Selamlar arkadaşlar;
İlk incelememi değerli olduğunu düşündüğüm efsane bir referans, efsane bir model, efsane bir markaya yapıyorum. Gerçekten incelemeye ve konuşmaya değer olduğunu düşündüğüm bir örnekte bulduktan sonra, gözlemlerimi yazıya dökmek kaçınılmaz oldu. Marka/model olarak daha önce çok konuşulmuş bir saat. Hatta oldukça popüler. Kimi saat severlerin taptığı, kimi saat severlerin ise her kolda görmekten şikayet ettiği bir model Saati benim için özel kılan ikonik bir modelin, ikon bir referansı ve birçok örneğinin arasında hala sıradışı oluşu.
Rolex Submariner Ref. 1680 (1978) Mark1 Lemrich Dial with Maxi Plots
İncelemeye geçmeden önce biraz 1680 Referanstan bahsetmek istiyorum. Ama herşeyin öncesinde saatin Türkiye'ye transferinde çok çok büyük payı olan sayın lojistik müdürümüz Can (Cct)'ye birkez daha herkezin önünde teşekkür ediyorum. Gerçekten bu jesti beni çok mutlu etti. Onun bu yardımı olmamış olsa benim saati almak için vize/uçuş evraklarını tamamlamam, saati alıp gelmem bu sabırsızlık verici buluşmayı minimum 2 hafta daha öteliyecekti. Bu teklifimi geri çevirmediği için Can'a, böyle bir buluşma ortamını bizlere sağladığı içinde TSF'ye ayrıca teşekkür ederim. Hatta ileride yurtdışından saat alışverişinde bulunacak arkadaşlarımızın yararlanması için seyahat eden ve alıcı/satıcı üyelerimizi buluşturacak, 'Carpool' mantığı ile çalışan bir başlığın açılmasınında faydalı olacağını düşünüyorum.
1966'da tanıtılan Ref. 1680 üretimi 1980'e kadar devam etti. İlk çıkan 1680'lerde (Red Submariner) SUBMARINER fontu kadrana kırmızıyla işlenmişti. 1972'de update edilen model tüm kadrandaki yazıları beyaz fonta bıraktı ve trip-lock tepe kullanıldı. Ayrıca 1680 ilk takvimli Submariner olarakta tarihte yerini aldı. İlk two-tone/çelik-altın, 18 carat gold/18 ayar altın kombisyonların tanıtıldığı Submariner yine 1680. Buradan o dönemde tam bir tool-watch olan Submariner'in ilk kez luxury-watch olarakta pazarlandığı fikrine erişebiliriz. Kalibre C.O.S.C. sertifikalı -1575-
Bu incelemede marka değeri, kullanım konfuru, fiyat/performans'tan ziyade, vintage Rolex avında göz önünde bulundurulması gereken başlıca etkenlere ve bu saatin diğer muadillerinin arasından sıyrılmasını sağlayan özelliklere değineceğim. Benim saati alma aşamasında göz önünde bulundurduğum ana kriterler şu şekildeydi;
1) Kasa/Case:
Kusursuz/NOS bir kasa değil. Çizgi ve çizikler, kullanım izleri barındırıyor. Kasayı özel yapan hiç polisaj görmemiş olması. Vintage Rolex'lerde kasanın polisajsız oluşu, saatin fabrika çıkış ana hatlarını barındırması, lugların ve crown guardların incelmemiş olması satıcılar/koleksiyonerler için fiyat belirleyici önemli bir etken. Luglar üzerindeki brushed finish ve eğimli kenarlar ilk günkü gibi keskin olmasada benden geçerli notu aldı. Kalın kasa, güçlü luglar, dokunulmamış crown guardlar detaycı bir Rolex severin göz zevkine gerçekten fazlasıyla hitap ediyor.
2) Kadran/Dial:
White Mark I/Lemrich
Creamy Tritium indeksler ve kollar - Date disc 'Silver'/Open 6 - Maxi Dial
Mark 1; Son dönem üretim 'White' 1680'lerin ilk dial örneklerinden. Mark1/2/3/4 olarak farklı detaylar ile sunulmuş 4 farklı kadrandan en 'rare' olarak bilineni. O dönem Rolex kadranları farklı üreticilerden temin ediyordu. Mark 1 ve Mark 3 kadranlar 'Lemrich' tarafından, Mark 2'ler ise 'Beyeler' tarafından üretiliyordu.
