1. sayfa (Toplam 6 sayfa)

Nomos Club Glashütte İnceleme

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 18:10
istante
Söz konusu saatin detaylı incelemesine başlamadan önce biraz bu markayı tanıtmayı ve neden bu saati seçtiğimi açıklamak istiyorum. Yani Nomos nasıl bir markadır ve bir insan neden bunu almayı seçer? Daha önce burada Rolex incelemem (viewtopic.php?f=13&t=21764#axzz4OMRbiAeu) olmuştu. O inceleme, ağırlıklı olarak saat ile ilgili hissettiklerimden oluşuyordu, zira Rolex kadar dünyada tanınan az marka olduğu gibi, bir insanın Rolex almak için herhangi bir bahaneye ihtiyaç duymaması da herkesin kabul edebileceği bir gerçek. Rolex’e antipati duyan insanların bile hediye olarak gelse, söz konusu saati güle oynaya takacaklarından eminim. Ama Nomos pek bilinen bir marka değil.

Nomos, Alman saat üreticilerinin bulunduğu bölge olan Glashütte Saksonya’da, Berlin duvarının yıkılmasından iki ay sonra, Ocak 1990 tarihinde Roland Schwertner tarafından kurulmuş. Dizayn olarak Weimar Sanat okuluna bağlı Bauhaus akımından (alma nedenlerimden biri daha) etkilenen bu saat üreticisi, 2005 yılına kadar (artık bir çok markada beni sinir ettiği üzere) ETA/Peseux 7001 kalibreleri kullanıyordu. Bir çok saat sever insanın şikayet ettiği üzere çok şükür ki ETA da artık kalibre vermekte cimri davranmaya başladı son dönemde. Bunun güzel yansımalarını da görüyoruz. Eterna örneğin kendi kalibrelerini çıkarttı, aynı şekilde Tudor da artık kendi kalibrelerini kullanıyor (tabi Tudor’un arkasında Rolex gibi bir devin olduğunu da belirtmem gerekiyor). Gel gelelim Nomos 2005 yılından sonra, bu denli ufak çaplı bir markadan beklenmeyecek şekilde kendi makinalarını üretmeye başladı. Benim seçtiğim saat fiyat olarak oldukça uygunken, Nomos’un, fiyatı diğer lüks Glashütte saatler ile yarışacak modelleri de olduğunu belirtmem gerekiyor.

Gelelim bu saati seçme nedeni ve alma hikayesine. Satın almam da çok kolay ve hızlı olamadı açıkçası. Özellikle yazlıkta, plajda ve denize girerken taktığım bir Orient Mako vardı. Bunun yerine bir saat düşünüyordum. Evet söz konusu Nomos deniz için uygun değil gibi gözükse de aslında 100m suya dayanıklı ve yüzme için uygundur ibaresi var kendi sitesinde. Neden illa denize ya da plaja sokacaksın bu saati diyenler için yazıma devam ediyorum.

Bu şekilde Orient’i takarken bir taraftan böyle daha kaliteli ve kullanırken kıyabileceğim bir fiyatta saat almayı planlamaya başladım. Aynı zamanda 36 mm bir saat istiyordum bu iş için. Yıllar içinde eskiyecek ve yaşanmışlık görüntüsü kazanacaktı. Baktığım tüm saatler hem 36 mm den büyük hem de oldukça modern görünüşlüydü. Longines legend diver çok hoşuma gitti. Ama yine de içime sinmeyen bir yanı vardı. En gıcık olduğum şekli ile içinde ETA 2824 kalibre vardı. Evet bu kalibre oldukça iyi ve güvenilir ama sırasıyla baktığım tüm saatlerin (Eterna Kontiki, Maurice Lacroix Pontos diver, Tudor Heritage black bay 36 mm) içinde ya ETA 2824 ya da onun klonu olan (tek bir taş farkı ile 25 değil 26 taşa sahip) Sellita SW 200 vardı. Artık boynumu büktüm ve bu sene yeni tanıtılmış olan Tudor 36 mm de karar kıldım. Hatta Rolex i aldığım bayiyi aradım ve sordum, henüz Türkiye’ye gelmemişti. Aslında dizayn olarak tam aradığım özelliklere sahipti Tudor. Oldukça klasik ve en önemlisi Rolex’e çok benzerdi. Aslında yapmak istediğim 36 mm bir Rolex alıp onu kullanmaktı ama bu epeyce masraflı olacaktı bana. Dahası, daha Rolex alalı 6 ay bile olmamıştı. Tudor yine de içinde ETA 2824 bulunan bir saate göre pahalıydı ama grade’i olsun, üzerinde yapılan değişiklikler olsun yine de kabul etmek zorunda kalmıştım. İşte tüm bunlara bakarken karşıma Nomos çıktı.

