Grand Seiko = Ezber Bozan

[pierce34]

ben Grand Seiko konusunda çok netim tek derdim üzerinde GS yazan saati almam arkadaş isterse 36.600 değil 3 milyar atsın ben 6 atar geçerim

[Fergus]

her iki saate de sahip olmuş birisi olarak samimi düşüncelerimi paylaşmak isterim ,

Grand Seiko her şeyden önce saygıyı hak eder bir ürün , bunu söyleyebilmek için saati elinize alıp 3 dakika incelemeniz yeterli ( bence grand seiko için atıp tutan pek çok arkadaşlar bu saati görmemişlerdir , bir saat severin o saati incelediğinde bu kadar kolay atıp tutması bence eğer objektif ise o kadar kolay değil ) , bir defa her bir ayrıntının neredeyse en üst düzeyde çözüldüğü , işçiliği kusursuz , malzemesi kusursuz bir saat , tasarım subjektif bir şey beğenen olur beğenmeyen olur normaldir. Japonların üzerindeki boyayı , her bir metal malzemeyi , hatta saati yapan üretim hattındaki bazı makineleri dahi kendi üretmesi saat sektöründe çok rastlanan bir durum değil ... Örnek Grand seiko markası özelindeki tüm makinalar in-house...pek çok parçada kendi özel alaşımlarını kullanıyor ..
fiyatı hak eder etmez tartışmaları bence yersiz , bir ürünün neyi hak edip etmediğini sadece marka değerine göre ölçemezsiniz , grand seiko bu fiyatları hak etmez derken , bir tag heuer , omega , yada rolex hangi fark dolayısı ile bu fiyatları hak ediyor ? bence bu kolay bir cevap değil....140 yıldır saat üreten bir firmanın tüm ekspertizini birleştirdiği bir üründen bahsediyoruz burada , ben kısa bir sürede olsa sahip oldum , tekrar GS alırmıyım ? yine benzer şartlarda ve çok istediğim bir model olursa yine alırım ...


şimdi Rolex'e gelelim , ben yıllarca burun kıvırdım Rolex'e , her seferinde köşesinden döndüm almanın ve başka saatlere yöneldim , sonunda çok da pişman olmadım , güzel saatleri deneyimlemiş oldum , şu anda sahibiyim ve bence sahip olması çok keyifli bir saat, tahminimden çok daha iyi bir ürün , tam bir paket hem ürün olarak , hem marka ve prestij olarak ne istiyor ve bekliyorsanız size veriyor.
bakışlar kesinlikle üzerinde , sağlam mı sağlam , birde baktıkça ayrıca hoşunuza gidiyor .... amerikalılar Rolex'i "I have made it" saati olarak niteliyorlar , olduklarını düşündüklerinde rolex alıyorlar ve bu saat üzerinden hayatta bir şeyleri başardıklarını hem kendilerin hem de başkalarına gösteriyorlar , yani sadece saat gibi görülmüyor , bir sembol aynı zamanda

... özetle , rolex bence sadece ürün tarafından baktığınızda GS den kesinlikle kalite olarak üstün bir ürün değil bunu pekçok karşılaştırmada görebilirsiniz , Rolex forumda en çok tartışılan konuların başında gelir; ancak Rolex bir paket ve tecrübe olarak GS nin çok ötesinde bunuda rahatlıkla söyleyebilirim , şu anda kendi saatimi satıyor olduğuma bakmayın farklı sebeplerim var , rolex her zaman kullanmak isteyeceğim bir saattir...

[BarisFB]

Grand Seiko modelini incelemiş biri olarak söyleyebilirim ki bence Grand Seiko bir mühendislik ve üretim harikası olup horology dünyasının herhalde en büyük pazarlama fiyaskolarından biridir.

Sonuçta pazarlama ilminde sub-brand diye bir gerçek var, Lexus arabalar Toyota markasıyla satılsaydı o paralara satılıp o kadar başarılı olurmuydu..bence zor. Belli bir noktadan hepimiz her konuda, saat / giyim / araba v.b. üründen ziyade markaya ve algıya para veriyoruz. Bunda çok utanılıcak birşey yok bence

Markaların bir algısı var bence bu algının "stretch" edilebileceği limitler var. Volkswagen Phaeton çıktığında teknolojik olarak dönemin S serisinden ve 7 serisinden çok daha ilerde olmasına ragmen bu parayı veren insanlar arabalarında Volkswagen arması değil Mercedes veya BMW arması görmek istedikleri için başarılı olamadı.

