da kaybettiği, o an kimse kazanmadığı için iki tarafın da uzun vadede kazandığı bir anlaşmadır. Win win game'de ne dedik, iki tarafın da maksimum fedakarlık yapacağı noktayı bulmak için sizin fedakarlık yapma zamanınız. Peki %30 indirim hedefliyorsanız ve hedef fiyat olarak -%30 söylüyorsanız nasıl fedakarlık yapacaksınız? Bundan sonra ince taktik benim orta oyunu dediğim yöntemdir. Hedef fiyatınızı ortalayacaksınız. Neyse bu kadar şamata yeter bakışı ile veya ne bileyim ayağa kalkarak, mesela "olacak şeyi konuşalım mı" diyerek %40 teklifinizi sunma zamanı. Satıcı sanki evini yakmışsınız gibi hareketler yapacaktır, bunlar normal. Diyelim ki dünyada olmaz dedi, saati kutuya koydu. Bu şovdan katiyen etkilenmemeniz gerekiyor. Valla benim hedef fiyatım bu, bir önceki saati de yanlış hatırlamıyorsam bu civarlarda indirimle aldım diye geçmişe bir referans verip bunun imkansızlığını ortadan kaldırmakla başlayabilirsiniz. Adam sizden fatura mı isteyecek? Neyse madem olacak şeyleri konuşuyorsunuz, bu arada fiyatı biraz daha düşürmesi olasıdır. Siz de artık aynı oranda fiyatı arttırabilirsiniz. Karşılıklılık ilkesi. İnsan jestleri karşılıksız bırakmamaya kodlanmış. Ve ikiniz de eşit oranda fedakarlık yaparsanız, tesadüfe bak iş tam sizin istediğiniz noktada bitiyor. :lol: Neyse sen 3 kuruş düş, sen 3 kuruş arttır, git gel, ara sor, optimal noktaya kadar gelmesi gerekir fiyatın. Hayırlı olsun.

Peki optimal noktadan emin değilsek? Bunu da öngörmenin bazı yöntemleri var, diyelim ki siz at pazarlığınızı yaptınız ama arada hala bir fark kaldı. Adam bundan aşağısına ne deseniz yok diyor. Pazarlık tıkandı. Artık daha cüzi indirimler isteme zamanı, taa ki satıcı yok bu fiyata satacağıma hiç satmam diyene kadar. Viola! Adamın optimal noktasını buldunuz. Yapabileceği maksimum indirim oranına geldi, (satmaya acil ihtiyacı yoksa) bu fiyata sana satacağıma bekler başkasına satarım diyor. Bu saatten sonra alacağınız ikram çay kahve olur, son fiyat size de uyuyorsa satın alın. Uymuyorsa yapacak bir şey yok.

Ben saati koluma takar gezerim 3 kuruş fazla olsun kırmızı olsun diyorsanız buraya kadar boşuna okudunuz, ama aslında bir süre sonra garip bir zevk veriyor pazarlık. Pazarlık yapmadan hiçbir şey alamaz kıvama geliyorsunuz. Bu konuda da önceden uyarmış olayım.
instagram.com/ermansire
Kullanıcı avatarı
ermansire
 
Mesajlar: 892
Kayıt: 05 Ara 2012, 14:47

Re: Pazarlık

Mesaj Khan » 24 Kas 2016, 01:04

ermansire yazdı:Şöylece bir baktım yazılanlara, nacizane birkaç önerim olabilir, bir satın almacı olarak günün çoğunu pazarlıkla geçiriyorum.

Evvela pazarlık = yalvarmak diye düşünüyorsanız zaten isteseniz de bir şey koparamazsınız, Allah herkese sizin gibi müşteri nasip etsin [emoji38] Ülkemizde pazarlık sünnettir anlayışı olduğundan dolayı zaten çoğu fiyatın üstünde bir pazarlık payı vardır. O köpüğü atmayı pazarlık olarak görmemelisiniz, o zaten olması gerekendir. Onun üstüne kopardığınız şey pazarlıktır. Bunun için evvela malın ederini bilmek gerekir. Bu da çapraz sorgulamalarla, ikili muhabbetlerle, tanıdık vasıtasıyla, bir bilene danışarak, blöfle vs vs mümkün. Ne istediğinizi bilmezseniz bulduğunuzda anlayamazsınız.