Bir şekilde fiyatlara bakmak için Tevfik Aydın saatin internet sitesine girdiğimde bu saati çok beğendim. Su geçirmezliğinin de 100m olduğunu görünce dikkatimi çekti. Ve en önemlisi içinde ETA yoktu. Hem dizayn olarak hem de kalibre olarak kendine özgü bir saatti, üstelik yukarıdaki örneklerden daha ucuzdu. Bir çok saatin birbirine benzediği, özellikle Rolex çigilerine sahip binlerce saat varken, Nomos 36 mm ydi , istenildiğinde metal kapaklı ve en enteresanı kurmalı alınabiliyordu.

Satın alma olayına gelirsek, Nomos’un kendi sitesinde Türkiye’ye, buradaki satış fiyatı ile aynı olarak özel kargo ile gönderilebileceği yazıyordu. Satın alabiliyorsunuz yani üstelik gümrük vs hepsi ödenmiş olarak geliyor. Ben yine de Tevfik Aydın’ı aradım. Tabi ki ellerinde bu model yoktu. Çok uzun sürer 6 ay bile olabilir dedi adam telefonda ama daha sonra stok kontrolü vs ürünü sipariş ettiler. 1 ay gibi bir süre içinde telefon ettiler bana, saat geldi diye. Hem biraz indirim hem de taksitle ödeme imkanı oldu tabi. Bu arada gerçekten de bu model Türkiye’de çok az belki de sadece bende bulunabilir durum böyleyse, çünkü Türkiye’de tek distribütör Tevfik Aydın. Kanyon’daki mağazalarından aldım. İlgilenen bey orta yaşlıydı, ayrıca daha yaşlıca bir saat ustası da bulunuyordu. Biraz cinsiyetçi bir düşünce olacak ama genelde saat alırken orta yaşlı, mümkünse yaşlı ve erkek, esnaf havası olan kişiler ile muhatap olmak hoşuma gidiyor benim. Genç birileri olunca daha çok Swatch ya da Casio falan alıyor hissine kapılıyorum. Tabi ki genç olup da daha çok bilgiye sahip olan olabilir ya da bayan da olabilir (aslında Türkiye Saat Forumunda bayanları da görmek isteriz) ama işte böyle bir ön yargım var.

Evet, artık saati incelemeye başlayabiliriz. Kutudan başlamak gerekirse.

Resim

Kutu ince dikdörtgen bir kutu. Yani klasik küp şeklindeki kutulara benzemiyor. En önemlisi de kapağı kumaş kaplı ve renk olarak falan inanılmaz Retro bir görüntüsü var. Gerçekten de karton kutu demeyip onunla bile uğraşmışlar. Üstelik bu fiyattaki bir saatte.
Tabi kutunun içinden çıkan asıl saklama kabı oldukça hoş.

Resim
Resim

Deri, fermuarlı ve oldukça özen gösterilmiş. Sanki bu tür saatlerin üretildiği yıllarda sanat okulu ya da mühendislik öğrencilerinin kullanabileceği bir kalem kutusuna benziyor. Bauhaus dizaynı burada da sanki kendini göstermiş. Lüks saatlerin ahşap kutularına göre oldukça sade ama daha çekici görünüyor bana göre.

Fermuarı açınca garanti ve kullanım kılavuzunun olduğu siyah zarf, saat için fazlasıyla büyük temizleme bezi ve çıt çıtlı deri tokalar ile tutturulmuş saat karşılıyor bizi.

Resim

Mücevherleri taşımak için yapılan deri kılıfları andırıyor sanki. Tüm bunları tutan tokalar da deriden, lastik falan değil. Bu tür Retro ürünler için Nomos ‘un online mağazasına bakabilirsiniz. Kalem kutuları, kalemler, defterler vs. satılıyor. İnanılmaz hoş şeyler var.