Saatin kadranı kusursuz. Ne bir leke, ne bir müdahale izi. Tertemiz Matte yüzeyi güneş ışığı altında izlemek tam bir göz ziyafeti. Önceki referanslarda, parlak kadran yüzeyi ve altın rengi font uygulaması Glossy/Gilt Dial daha rare ve collectable olarak anılsada ben Matte Dial'ların sakinleştirici soluk etkisinden haz alıyorum
Matching hands and markers Vintage rolexçiler tarafından sıkça kullanılan bir terim. Kullanılan tritiumların güneş ışığına ve kasa nemine maruz kalması sonucu beyaz ton indeksler sarıya doğru renk değiştirir. Dereceli olarak krem/creamy, sarı/gold, turuncu/baked rengini alan lumeler ve kollarda oluşan patinanın birbiriyle uyumlu olması kadranı puanlandırırken göz önünde bulundurulan en önemli unsur. Lumelerin birbirinden uyumsuz tonlarda solması, lumeler üzerinde kirlenme veya dökülme meydana gelmesi, kollardaki patinanın indekslere nazaran koyu veya açık oluşu ciddi fiyat etkileyen ve saati değerli/değersiz kılan etkenlerden. Hatta kollarin indekslerden daha açık tonda oluşu değişim işlemi yapılmış kolların habercisi. Bir nevi değer düşürücü etken. Deal Breaker Kollarda zamanla korozyon oluşabiliyor ki benimkinde ince dökülmeler gözüme çarptı. Fakat araştırmalarım aşamasında kolların servis görüp değişmiş olmasından ziyade, orjinal şeklinde kalmasının her zaman için daha makbul olduğunu gözlemledim. Tritium Pearl/İnci, 12'nin üstünde bulunan göz. Oda güneşten nasibini almış ve yerli yerinde oluşu büyük artı. Birçok muadilinde düşmüş veya yenisi ile değiştirildiğini görmek, saatin genel ambiyansını görsel olarak etkiliyor.
Tarih çarkı 'Silver' diye hitap edilen gri renkte, o dönemdeki akranlarında olması gerektiği gibi. 6/9/16/19 ve 29 (26 hariç) 6 ve 9 ların içi açık olarak yazılmış.
Son olarak 'Maxi Dial'
No-Date referans 5513/12'lerde daha çok bilinsede, 1680'lerde ve hatta 1675'lerdede örneklerini görmek mümkün. Fakat hepsinde mevcut değil. O dönemki üretilen dial'ların bazılarında kullanılmış. Saatin orjinal Maxi Dial ile gelmesi beni kalpten vuran ok oldu
3) Bezel/Insert:
Doğal yollar ile solmuş bir bezel. Bu solmayı cazibeli bulan bazı koleksiyonerler vintage efekti elde etmek için bezeli klorağa batırma gibi girişimlerde bulunuyorlar. İstedikleri sonucuda ulaşıyorlar fakat malesefki boyanın üzerinde bulunan parlak coating'de bu işlemden nasibini alıyor ve yok oluyor. Buda mat ve natural olmayan bir görüntü veriyor. Uzun yıllar güneş ışığına ve tuzlu suya maruz kalmış bezellerdeki doğal solma, üzerindeki metalik parlaklıktan ötürü daha cazibeli.
Siyahtan Laciverte solmuş, güneş ışığında daha açık mavi/gri'ye bürünen bir bezel. Farklı ışık açılarında göstermiş olduğu renk oyunları ile bir avcı için biçilmiş kaftan Benden geçerli notu aldı.
Saat bana ulaşmadan önce full servise girdi. Acrylic cam ve birkaç parça jonta/gasket değişti. Su geçirmezlik/basınç testi yapıldı. Her nekadar yüzmeye götürmesemde, yüzebildiğini bilmek iyi. Ama her ihtimale karşı 36 senelik bu dostumuzun façasını riske atmaya değmez. Bilezik sonraki nesil ile değiştirilmiş, günlük kullanıma daha elverişli olduğu için problem yok.
Sonuç olarak uzun araştırmalarım ve arayışlarım sonucunda severek aldığım ve takacağım özel bir saat bulmaktan ötürü çok mutluyum. Sorunsuz bir şekilde uzun bir süre keyif alarak kullanmayı ümit ediyorum.
Sizleri fotoğraflar ile baş başa bırakıyorum. Olmuş olabilecek harf sürtüşmesi veya eksik bilgi var ise kusura bakmayın.
Herkese iyi dilekleri için şimdiden teşekkür ederim