Mesela çoğumuzun kafasında Breitling, Bell & Ross belli bir fiyat aralığının markaları...gidip şimdi Breitling tourbillon'lu minute repeater'lı perpetual calendar'lı bir model çıkarsa ve bu saatin kalibresi bütün uzmanlar tarafından muadili Patek veya Audemars'dan daha iyi, daha dakik, daha sağlam, daha büyük emekle yapılmış bir kalibre olarak değerlendirilse bile bir Breitling'e US$300,000 veren kaç tane adam çıkar. Bu paralar veriliyorsa insanların bu paradaki saatlerle özdeşleşmiş markaları seçmesi son derece doğal bence. Burda Lamborghini, Koenigsegg, Ferrari varken aynı parayı Lexus LFA'ya verecek çok kişi çıkmaz sanki

O yüzden diyorumki keşke Seiko bunu başka bir marka altında çıkarsaydı...o zaman hakettiği yeri ve tüketici grubunu bulurdu bence

[serdarfb]

ben Grand Seiko konusunda çok netim tek derdim üzerinde GS yazan saati almam arkadaş isterse 36.600 değil 3 milyar atsın ben 6 atar geçerim

+1 , Büyüksün panpa..

[onatozer]

... Lexus arabalar Toyota markasıyla satılsaydı o paralara satılıp o kadar başarılı olurmuydu..bence zor.

Ne zamandır aynı çağırışım oluyor, güzel örnek için teşekkürler Barış, kesinlikle hemfikirim.
Konu çok alevli diye aradan dalmak istemedim ancak otomotiv dünyasından örneklemek gerekirsek şu anda Lexus LFA dünyanın en iyi süperspor araçları arasında, hatta birçok otorite Ferrari-Pagani gibi en ateşli en yüksek seviyedeki markaların bile önüne koyabiliyor. Ancak tüm dünyanın kafasını karıştıran, acaba dedirtip de her süperspor sahibinin bir tane istememesinin tek sebebi marka olgusu...

Grand Seiko iyi bir saat olabilir, birçok swiss made markayı çoktan sollamış olabilir ancak lüks saati satın aldıran arzulatan öğelerden biri de saatin alıcıya hissettirdiği marka olgusudur. Yoksa hepimiz şuan hepimiz cep telefonlarının saati ile idare ediyor olabilirdik

[asymptote]

Komşular hem cömert hem de cimriymiş..

[baskentco]

cct,

tekrar yazmaktan sıkıldım ancak benim rolex ile ilgili yaklaşımım şuydu ki, çok kaliteli ve in-house saatler üretse de yaygınlığı ve modellerinin çok temel olması bana bu markanın artık stil ve kişisellik yansıtamayacak kadar -genel- oluğu hissi veriyor. yaygınlığı ikinci el değeri açısından nasıl avantajsa bu benzeri dezavantajlı noktalar da oluşturuyor. tabi bu kadar basit bir farklı değerlendirmeye dahi garip tepkiler geldikçe ben de markanın olumsuz algısını da paylaştım. bu benim fikrimdir, bence böyledir anlamında değil, ama eğer bu markaya laf söyletmemeye çalışacak bir yaklaşımınız varsa, o zaman genel algı olarak varlığı sabit sizin de belirttiğiniz bazı yakıştırmaların da terazide göz önüne alınması gerekir. rolex yazısı nasıl bir statü simgesiyse, -çoğunlukla üst gruba yakın kesimlerin olumsuz bir algısı da var. nasıl ki seiko'nun marka değeri isviçre markaları kadar yüksek değilse, bu hatta bu saate bu kadar para verilmez tarzı yaklaşımlar gs sahiplerini rencide etmiyorsa, rolex severleri de markalarının çok genel olduğuna dair algının dile getirilmesi rencide etmemeli. çünkü bu benim oluşturduğum bişey değil zaten. yoksa rolex takmış, şunu takmış bunu takmış ne önemi var bunun, biz bu forumda ortak zevkimiz bunlar olduğu için sanki dünyanın en önemli meselesi bunlarmış gibi tartışıyoruz. seiko'nun marka değeri düşük olabilir ama rolex'in forumda yere göğe koyulamayan marka değeri içinde bunlar da - olarak var. nasıl ki gs'i çok seven birinin ama seiko yazısı ucuz gösterir mi endişesiyle almaması normal bulunabiliyorsa, dile getirilmesine çok kızılsa da bir insanın rolex takınca beni sonradan görme bulmasınlar endişesiyle bu tercihinden vazgeçmesi de doğaldır. Benim eleştiriğim lüks ürünlerin kişiselliği ve nadirliği konusunda bu markayı olumlu bulmamam. yoksa rolexim var, geçmişte altını da vardı, vintage bir daytona, veya mavi-platin çok özel bir modeli vardı daima hayal ederim.

