TSF Kahve ve Çay Meraklıları / Coffee & Tea Fans

[asymptote]

Sevgili darksider, çay tercihinde ortağız ancak çay (hazırlama) konusunda seninle taban tabana zıtız galiba, öyle görünüyor..

- Evvela şebeke suyu değişken olabilir ama en kötüsü bile hazır içme sularından daha iyidir, çünkü daha serttir..

- Suyu fazla kaynatmak çayı daha lezzetli kılmıyor, bence çayın lezzetini azaltıyor. Su kaynar kaynamaz boş bir göze alıp bir süre bekledikten sonra demlemek en iyisi. Daha sonra ocağı mümkün olduğunca kısmak gerekiyor.

- Demlemeden önce çayı yıkamak ya da ıslatmak bana göre yanlış. Nedenini bilmiyorum ama birçok kere tecrübe ettim, bu şekilde çayın lezzeti kayboluyor..

- Demliğin dibine kuru çay koyup demlenmeden önce kavrulmasına neden olursanız o çay acı olur. Acı olmasının nedeni çayın normal demlemede salıvermeyeceği bir takım maddeleri salmasıdır. Ayrıntısını bilmiyorum ancak bu maddelerin insan sağlığına zararlı olduğunu söylüyorlar. Çayı kuru değil ıslak koyarsanız bu sefer de buharın etkisiyle haşlanacaktır ve yine ağzınıza acı bir tat verecektir.

Herkesin damak tadı farklı olduğu için farklı demleme usulleri benimsenebilir, bu gayet doğaldır. Kimi musluk suyunu tercih eder, kimi hazır suyu. Ancak son maddeye dikkat edilmesi gerekiyor ve sağlığımızı ilgilendirdiği için bu bir tercih olmamalıdır bence.. (İçimizdeki sağlıkçılar, eczacılar bu konuda bizi aydınlatırsalar iyi olur..)

Çayın yanında sizler ne tüketirsiniz? Ben genelde çayı sek içerim ama yanında bir meze canım çektiği zaman hafif tuzlu az kavrulmuş Çorum leblebisi ve kabak çekirdeği benim favorilerim..

[Ahmetrefik]

Sent from my iPhone using Tapatalk

[darksider]

- Demliğin dibine kuru çay koyup demlenmeden önce kavrulmasına neden olursanız o çay acı olur. Acı olmasının nedeni çayın normal demlemede salıvermeyeceği bir takım maddeleri salmasıdır. Ayrıntısını bilmiyorum ancak bu maddelerin insan sağlığına zararlı olduğunu söylüyorlar. Çayı kuru değil ıslak koyarsanız bu sefer de buharın etkisiyle haşlanacaktır ve yine ağzınıza acı bir tat verecektir.

..

Sevgili asymptote, Burada bir noktaya açıklık getirmek doğru olur kanaatindeyim, lezzete olası etkisini "olumlu ya da olumsuz" tamamıyla bir kenara bırakarak;

çay üretiminin tasnif öncesi son aşaması olan "kurutma" aşamasında giriş sıcaklığı 90-100 'C arasındadır.

İster kuru ister nemli olsun demlikteki çayın da sıcaklığının ulaşabileceği en yüksek sıcaklık, demlenen yükseklikteki suyun kaynama noktasını geçemeyecek dolayısı 95-100 'C aralığında olacaktır (aşağıda "aşırı doygun buhar" olmadığını varsayıyoruz elbette ) ki bu sıcaklık yukarıda belirttiğim üzere zaten çay yapraklarının üretim aşamasında maruz kaldıkları bir sıcaklıktır.

Demem o ki, bu sıcaklık ile ortaya sağlığa zararlı maddeler çıkıyor ise, hem üretim esnasında, hem de demleme esnadında zaten çıkmış-çıkacaklar, yapacak pek bir şey yok

Bir kenara bıraktığımız "lezzet"e olan etkisine gelirsek; elbette bu sıcaklığa maruziyetinin süresi, özellikle ıslak olarak, yaprakta mevcut organik bileşiklerin su ile çözünme hızı-miktarını değiştirecek ve olumlu ya da olumsuz etkide bulunacaktır.

Şöyle bir yorum yapılabilir çekincene katkı anlamında; "eğer çay yaprağında sağlığa zararlı organik bileşik(ler) var ise ve bu zararlı bileşiklerin suya geçmesi (çözünmesi) X sıcaklıkta t sürede su içerisinde bekleme ile gerçekleşiyor ise, ve yukarıda bahsi geçen demleme şekillerinde bu X ve t parametrelerine ulaşıyor isek bu demleme şekillerinin sağlığa zararlı olduğu "önermesi" yapılabilir

Sonuç: var mı şöyle tavşan kanı bir bardak çay gibisi?

