epikurian yazdı:Sanat ve ahlak düzleminden çıkıp saatleri de zanaat ürünü olarak düşünürsek; erotik figürlerin horolojinin saygınlığına neden zarar getireceğini açıklamak kolaylaşır mı? Ben çözemedim.
Konuda paylaşılan youtube videosunun bir altında Blancpain'in de erotik "komplikasyonlu " bir saati var. Fifthy Fathoms gibi tarihi öneme sahip bir saati üretmiş firma saygınlığını zedelemiş mi oluyor bu durumda?
C6603 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
sn epikuran,işte bu konu dediğim gibi üzerinde konuşulmayı hakeden bir konu.Ben bu ürünleri, bu tarz pornografik olarak niteleyebileceğimiz konseptler için fazla sofistike buluyorum.Zira asırlardır süregelen,nesilden nesile aktarılan,köklü ve mükemmeliyetçi bir üretim geleneğini temsil ediyor bu ürünler.Ben biraz gayri ciddi buluyor ve evet marka değerine zarar verebileceğini düşünüyorum.Kaldı ki burada horolojik yelpazenin ucundaki firmaların ; sözgelimi ap,pp,vc bu tarz komplikasyonları kullanmaması da bu açıdan önemli bir veri. Bildiğim kadarı ile azınlık diyebileceğimiz az sayıda marka kullanıyor bu komplikasyonları.
asymptote yazdı:Nihayet kuyur'un yukarıdaki mesajıyla bu yola girdiğimizi düşünüyorum ve kendisine teşekkür ediyorum..asymptote yazdı:Bu konu da tartışılırsa forum belleğine güzel bir katkı olur kanaatindeyim..kuyur yazdı:Zira burada bu saatleri bir sanat eseri olarak değerlendirmek doğru değil kanaatindeyim.Saat üretimi ve ustalığını sanattan çok zanaat ile ilişkilendirebiliriz.
Hocam, günümüzde saatleri aslında zanaat ile de ilişkilendiremeyiz. Endüstriyel otomasyonla ilişkilendirmemiz daha doğru olur. Birçoğunda el işçiliği yok çünkü.. Fakat burada paylaşılan saat farklı. Bir duygunun dışa vurumu var. Bir yaratıcılık var. Bir estetik var. Bunlar bir araya geldiğinde ortaya çıkan ürüne biz genelde sanat eseri diyoruz.. Horoloji dünyasında da birçok sanat örneği var. Otomatonlu saatler bunların başında geliyor bence..
Sayın asymptote, horoloji konusunda şüphesiz benden çok daha bilgilisiniz,un ve diğer saatlerin üretiminde ne kadar el işçiliği ne kadar otomasyon var bu konuda dinleyici olmayı tercih ederim.Ancak her ne kadar otomasyon da olsa hakkında konuştuğumuz bu komplikasyonda duygusal dışavurum ve estetik unsurlar göremedim ben.Dolayısıyla marka değerine ve imajına olumlu hizmet edecegini düşünmüyorum,ama tekrar vurgulayayım etik açıdan değil ticari açıdan yapıyorum bu sorgulamayı.Yoksa bu en nihayetinde firmanın alacağı ticari karardır,bu saatin üretimini yapar, dileyen alır dilemeyen almaz.
Sent from my iPhone using Tapatalk