gs'ye bazı eleştirilirinize katılsam da fazla olumsuz bir çerçeveden bakmışsınız. talep edilen fiyat genel anlamda muadillerinden %15-20 ucuz gibi hissettim ben. kaynak da vereyim yine neye göre diye saldırılmasın, watch wars'daki rakibi omegadan öyle diye hatırlıyorum, zenithler'den de ucuz. yoksa elime liste alıp tek tek karşılaştırmadım. bu da diğer arkadaşların da belirttiği marka değeri dezavantajı makul bir fiyat avantajıyla dengelenmiş demektir.

tarkani,
belirttiğim gibi benim bir ayrımcılığım yok.

fergus
sizin batman bezel gerçekten ilerde vintage olabilecel güzel bir model

gs için ise marka olgusu kısımlarına hem katılıyorum hem katılmıyorum
grand seiko, seikodan farklı bir marka da olsa sonuçta belli gerçekler var. pazarlamaaki amaç belki de gs lansmanından ziyade genel japon saati ve seiko algısını yükseltmektir, bilemiyorum. tag heuer ne kadar saat markası mesela artık, ama tag heuer modelleri bu kadar marka bazlı tartışılmıyor. saat bence kişisel bir üründür, markasından çok uzaktan bakanlara stili daha dikkat çekicidir. gs alan birisi de seiko yazısını görse de saatinin zaten kıymetli olduğunu, özel bir makine olduğunu bilecektir. japon tarzına karşı bir sempatisi varsa bu ona hoş bile gelebilir.
breitling'in de kasa yapıısnı, pilot tarzını çok beğenip çok üst düzey saat alırken tercih edebilecek de neden olmasın diye düşünüyorum. aslında ap ve panerai'de benzer durum var, ancak aynı kasanın uç fiyatlı tourbillonlu modelleri ( ki gerçekten bu olay iyi mi yoksa boş bişey mi forumda birisi alsa da anlatsa ) olmasına karşın başlangıç modelleri de yuksek olduğu için göze çok batmıyor.

lexus-toyota karşılaştırması gs- seiko'yu çok iyi yansıtsa da lfa yeni bir model sanırım, geçmişi mirası yok, ama ferrari'ye yakın fiyatlara nissan skyline alanlar olabiliyor. ki gs'de sonuçta bu kadar üst banda göz kırpan bir marka değil sanırım, sonuçta omega ayarında, hatta %10-15 fiyat avantajlı durumda.

herşeyi bu kadar marka algılı bakmak saatçilerin gözlük, kalemcilerin saat üretmesine sebep oluyor, markadan ziyade daha zanaat ağırlıklı bakmalı bence

[ernest0]

saatin ikinci el değerini düşünmeden alacak kadar vicdanı ve kesesi rahat biri olmadığımdan ötürü grand seiko bana göre değil...

6.000 usd'ye submariner alıp 2 sene sonra 5.000 usd'ye satmak mı?

yoksa 6.000 usd'ye grand seiko alıp bunun değerini anlayan birini bulana kadar bekleyip 3 bin usd'ye satmak mı?

grand seikoyu bu kadar savunan arkadaşlar bu zararları da göz önüne alıyor mu?

rolex dünyanın heryerinde likit bir varlıktır...