Saate gelirsek…

Resim

Saat dediğim gibi 36 mm ama inanın insan hemen alışıyor. Oldukça kibar ve görmüş geçirmiş bir havası var. Ayrıca kayışların takıldığı tepe kısımlar biraz uzun. Burada saat ile kayış arasındaki mesafe biraz açık. Aslında almadan önce bunun çirkin görünüp görünmeyeceğini kafama takmıştım ama beni hiç rahatsız etmediğini söyleyebilirim.

Ayrıca uzunluğun fazla olması saati olduğundan biraz daha büyük göstermiş. Saat otomatik olmadığı için aynı zamanda sadece 8.17 mm kalınlığında. Ama çapı küçük olduğundan çok da ince gelmiyor elinize aldığınızda.

Resim

Daha önce Rolex’te bahsettiğim safir kristal camın hafifçe dışarı bombe yapma olayı bunda da var. Rolex kadar kalın değil ama yine de hissediliyor. Bu da bana göre oldukça hoş bir hava vermiş saate. Tepe kısmı ise boş bırakılmamış ve marka ismi yazılmış.

Resim

Arka kapak ise standart ama bana göre saatin modern görünen tek kısmı. Çünkü esintisini taşıdığı o yılların saatlerinde görülmeyecek üzere 10 atm su basıncına dayanıklı olduğu yazıyor ve vidalı.

Resim

Ayrıca burada silmek zorunda kaldığım seri numarası da bulunuyor. Bu numara ile saati kendi adınıza kayıt ettirebiliyorsunuz internetten. Kılavuzda bu da belirtilmiş.

Resim

Bu fiyattaki bir saatten beklenmeyecek bir özellik bana göre. Rolex’ler de buna benzer bir kayıt sistemi kurabilirler aslında. Söz konusu modelin cam kapaklı versiyonu da var aslında ama ben eskiye sadık kalsın diye istemedim o şekilde almak.

Kadrana ise aslında resmen vuruldum.

Resim

Klasik fakat modern görünüşlü. Yani geçmişte modern ve spor olarak üretilmiş bir saat sanki. Özellikle kullanılan fontlar, en dış çerçevede olan nar çiçeği renkli dakika göstergeleri ve aynı renk dolgulara sahip akrep ve yelkovan kolu. Nar çiçeği rengin kullanılması her şeyi değiştirmiş bana göre. Bunlar siyah olsaydı bu hava olmazdı saatte. Ayrıca merkezi olmayan ayrı kadranlı saniye ve gümüş kaplama beyaz denilen hafif kırık renkteki kadran beni çok etkiledi. Bu küçük saniyenin başka bir faydası daha var bence. Daha ilerde özelliklerini yazacağım üzere kalibre 21.600 hızında çalışıyor. Söz konusu saniye kolu büyük ve merkezi olsaydı daha yaygın 28.800 ile çalışan saatlere göre saniye kolunun daha yavaş ve takılarak ilerlemesi gözü rahatsız edebilirdi. Saniye küçük olduğu için bu durum pek fark edilmiyor. Tabi merkezi bir saniye bu saatin havasını oldukça bozabilirdi. Söz konusu modelin, otomatik veya tarihli versiyonları da var ama bunun manuel, arka kapağı kapalı ve 36 mm olanını özellikle seçtim. Sanki 50 li yıllardan diriltilmiş gibi görünüyor. Saati her sabah kurmak zorunda kalmak günümüzde çok pratik değil ama bir saat sever olarak sabahları yapılan bu faaliyet, bir çeşit meditasyon, saat ile ilgilenme fırsatı sunuyor bence. Evet güç rezerv göstergesi yok ama bu da işte bir cilvesi kurmalı saatlerin.

Bu saat bana genel olarak resimdeki şeyleri hatırlatıyor. (İngilizce bilen arkadaşlar için söylüyorum, fotoğrafta kullandığım kitap çok güzel, gerçek bir hayat hikayesi ve bir solukta okunuyor).

Resim

Saatin kayışı ise Horween Genuine Shell Cordovan denilen kaliteli ve yağlanmış bir at derisinden yapılmış.

Resim

Chicago’da bulunan bir tabakhanede, atların sırt kısmında bulunan küçük bir bölgedeki deri kullanılarak yapılan bu kayış oldukça sağlam ve dış koşullara dayanıklı. Ayrıca yine tokaya da isim kazınmış. Eksik bırakmamışlar.

Resim


Kalibresi ise Nomos Alpha kalibre.