Diyelim ki malın ederini öğrendiniz, birisi kulağınıza bunda max %30 indirim olur dedi. O %30'u da almanın dolambaçlı yolları var. Satış (ve alış) bir game'dir. Tek kazananı (zero sum game) yoktur. Biri kazanır diğeri kaybederse, satıcı parasını sayarken siz pazarlık = yalvarmak diye kendinizi avutursunuz. Önemli olan kazan kazan durumunu yaratmaktır ki, alan memnun satan memnun olsun. Asıl amaç satıcının max düşeceği ile alıcının max çıkacağı kesişimdeki o optimal noktayı bulmaktır. İçeriden bilgi şunun için önemlidir, siz uyanık geçineceğim diye mesela Rolex bayisine gidip %50 indirim isterseniz komik duruma düşersiniz.

Donanımlı olmak (en kötü ihtimalle öyle görünmek) bu işin ilk ve en önemli kuralıdır. Satıcılar anasının gözü, sizin bir açığınızı yakalarlarsa oradan vururlar. Bu hayatta öğrendiğim bir numaralı kural, bir şeyi almak istiyorsan istemeyeceksin. Yalvarmayacaksın demiyorum, istemeyeceksin bile. Bu genel geçerli bir kuraldır, bir şeyi almak için önce ondan vazgeçmen gerekir. Ürünü yıkayıp yağlamak satıcının görevidir. Sizin böyle bir göreviniz yoktur, kötüleyin de demiyorum sonuçta parasını verip almak istiyorsunuz, bu dengeyi kurmak önemli. Peki almak istediğiniz bir ürün nasıl yerilir? En kolayı alternatiflerini överek. Diyelim ki zevksizsiniz ve bir Hublot almak istiyorsunuz. Bunun mekanizması ETA diye konuya girerseniz adam o zaman niye geldin moduna girer. Ama konu mekanizmaya gelince ya aslında bu bütçeyle bilmemkimde inhouse mekanizmalı bir model var ama bunu da bir görmek istedim derseniz siz ikna edilmesi gereken taraf konumuna geçersiniz. İpleri elinize aldığınızda iş tabii hünerinize kalmış kolay ikna olmayacaksınız.

Parasıyla alışveriş yapıyorsunuz, satıcı size iyilik yapmıyor siz ona iyilik yapıyorsunuz, bunu unutmayın. Neyse devam edelim, %30 indirim isteyen birisi %30 indirim alamaz, pazarlık işi elini yavaş yavaş zayıflatmaktır. Ama %50 isterseniz de komik duruma düşeceksiniz, ne yapmalı? En mantıklı hamle fiyat vermemeniz. Birçok satıcı hile yapıp elinizi görmek ister, fiyatı size sorar. Tabii saatten sapıyorum bazen ticarete gidiyor aklım ama taktiklere odaklanın. Eğer bir fiyat verirseniz yeni alt limit odur, onun üzerinden bir daha indirim isteyemezsiniz. Sizin son dakika devreye girip son fiyatı söylemeniz ve satıcıyı take it or leave it pozisyonuna sokmanız gerekir. Bu andan önce söylenen her fiyat cebe zarardır. Satıcı dk 1 fiyatı bana sorarsa benim ağzımdan çıkan tek söz, "satıcı ben değilim fiyatı sen söyleyeceksin" olur. Kaçan kovalanır ilk ağızdan deneme indirimlerine tebessüm dahi etmeyip boş boş adamın suratına bakabilirsiniz. Şu olur mu, imkansız, alır eline hesap makinesini, peki bu olur mu, abi ben sabah doğmuşum ama dün sabah doğmadım, vs üstü kapalı geçiştirerek fiyatı beğenmiyorsunuz. Şu ana kadar aldığım en yüksek fiyat sizde, bilmemkim bayinizde bu kadar, yurt dışında indirim + tax free ile şu kadar, bunlar hep meşru yöntemler. Kapıdan çıkıp gidebilirsiniz bile. (Tabii daha önce kartınızı verdiyseniz)