Ek: Elbette sek




Tapatalk kullanarak iPad aracılığıyla gönderildi

[asymptote]

Abi, bu işler çok karmaşık işler. Bu yüzden ben lezzet konusunda en kestirme yöntemi (deneme-yanılma yöntemini) benimsiyorum. Bu sebeple de farklı öneriler gelirse mutlaka deniyorum. Denemeden iyi mi kötü mü bilemeyiz çünkü..

Ancak sağlığı ilgilendiren konularda deneme-yanılma hem maliyet açısından çok tuzlu olabilir, hem de etkisini kısa sürede göremeyebiliriz. Bu nedenle uzman görüşüne itibar etmek gerekir. Bizim milletimiz ıhlamuru da diğer bitki çaylarını da çoğunlukla yanlış demliyor..

Bu arada yeşil çay için de poşet çay yerine ÇAYKUR organik tavsiye ederim. Gün aşırı bir bardak içerseniz (ki daha sık tüketilmesi pek önerilmiyor) 125 gramlık bir paketi size 1 aydan fazla gider.. - Bunu fincanda içebilirsiniz..



Not: Ahmad Tea alıp deneyecek olanlar bir demliğe en çok bir yemek kaşığı koysunlar.. Daha fazlası çok demli ve acı olur..

[Ground]

Sevdiğim 2 li çay ve nargile




Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[Miriel]

Bu arada yeşil çay için de poşet çay yerine ÇAYKUR organik tavsiye ederim. Gün aşırı bir bardak içerseniz (ki daha sık tüketilmesi pek önerilmiyor) 125 gramlık bir paketi size 1 aydan fazla gider..

Gün aşırı bir bardaktan fazlası neden önerilmiyor Cengiz abi ?


Çay ve kahve ile ilgili daha sonra bir mesaj yazmaya çalışacağım. Ancak çay konusunda kısaca Cengiz abi ile aynı metodu benimsemişiz diyebilirim. Sadece bizim evde Tirebolu pek tutulmadı sanırım, o kadar.

[asymptote]

Gün aşırı bir bardaktan fazlası neden önerilmiyor Cengiz abi ?

Bu konu aslında teknik bir konu ve muhtelif görüşler mevcut. Yeşil çayda antioksidan etki gösteren etken madde çok fazla var. Çok fazla antioksidan madde alımının bağışıklık sistemini tembelleştirdiğini savunanlar var. Gün aşırı bir büyük fincan tüketmek en sağlıklısı. Tabi içimizde doktorlar varken bu konularda konuşmak bize düşmez. Konuya sedir hocamı davet ediyorum..

Tirebolu'nun bazı paketleri çok iyi çıkıyor, bazıları da vasat oluyor Miriel. Sanırım hasat yeri, zamanı ve konumu kaliteyi önemli ölçüde değiştiriyor.. Ben 200 gramlık paketlerden alıyorum, iyi çıkarsa gidip aynı marketin rafından birkaç tane daha alıyorum..

[khef]

Kendisiyle olan samimiyetimiz her yıl yaptıgımız Doğu Karadeniz gezilerinden birinde başlamıştır. Yine bir yayla hedefiyle gezinirken, yanlışlıkla girdiğimiz bir vadide, çağıl çağıl akan bir derenin hemen kenarında ÇAYKUR'un işleme tesislerinden birine denk geldik. Yol soralım dedik ama güvenlik içeri davet etti ve bize kendi demliğinden çay ikram etti. "Allahım bu nasıl güzel bir çay! Ama suyundandır suyundan..." nidaları eşliğinde çayımızı yudumlarken görevli arkadaş "Su da önemli ama bu çayı mutlaka deneyin." diyerek bizi, aşağıda fotoğrafını paylaştığım, Organik Rize serisiyle tanıştırdı. Sadece bulunduğumuz yerdeki küçük tesiste yapıldığını öğrenince arabaya 5'er paket yerleştirip yola devam ettik. Aradan yıllar geçti; bazen marketlerde görür ve alırdım. Şu ara daha çok görmeye başladım. (Tesisi büyütmüş olabilirler.)

Mini bir hikayesi de oldugu için en sevdiğim ÇAYKUR çayıdır.