Resim

23.3 mm çapında, 2.6 mm kalınlığında, 43 saat güç rezervli (ETA 2824’ün 38 saat olduğunu belirtmem gerekiyor), tepeyi çekince saniye durdurma, 17 taş, Glashütte ¾ platin (en sevdiğim özelliklerden biri), 21.600 ile çalışan, Incablock şok emici, Nivarox 1A balans yayına sahip balans (kendi balansı değil ama kendi balansını kullandığı daha üst düzey kalibreleri de mevcut), 6 pozisyonda test edilmiş, mavi renk verilmiş vidalar, ve tabi Glashütte çizgileri ile dekore edilmiş rodyum kaplama mekanizma. (Cenevre çizgilerinden çok da farklı değil). Tabi arkası kapalı modeli seçmişsin bunların sana ne faydası var derseniz, size Rolex markasını örnek gösterebilirim.

Bunun dışında su geçirmezlik konusu var. Tevfik Aydın’daki satış temsilcisi haklı olduğu üzere bunun bir deniz saati olmadığını üzerine basa basa söyledi. Denize sokulacak bir saat değil yazık falan demek istedi. Ona, bu plaj, yıpranma vs. olayını açıklayamadım tabi. Haklı ama, kılavuzunda bu saat ile rahat rahat yüzebileceğim yazılı. Tabi bu güzel deri kayışı mahvetme düşüncesinde değilim. Yani barbar sanmayın beni. Bu gibi şeyler için kendi deri kayışı ile aynı renkte NATO kayış da aldım.

Resim

Aliexpress ten yılan dili ve üç tane kayış çubuğu ile birlikte 9 dolara geldi. Görseniz ama emin olun hiç öyle 9 dolarlık gibi de durmuyor.
Nomos dizayn olarak geçmişten gelen tanıdık bir yüz fakat bir yandan da genç ve niş bir marka. Günümüzdeki konvansiyonel ve artık ruhlarını kaybetmiş, sıcaklıktan yoksun parlayan saatlere, güzel ve özgün bir alternatif. Retro seven hipster tarzından hoşlanan gençler alabilir, mühendislik öğrencilerine özellikle yakışacaktır. Özellikle çocuğu, hatta torunu olanlar alırsa, çocuklar büyüdüğünde bu saate baktıklarında, siz bu saati takarken, güzel, güneşli bir Pazar günü, onlarla oynadığınızı, ailecek yenilen yemekleri ve oynamak için dört gözle bekledikleri kuzenleri akıllarına gelebilir. Bu hisleri yaratabileceğiniz saatler genelde iyi bir araba fiyatına yakınken, (You never actually own a Patek Philippe. You merely look after it for the next generation) bu saatle bu fiyata bu hisleri yaşatabilirsiniz gibi geliyor bana. Longines, Tag Heuer, Tissot gibi markalara yönelmeden Nomos’a bir şans verin.

Re: NOMOS CLUB GLASHÜTTE İNCELEME

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 18:14
Wwtr
Güzel incelemeniz için tebrik eder, saatinizi iyi günlerde kullanmanızı temenni ederim.

Re: NOMOS CLUB GLASHÜTTE İNCELEME

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 18:17
kiwi21
Zaten bayıldığım, hayranı olduğum bi modeldi. Üzerine de bu harika inceleme yazısı. :super: :super: :super:

Gerçekten diyebilecek bir şey bulamadım.

İyi günlerinize eşlik etsin...

Re: NOMOS CLUB GLASHÜTTE İNCELEME

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 18:24
kethuda57
Hayırlı olsun çok güzel bir inceleme olmuş yüreğinize sağlık :thumbup: :champ:

Re: NOMOS CLUB GLASHÜTTE İNCELEME

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 18:30
TSayiR
Guzel zamanlarda kullanin
Hayirli ugurlu olsun.

SM-J700F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Re: Nomos Club Glashütte İnceleme

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 19:18
asymptote
Hayırlı olsun, çok sade ve hoş bir saat. İnceleme şansı yakalamıştım. Shell Cordovan kayış ayrıca çok yumuşak.. :champ:

Re: Nomos Club Glashütte İnceleme

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 19:29
istante
çok teşekkürler iyi dilekleriniz için

Re: Nomos Club Glashütte İnceleme

MesajGönderilme zamanı: 30 Eki 2016, 19:44
zafeer
Harika bir saat ve müthis inceleme
Guzrl gunlerde kullanın


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi