saatimiz christopher ward trident c 65 vintage diver , mavi kadran, çelik bilezik
150 metre su geçirmezliğe sahip bir diver saat olarak geçiyor ancak günümüzde üretilen diver saatlerde standart olan screw in crown ve otomatik mekanizma yerine push-pull crown ve elle kurmalı mekanizma kullanıyor. (Sellita SW200-1)
Screw in crown (vidalı tepe ) bilmeyenler için söyle birşey
saatin tepesi saatin gövdesine vidalanıp sabitlenip sıkıştırılıyor
kimine göre extra su geçirmezlik sağlıyor kimine göre su geçirmezliğe extra bir katkısı yok tek amacı dalış sırasında eldiven gibi aparatların yanlışlıkla tepeye takılıp saati durdurmasını ve su almasını engellemek.
kurmalı mekanizmalarda her gün saati kurmak için bu vidanın çözülüp sıkılması gerekeceğinden yivlerin aşınması ve yalama olmasını engellemek için otomatik mekanizma kullanılıyor. Bu yüzden elle kurmalı diver saat bulmak oldukça zor.
arka kapak metal güzel baskı yapılmış bir logo var. Arka kapak elbette vidalanan cinsten
Bezel alimünyum ve ince yapılı. Benim gibi pırıl pırıl parlayan seramik olanları sevmeyenler için ideal ancak yıllar içinde elbette soyulmalar bozulmalar olacaktır.
Klipsin içinde rolex ve omega diverlarda gördüğümüz, ortada gördüğünüz düğmeye bastırılarak kullanılan uzutma fonksiyonu mevcut. Bir divers extension kadar uzatmıyor ve wetsuit üzerine saati takarken kullanım amacıyla konulmamış. Daha çok sıcak havalarda veya egzersiz sonrası şişen bilekler için saati kordonunu bir miktar rahatlatma foksiyonu taşıyor. ( Desk diver işte olur okadar
Baklalar vidalı değil push pin denilen sistemle sabitleniyor yani kolayca ayarlacak cinsten değil ve clipste micro adjustment yok. Ancak zaten yukarda anlattığım mekanizma sayesinde bir kere boy ayarı yaptıktan sonra rahatça genişletme ve daraltma yapabildiğinizden bunun bir eksikliğini hissetmiyorsunuz.
Lume işte bu iyi değil. Vintage havası verecez diye mat bir boya katmışlar içine ve bir diverda olması gerekenden soluk parlıyorlar.
elle kurmalı mekanizmanın verdiği avantaj ile saat ince 11.5 mm boyutunda ve oldukça rahat bir kullanımı var gömlek altına kolayca sığabiliyor.
bilezik brushed olarak kullanılmış polished kısım yok. Klips uzatma aparatı yüzünden biraz geniş. El bilek iç yüzünde genişçe bir alan kaplıyor. Bazı insanları belki rahatsız edebilir ama zannetmiyorum.
Birde saatin logosunun yerleşimi biraz ofsayt sevmeyeni çok ama çok göze batmıyor. Christopher ward yazısı hiç olmasaymış belki daha iyiymiş diyeblirim ama heralde marka bilibilirliği yaratmaya çalışıyorlar. Bir kaç defa logo değiştirmişler.
bu logo konusunda kafaları uçmuş biraz logonun son hali benim saatteki gibi olmuş