Diyelim %30 yapacak adam %20'ye indiiii. Artık savaşı bir barış anlaşmasıyla noktalamak istiyorsunuz ikiniz de. Barış anlaşması iki tarafın da kazandığı değil, iki tarafın da kaybettiği, o an kimse kazanmadığı için iki tarafın da uzun vadede kazandığı bir anlaşmadır. Win win game'de ne dedik, iki tarafın da maksimum fedakarlık yapacağı noktayı bulmak için sizin fedakarlık yapma zamanınız. Peki %30 indirim hedefliyorsanız ve hedef fiyat olarak -%30 söylüyorsanız nasıl fedakarlık yapacaksınız? Bundan sonra ince taktik benim orta oyunu dediğim yöntemdir. Hedef fiyatınızı ortalayacaksınız. Neyse bu kadar şamata yeter bakışı ile veya ne bileyim ayağa kalkarak, mesela "olacak şeyi konuşalım mı" diyerek %40 teklifinizi sunma zamanı. Satıcı sanki evini yakmışsınız gibi hareketler yapacaktır, bunlar normal. Diyelim ki dünyada olmaz dedi, saati kutuya koydu. Bu şovdan katiyen etkilenmemeniz gerekiyor. Valla benim hedef fiyatım bu, bir önceki saati de yanlış hatırlamıyorsam bu civarlarda indirimle aldım diye geçmişe bir referans verip bunun imkansızlığını ortadan kaldırmakla başlayabilirsiniz. Adam sizden fatura mı isteyecek? Neyse madem olacak şeyleri konuşuyorsunuz, bu arada fiyatı biraz daha düşürmesi olasıdır. Siz de artık aynı oranda fiyatı arttırabilirsiniz. Karşılıklılık ilkesi. İnsan jestleri karşılıksız bırakmamaya kodlanmış. Ve ikiniz de eşit oranda fedakarlık yaparsanız, tesadüfe bak iş tam sizin istediğiniz noktada bitiyor. [emoji38] Neyse sen 3 kuruş düş, sen 3 kuruş arttır, git gel, ara sor, optimal noktaya kadar gelmesi gerekir fiyatın. Hayırlı olsun.

Peki optimal noktadan emin değilsek? Bunu da öngörmenin bazı yöntemleri var, diyelim ki siz at pazarlığınızı yaptınız ama arada hala bir fark kaldı. Adam bundan aşağısına ne deseniz yok diyor. Pazarlık tıkandı. Artık daha cüzi indirimler isteme zamanı, taa ki satıcı yok bu fiyata satacağıma hiç satmam diyene kadar. Viola! Adamın optimal noktasını buldunuz. Yapabileceği maksimum indirim oranına geldi, (satmaya acil ihtiyacı yoksa) bu fiyata sana satacağıma bekler başkasına satarım diyor. Bu saatten sonra alacağınız ikram çay kahve olur, son fiyat size de uyuyorsa satın alın. Uymuyorsa yapacak bir şey yok.

Ben saati koluma takar gezerim 3 kuruş fazla olsun kırmızı olsun diyorsanız buraya kadar boşuna okudunuz, ama aslında bir süre sonra garip bir zevk veriyor pazarlık. Pazarlık yapmadan hiçbir şey alamaz kıvama geliyorsunuz. Bu konuda da önceden uyarmış olayım.

[emoji122] [emoji122] [emoji122] [emoji122] [emoji122] [emoji122]
Mükemmeldi, "win win game" tabirine bayıldım.

Bazen dip fiyatı görüp hala indirim isteyen ölücü guru ya umarım ders verir.

Karşıdakini üzmeden kendini mutlu edebilmek çok önemli.

Su gibi bi çırpıda okudum, elinize sağlık.
God is good! Eski Kullanıcı Adı Nethuistr
Kullanıcı avatarı
Khan
 
Mesajlar: 1560
Kayıt: 25 Mar 2016, 12:17

ÖncekiSonraki

Dön TSF Sohbet - Off Topic Discussion

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 23 misafir

   
   
TSF Partner Brands & Medias
Ancon
Arnold & Son
Ateliers deMonaco
Audemars Piguet
Badollet Geneve
Bell & Ross
Breitling
Chopard
Concord
Gucci
Hautlence
Hublot
Linde Werdelin
Maîtres du Temps
Manufacture Royale
Oris
Parmigiani Fleurier
Snyper Geneve
Steinhart
Watchonista
                                          

     Facebook  Twitter  Instagram  Youtube  RSS Portal    |    Gallery    |    Blog    |     Advertise / Reklam / Contact      
 

All brand names and trademarks are the property of their respective owners